Uykusuzlukça saçmalamalar..
Ben uykusuz bir çocuğum bugün
İçinde misketler olan bir kavanoza bakıyorum.
Rengarenk hayallere dalmak istiyorum ama
Bir şarkı alıp getiriyor buralara…
Bir beyaz sayfa, birkaç renkli hatıra.
Elimde bir kurşun kalem
Hani tepesinde silgisi olan
İlkokul önlüğü kokan.
Bir kaç satır yazayım diyorum ama
Gözlerim kapanıyor uykusuzluktan.
Şu okul fotoğrafları nasıl yazılır acaba.
Galiba usta bir yazar değilim, hiç de olamayacağım
Yine her zamanki gibi kolayına kaçacağım
Öğretmenlerim kızacak ama.
Öyle küçük bir fotoğraf nasıl anlatılır ki.
Okul fotoğrafı işte…
Bir köşesinde tarih
Diğer köşesinde eskimiş bir merdinven
Arasına sıkıştırılmış birkaç küçük…
Okul fotoğrafı işte.
Ben onlarla oyalanırken
Pamuk prenses çoktan elmayı yemiş
Fark edemedim cüceler kızar mı acaba bana
Ama misketler de o kadar güzeldi ki.
Üstelik de uykusuzdum,
Elektrikler de kesilmişti zaten.
Kızmayın bana…
Şimdi rüyaya dalsam kim bilir ne görürüm.
Bi kumsal kenarında olsam,
Kumdan bi kale yapsam
Ama yapsam yani..
Yıkılmasa küçükken yaptıklarım gibi
Hani rüya bu ya
Olur ya…
Uyumuyorum anne gözlerimi dinlendiriyorum.
Dedemden çalmıştım bu lafı,
Bir gün gelip de söyleyeceğimi biliyordum.
İşte o gün bugünmüş de…
Acaba uyudum da düşümde mi sayıklıyorum derken
Gözlerim iyice kapanıyor hissediyorum.
Ama yinede yazacağım derken,
Yıldızlara boğuluyor aydınlık…
Tahta masaya düşmüş bir kurşun kalem sesi duyuyorum..
Ama umursamıyorum da…
Sadece birazcık ara veriyorum…
Ben gidiyorum…
Ben geliyorum……
Yatağımı hazırlayın cüceler.
Uykusuz bir çocuğum bu gün
Uyumaya geliyorum…
Masal oluyorum.
Saymayın koyunları
Ses yapmasınlar…
Ben zaten uyuyorum…