"Yazmak, aslında, 'biraz daha çay alabilir miyim?' demenin bin bir türlü dolambaçlı yolunu bulmaktır." - Virginia Woolf"

Yan - Sus - Gın - Gun...

yazı resim

Sessizliğe bürünen gecenin koynundaydım.

Hafif tıkırtılarla aralandı gözlerim, Gelmiştin...

Umursamaz tavırlar sergileyen bedenim,

Sevinç çığlıklarını besliyordu özünde..

Adını koyamadığım kaç özlem içindeydin kim bilir?

Uykusuz geçeceğini ummanlıklarımın arasından aralandı gözlerim!

Mecalim yokmuşcasına karşıladım seni,

Hırçınlığımı bastırırcasına sessizliğimi örttüm üstüme...

Doğruldum,güçlü gösterircesine kendimi, sessizliğimin yatağından..

Sesini duyurmanı istemiyordum aslında,

Bir adım atsam sendelemekten korkan bedenime ağır gelirdi kim bilir?

Dimdik durdum o vakit ayakta,hep güçlüymüşcesine, dimdik..

Uzatabildim sadece, üşürmüşcesine soğuk vaziyetler içinden, elimi...

Kaçırdım gözlerimi sarılmak isteyişlerimin arasından,

'Hoşgeldin' dedi dilim, 'hoşçakal' diyen gözlerimin buğusunda...

Bir kaç dama 'ben ' aktı gözlerimden, ' Hoş-gel-din!..'

Konuşmak istercesine bakan gözlerin, geçmişin cefasını çekiyordu..

Unutulmuşlukların arasından ellerine ellerimi almak istiyorsun,

Durgunum o vakit..

Yangınım o vakit..

Suskunum o vakiit..

EBRU ALAGÖZ
05.04.2011 BARTIN

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön