kaç zaman geçti,
kaç bebek emeklemeye başladı,
kaç emekleyen çocuk yürümeye..
deprem yaşamış insanlar bile alıştı
zamanlı zamansız sallantılarına toprağın.
bir ben alışamadım,
böyle biçare
böyle ölesiye beklemeye..
sen her giden gibi pervasız,
ben her kalan gibi öfkeli..
ana düşman,
dost düşman,
zaman - doğa düşman
ben pişman Sen gideli......
aslında söz vermiştim
seni anmayasıya,
sana yazmayasıya..
hani burda olsan,
verdiğin hangi sözü tuttun diyeceksinya,
bak bunu da tutamadım..
kulaklarımdan silsem de sesini,
gözlerime yasak etsem de resmini,
bir seni yüreğimden söküp atamadım....
başımda demoklesin kılıcı,
boğazımda sensizliğin acımasız eli..
ana düşman,
dost düşman,
zaman - doğa düşman,
ben pişman Sen gideli.....
hükmü yoktur sende yürek fethetmeyen sözün,
hükmü yoktur bende güneşi olmadığın gündüzün.
ne desen doğrudur bilirim, neylesen haktır,
kırdıysam seni yokluğun bana müstehaktır..
vuslat gelmeli,
kadınım halden bilmeli,
ve yaşanan anın tek gerçeği şudur ki sevgili;
ana düşman,
dost düşman,
zaman - doğa düşman,
ben pişman Sen gideli......
.......
.......