Türkiye Ceza İnfaz Kurumları Duygusal ve Durumsal Analizi

TÜRKİYEDE CEZAEVİ OLGUSU ÜZERİNE ÇALIŞMA DURUM ANALİZİ

yazı resimYZ

TÜRKİYE CEZA İNFAZ KURUMLARI DUYGUSAL VE DURUMSAL ANALİZİ
BAŞLARKEN: OSMANLIDA CEZAEVİ

Kriminoloji ve penoloji ,Teoriler,Suçun nedenleri
Anomi
Diferansiyel ilişkilendirme teorisi
Sapma
Etiketleme teorisi
Psikopati
Rasyonel seçim teorisi
Sosyal kontrol teorisi
Sosyal disorganizasyon teorisi
Sosyal öğrenme kuramı
Gerilme teorisi
Altkültür teorisi
Sembolik etkileşimcilik · Viktimoloji
Suç türleri
Mavi yakalı suç · Kurumsal suç
Çocuk suçluluğu
Organize suç
Siyasi suç · Kamu düzenine aykırılık
Devlet suçu · Devlet-kurumsal suç
Beyaz yakalı suç · Kurbansız suç
Penoloji
Caydırıcılık · Cezaevi
Cezaevi reformu
Mahkumlara yönelik kötü muamele
Mahkum hakları · Rehabilitasyon
Yeniden suç işleme eğilimi
Cezalandırıcı adalet · Faydacılık
Bu şablonu:
gör ·
tartış ·
değiştir
Cezaevi ya da hapishane, hüküm giymiş kişilerin cezalarını çekmesi için hapsedildikleri yerler. Türkçede zindan ve mahpushane sözcükleri de zaman zaman -özellikle eski metinlerde- aynı anlamda kullanılır.
Cezaevinde geçirilen süre suçun ağırlığına göre değişir. Çok ağır suçlarda suçlu ömür boyu hapsedilebilir. Yaşı küçük olan suçluların koyuldukları yerlere "ıslahevi" denir . Gözetim cezası alanlar da cezaevine koyulmazlar ama belirli bir süreyi özgürlükleri kısıtlanmış olarak geçirirler.

Konu başlıkları

1 Tarihçe
2 Eski cezaevleri
3 Günümüzde cezaevleri
4 Ayrıca bakınız
Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir]
İnsanların cezalandırılma amacıyla kapalı bir yere koyulmaları eski bir uygulamadır. Londra’daki Londra Kulesi, Paris’teki Bastille kalesi, İstanbul’daki Yedikule zindanı bu tür yerlerdi. Ama buralara sıradan suçlular değil, siyasal tutuklular kapatılırdı. 1622’de bir yeniçeri ayaklanmasıyla tahttan indirilen Osmanlı Padişahı Genç Osman Yedikule’ye kapatılmış ve burada öldürülmüştür.
Eski cezaevleri[değiştir | kaynağı değiştir]
Batı dünyasında 19. yüzyılın ortalarından önce birçok suçun cezası ölümdü. Bazı suçlular cezalarını sömürgelerdeki kamplarda çekerlerdi. Cezaevlerinde, yargılanmayı, ceza kamplarına gönderilmeyi ya da ölümü bekleyen suçlular tutulurdu. İlk cezaevleri olarak da genellikle kale burçları kullanıldı. 1166’da İngiltere’de II. Henry’nin buyruğuyla yapılan cezaevleri yargılanmayı bekleyen tutuklular içindi.
Avrupa'da bugünkü anlamda ilk cezaevi 16. yüzyılda Hollanda'da açıldı. 18. ve 19. yüzyıllarda cezaevi yapımı yaygınlaştı ve yeni düzenlemeler getirildi. Bazı cezaevlerinde tutuklular sürekli olarak birbirinden ayrı tutuluyordu. Bazı cezaevlerinde tutukluların birlikte çalışmalarına izin veriliyor, ama konuşmaları yasaklanıyordu. Geceleri de ayrı hücrelerde yatırılıyorlardı. Hücrede tek başına tutulan hükümlüler ise, ancak ziyaretçisiyle ve cezaevi görevlileriyle görüşebiliyordu. 1900'lere gelindiğinde hücre cezası, yalnızca bir disiplin önlemi olarak kullanılmaya başlandı.
Günümüzde cezaevlerinin tutukluları insanca koşullarda barındırması ve dışarı çıktıklarında dürüst bir yaşam sürmek için hazırlaması amaçlanır. Ne var ki, bu amaca her zaman ulaşıldığı söylenemez.

Başa Dön