Sensizliğin İlk Günü...

Baktığım herşeyde sen ve o sıcaklığın vardı...

yazı resim

SENSİZLİĞİN İLK GÜNÜ...

Uykusuz geçen gecemin sabahında,
Sensiz geçen ilk günümdü bu gün.
Güneşin doğuşuyla sokakta buldum kendimi,
Uzun bir yürüyüşün ardından sahile indim.
Hani bana geldiğin, hani benim sana gittiğim o sahile,
Bir banka oturup, sigaramı yaktım iç çekerek!
İçmemi istemediğin gelince aklıma, hemen söndürüverdim.
İnsanların koşuşturmalarını izledim saatlerce,
Boş gözlerle baktım,aralarında olmayacağını bildiğimden!
Çiçekcilerin bağırışıyla akıp giden zamanın farkına vardım.
Kalkıp bir buket sümbül aldım kendime. senin yerine!
Kokladım... kokladım ciğerlerimi patlatırcasına sencileyin.
Birazda saçlarını okşadım, kızıl sümbüllerin nezdinde!
Sonra, göğsüme bastırdım buketi, yine sen farzederek,
Yüzün kadar parlak jelatinine zarar vermeden,incitmeden.
Yüreğimin atışlarını dinlettim, ne kadar sevdiğimi fısıldayarak!
Bir müddet öylece kaldık...sonra eğildim bir kez öptüm.
Seni seviyorum diyerek boğazın sularına bıraktım çiçekleri,
Yapraklarındaki ıslaklık benim gözyaşlarımdır bilesin!
Olur ya! karşı sahile taşırsa sümbülleri azgın dalgalar,
Al o buketi ne olur...çünkü çiçeklerinde ve yapraklarında;
Seni deli gibi seven bir adamın kokusunu duyacaksın!

Başa Dön