Tut ki bir tutsaksın
Bütün özgürlükler çağırıyor seni çığlık çığlığa
Uzanamıyorsun
Ellerin kelepçede
Bağıramıyorsun
Susturmuşlar dilini
Tut ki bir kelebeksin
Bütün renklerin tutsak
Kanatların yorgun
Ve kelepçedesin
Tut ki bir türküsün diyar diyar söylenen
Seslenmek istiyorsun gelecek umutlara
En yanık dillerde küllenmek istiyorsun
Bütün ezgiler, bütün sazlar kamçılanmış
Susuyorsun
Tut ki yaşamak istiyorsun
Ellerin kelepçede,ayaklarında pranga
Renksizce
Yaşayamıyorsun
Tut ki şairsin
Tutamıyorsun kendini
Ellerin kelepçede.
Parmaklar zaten yorgun
İçinde kafiyelerin yiteceği korkusu
Ve aklından geçenleri yazabilme tutkusu
Yazamıyorsun
Tut ki aşıksın
Hatırlatacak bir ezgi duymak istiyorsun
Kulaklarında kulaklarını patlatacak bir çığlık
Tut ki yazmak istiyorsun
Kağıdın ıslak
Kalemin kelepçede
Dilin zaten tutsak
Tut ki sonuna gelmişsin her şeyin
Ölmek istiyorsun
Sevgili özlem özlem gözlerinde
Ölemiyorsun
Tut ki anneni özlüyorsun bir kargaşanın ortasında.
Gitmek istiyorsun
Ansızın çekip gitmek
Gidemiyorsun
Tut ki kelepçeler sökülüveriyor ellerinden
Prangalar ufalanıyor avuçlarında
Tut ki dostun başucunda
En yanık sesiyle türküler söylüyor sana
Tut ki dizlerinde uzaklara dalıyorsun annenin
Uçacak kadar hafifliyorsun
Bütün şarkılarda, bütün ezgilerde başıboş dolaşıyor parmakların
Bütün renklerinle yaşıyorsun
Aklına gelen bütün mısraları karalıyorsun kağıdına
Tut ki seviyorsun
Elleri ellerinde
Gözleri bütün renkleriyle gözlerinde
Tut ki en çocuk halinle oyunlar oynuyorsun yasak bahçelerde
Ellerin kelepçesiz
Dillerin kelepçesiz
Parmakların canlı
Kelebekler uçuşuyor dizelerinde
Bütün renkleriyle süslüyorlar mısralarını
En çocuk halinle seviyorsun hayatı
En çocuk halinle
En yasak bahçelerde
En çocuk oyunlarını oynuyorsun hayatın