Yusuf ' suz kuyuyu neyleyim ben
Susamadım ki
Nasıl yaşanır voltasız mahpus
Tesbihsiz , çaysız , cigarasız
Gözdeki fer
Camda buğu
Deli dolu hoyratlar yürekte
Kent yüzlü sohbetler
Islak düş
Coşkun deniz
Dolu dizgin kısrak yaylada
İnadına sevda gülüm
İnadına
Pir Sultan ' sız / dar ' a çıkmam ben
Soğuk olur urgan
Çiğ düşmüş sabah gibi
Erciyes gecesi gibi
Söyleyin affetsin beni
Gözleri güzel yar
Yüreği kadar güzel yar
Gece ayazlarda kaldım
Sahipsiz gölgeler peşimde
Pusatlı
Uykuda karabasan
Sarmaş dolaş
Belde silah
Bağırda hançer
Talan olmuş ömür
Zemheriler kuşanmış beden
Hüseyin ' siz çöle düşmem ben
Yanarım
Anam ağlar sonra
Islatır gözyaşları yüreğimi
Kanarım ben
Kuşatılmış gün
Tutulmuş güneş
Bilekte kelepçe
Gözde bant
Kör bıçak göğüse değende
Damla damla kan
Çatlamış toprak
Sararmış yaprak
Kınından sıyrılmış öfke
Yanmakcasına alevin harında
İnadına kavga dostum
...İNADINA...