sonra tekrarlanan gecenin
sonra ufuğu bölen kadınlar
sarmaşıklaşıyor
deniz; yukarıdan görüyorum
aynaların yarışını o evler herbiri
akdeniz beyazlığında kirlenmemiş
avucumda taneleniyor rüzgarı
takkeler buruşturulmuş köşede
çığlık atan müezzinler
ve sarp dağ köyleri
geçit vermiyor boşluğa
dermanı yok ki üflesen
turuncusu o ağaçların ahengi
denizle gizli antlaşmaları
yarılan toprak.kardeş.
bulanık su, istiflenmiş kaçıklık.
gökyüzünden bırakılan huniler
aslında eski surlara doğru güneşin dokunumu
kendini dünyaya sunmak
bir ortadoğulu kadar