tektipleştirilmiş yalnızlıklar kentindeyim
mevsimler bile mevsim gibi değil burada
yağmurlar yağmayınca benim de ırmaklarım yok oldu...
senin de gülüşün takma ve sahte mi?
hepsi gibi,
tek tek yokoluyor gibi,
sevinçlerin...
ve artık susukun sevişmeler yaşıyoruz
ben tavandaki çukurları sayıyorum
sen külle ovarken kasıklarımı...
suskun tutkular yaşamasan
"eskidendi" demezdim.
bir sır gibi yaşıyoruz şimdi
sanırım kimse bilmiyor.
ırmakları şelale yapan o yağmurlar geri gelse,
tektipleştirilmişler kentinde, o küçük odadaki mavi pencere,
yeniden tüm manzara sevişmelerimizi görse.
evler, köprüler, sokaklar, insanlar...
tüm insanlar...
"eskidendi" demeden, sır olmadan kurtarsak ya bu sevdayı!
susmasan mümkün bak her şey
n'olur susma da bana ırmaklarımı geri ver..!
Susuz Şehir
susmasan konuşsan! Ve öyle ovsan kasıklarımı...