dil süngü takıyordu
susarak
rüzgar kaçırıyordu
perdeyi uçurarak
ancak
cama takılan gölgeye kalıyordu
vur emri
zamanın göstergesi
sıfır onbeş
gülün infaz vakti
haber salıyordu kapıdaki tokmak
aslolan bir kehaneti
yoktu
gecenin
sokağın
sönen sobanın
üşüyen düşlere merhameti
düğmesiz bir hırkanın
cebine sığınıyordu
yanık uçlu bir kağıtta bir şiir
ancak
masada göze batan kaleme kalıyordu
vur emri
zamanın göstergesi
sıfır onbeş
gülün infaz vakti