görgüsüzsün dedin
seni bugün görmediğimdendir diye
içimden geçirdim
senli zamanların
ağrısından
sağrısından
sancısından geçtim
sorgusuz sualsiz herşeyini sevdim
yokluğunun varlığıydı sevmediğim
oturdum sensizlikle
yaprağı sarıya dönmüş baharın solmuş banklarına
ıssızlığı omzuma dayanmış yalnızlığın parklarına oturdum
oysa eskiden dudaklarında çatlak budayan bahçıvandım ben
şimdilerde ağzımda dolanan puslu dumanı
yoksunlukla çekiyorum
sigaramın yandığı
ciğerimin kandığı
yüreğimin sen sandığı yerden
bir oyun mu bu
garip tombala
elimi her attığımda o kara torbaya
yokluğun çıkıyor karşıma