Unutulmuştuk Bir Doğu Masalında

yazı resim

çürümesinler diye
bolca naftalin savururduk düşlerimizin ölülerine
söküklerimizin yamaları görünmesin diye
boya yapardık yırtık umutlarımızın dikişlerine
susuz bırakılmıştık çiçeğin anayurdunda
unutulmuştuk bir doğu masalında

katıksız hapsedilmiştik göğe yakın bir yerde
yüreklerimiz yıldız içerdi
dımdızlak barınırken sefaletin doruğunda
tenimiz asalet giyinirdi namus kavgalarında
tasımız tepsimiz dağılırdı soframızda
tel tel dökülürdük Mezopotamya ovalarında

zebildi yürek
kanımızı dökerdik yaban otlarının köklerine
dilimizi yırtar bağlardık umut ağacının bir yerine
iliğini sümerdik
diş geçirirdik toprağın pörsük memelerine
utançtan bakamazdık
bir kartal yuvası kadar uzak anamızın gözlerine
Anadolu´ya başını uzatan kısrağın kıçıydık
biz bu cehennemde bilekleri kan içinde kalanlardık

Allah´sız bırakılmıştık göğe yakın bir yerde
aklımız isyan keserdi
şıppadanak sönerken mumlar tanımadığımız devlet baskınlarında
sessizliğimize bir şarkı söylenirdi eşkiya kurşunlarıyla
vardiyasız nöbetçiydik karanlığa
döşek serip sofra kurardık damlara
ıslardık katı lokmayı gözümüzün yaşıyla uykumuzda
susuz bırakılmıştık çiçeğin anayurdunda
unutulmuştuk bir doğu masalında

katıksız hapsedilmiştik göğe yakın bir yerde
yüreklerimiz yıldız içerdi
susuz bırakılmıştık çiçeğin anayurdunda
unutulmuştuk bir doğu masalında

Başa Dön