Öfke

öfkenin ruhu devindiren salınımı...

yazı resim

unutmak isteyip de sana bir şekilde hatırlatılan iğrenç zamanları yaşıyorsun,
hiç alakan olmadığı halde sırf terbiyenden abuk sabuk insanlara katlanıyorsun
hayat seni yıpratıyor
katlayıp
buruşturuyor
yüzün buruşturulup çöp tenekesine atılmayı bekleyen bir artık oluveriyor

duyguların artık yok
yılların yorgunluğu, kırgınlığı, sessiz sessiz akarken içine gözyaşları, baş ettiğin korkuların, ne de olsa bir şey değişmeyecek kalıbıyla yaşadığın hayat seni alakasız bir biçimde kendine bağlayıveriyor
neden yazdığını bilmiyorsun
neye niye katlandığını düşünmek istemiyorsun bu yazdıklarımdan günün birinde yazın sanatına dair bir şey çıkar mı diye düşünüp kurumlanıyorsun

hep en kötü olasılıklara göre hayatı yaşıyorsun, baban onca zenginliğin içinde yoksulluk ve sevgi
sizlik içinde tekrar tekrar ölüyor

ertelenmiş okumalar- canına okumaların- var artık bunların bir listesini yapayım diyorsun
hayat sana tekrar tekrar koyuyor
hiç ummadığın bi yerde hiç ummadığın insanlardan o kadar güzel şeyler duyuyorsun ki intihar etmek üzereyken saniyelik bir kararla vazgeçiyorsun
boşa kürek çekmediğini anlıyorsun
çektiğin koskoca bir boşluk –az mı yani-

eski bir arkadaşın seni arıyor, yalnızlığın güzelliğine varmak üzeresin
hafifledin artık, ölüm düşüncesi seni üzmüyor
kendine acımaktan vazgeçiyor
yaşamaktan vazgeçmiyorsun
sıkı sıkı kucaklıyorsun yaşamı

nereden çıktığı belli olmayan ve hep birilerinin canını sıkan ne üdüğü belirsiz ağabeylerin kahrını çekiyorsun

yaşam sana sulanıyor
yaşam sarkıntılık ettiği her ölüme sulanıyor

sen kendini kaybettiğin anların yasını tutmaktan vazgeçip
ne hadddimelerini azaltarak, çaçaron teyzegillerden birine rastlayıp kafanı dümdüz oluncaya dek ütülettiriyorsun…

tüm görüntüler düzeliyor..

Yorumlar

Başa Dön