"Sabah 05:00'te uyanıp yazmaya başlayanlar, muhtemelen hala kahveyi icat edememişlerdir." - Dorothy Parker (kurgusal)"

Saldırgan Gölgemdi Yalnızlık

kara yağız bir çeribaşı sarıyor çıplaklığımı / / canımı yakıyor/ acı kalaylıyor tenime /soğuk terimde akıyor siyahlar /

yazı resim

içime akan yaş süzülürken yüreğime
binbir parçaya bölünüyordu
tutunmalarımdaki tırnaklar,
kırmızıya boyanıyordu ellerim

çaresizlik girdabında kırgınlğım
ne çığlığım ulaşıyor ne de çırpınışım

ay göstermiyor yüzünü denize
büyücü çingene olmuş gece

kara yağız bir çeribaşı sarıyor çıplaklığımı
canımı yakıyor acı kalaylıyor tenime
soğuk terimde akıyor siyahlar

bir düş mü bu yaşananlar

yarasalar çürük yaprak ağızlarında
sarhoş naraları atmakta kör bakışlarda

ve sabahın ilk ışıklarıyla bakıyorum
alkol kokulu saçlarımı düzeltiyorum
aynanın yıpranmış ışıltısında

yağmurda yürümeliyim şimdi
ıslanmalıyım sırılsıklam
saldırgan gölgemdeki yalnızlığa inat
çıkartmalıyım üzerimdeki çingene geceyi...

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön