Fýrtýnalar insanýn denizi sevmesine engel olamaz. -Maurois |
|
||||||||||
|
Bu sarý kýz Hollywood yapýmý filmlerde filmin konusu ve çekim tekniklerinden ziyade bütün dikkatlerin kendisine odaklandýðý nefes kesen bir sarýþýn afet deðil, gene bu sarý kýz dünya kurulalý hep aranan ve sevilen esmerlerin dýþlanýp sarýþýnlarýn doludizgin dünyaya nam salmýþlýðýnýn vuku bulduðu bir zamanda bu vahametin önüne geçilmesi için bütün esmer severlerin topyekûn ayaklanýp; Dur! komutu çektikleri bir olaðanüstü vaziyet de deðil haddizatýnda. Buradaki ‘SARI KIZ’ ýn herhangi bir ‘kýz’la ne uzaktan ne yakýndan hiçbir alakasý yok… Buradaki ‘Sarý Kýz’ Necip Türk Milletine karþý sinsice hazýrlandýðý ortaya çýkarýlan son derece kirli darbe ve felaket senaryolarýndan sadece birinin adý… Týpký, ‘Ayýþýðý’ ‘Eldiven’ ve ‘Yakamoz’ adlý öteki darbe planlarý gibi… Sonra bu Ve gene týpký baþta ETÖ olmak üzere, ATABEYLER, SAUNA, VATASEVER KUVVETLER GÜÇBÝRLÝÐÝ HAREKETÝ adlý illegal çete örgütleri gibi… Her þey 12 Haziran 2007’de Ümraniye’de bir gecekonduda gizli bir cephaneliðin ortaya çýkmasýyla baþladý. Cephanelikle ilgili soruþturma derinleþtikçe iþin vahameti ile bu illegal iþe teþebbüs edenlerin arasýndaki iliþki karmaþýklýðý daha iyi gün yüzüne çýkmaya baþlamýþtý… Týpký Susurluk skandalýnda olduðu gibi, bir araya gelmeleri asla düþünülemeyecek zýt kutuplu insanlarýn Türkiye'mizi büyük bir felakete sürükleyecek bir paydada buluþmalarý ve pek çok senaryo oluþturarak korkunç senaryolarýný hayata geçirmeye ramak kala Ümraniye’deki cephaneliðin tespit edilmesiyle menfur planlarýnýn suya düþmesi, Yüce Allahýn Türkiye’mizi ateþe atýlmaktan kurtarmasýyla açýklanabilir ancak… ETÖ ve diðer Terör ve çete örgütlerinin çökertilmesinde, Türk Hukukunun yanýnda mevcut Hükümetin çetelerin üzerine kararlýlýkla gitmesindeki payý da asla inkâr edilemez. Zira Sn. Baþbakanýmýz Susurluk Planýnýn patlak verdiði dönemin yöneticileri gibi olayý asla hafife almamýþ, hatta ‘fasa fiso’ deyip sümenaltý edenlerin tam aksine her þeyin apaçýk gün yüzüne çýkarýlmasý için inanýlmaz bir cesaret ve kararlýlýkla bu çok bilinmeyenli denklemin çözülmesi amacýyla sonu nereye varýrsa varsýn ve neye mal olursa olsun bilinci ve mantýðýyla Türkiye’de on yýllardýr kümelenen ve artýk iyiden iyiye kronikleþen karanlýk illegal güçleri ve çeteleri temizlemek uðruna varýný yoðunu ortaya koymuþ ve hakikaten bu uðurda büyük bir kahramanlýk örneði sergileyerek ülkemizi çok büyük bir badireden kurtarmýþtýr… Artýk Türkiye’de Kurtlar Vadisinin puslu atmosferinden ziyade hukuk ve demokrasinin üstünlüðünün normal seyri ön planda. Artýk Türkiye’de kimse acaba hangi sabah tank gýcýrtýlarý ve postal sesleriyle uyanacaðým diye bir endiþe taþýmýyor. Artýk Türk halký ne felaket tellalýðýna soyunan basýnýn mesnetsiz yaygaralarýna, ne meþru iktidara gözdaðý verilmek amacýyla tertip edilen katýlmak istemeyenlerin soluðu nerede alacaklarý ve ne tür bir akýbetin kurbaný olacaklarý endiþesiyle katýldýðý ve habire suni korkularýn pompalandýðý suni irtica brifinglerine, Müslüm’lü, Fadime’li, Kalkan’lý saçma sapan hükümet düþürme senaryolarýna inanmak þöyle dursun geçmiþin bu kirli senaryolarýnýn gündeme getirilmesine bile tahammül göstermiyor çok þükür artýk… Artýk Türkiye’de gazeteciler ‘general Veli Küçük, Meclis Susurluk Komisyonunun davetine gene gelmedi’ yazmak yerine, ‘Veli Küçük, Allah Büyük’ yazýyorlar ve ayný gazeteciler bununla da kalmayýp, geçmiþ dönemlere ait örtbas edilmeye çalýþýlmýþ, karanlýk ve þaibeli bütün dosyalarý tozlu raflardan tek tek indirip ‘bu kadarý da mý yazýlýr’ hayretleri arasýnda hiçbir gerçeðin sümenaltý edilmemesi için kalemlerini bileyip ‘Kral Çýplak’ gerçeðini haykýrýyorlar… Beþ on yýl önce herhangi bir kimse emekli de olsalar koskoca kuvvet komutanlarýnýn ifade vermek için adliye koridorlarýnda gözükeceklerini rüyasýnda görse inanmazdý, ama þimdi savcýlarýn ifade davetine icabet konusunda hiçbir sýkýntý ve anormal durum yaþanmýyor… Zira Türkiye artýk normalleþiyor. Hukukun karþýsýnda herkesin eþit olduðu gerçeði benimsenip belleklere istendiði zaman en zor þeylerin bile normalleþeceði hakikati kazýnýyor… Normalleþme saðlandý saðlanmasýna da takdir edersiniz ki Türkiye bu sürece öyle kolay gelmedi… Bu uðurda bizzat hayatýný ortaya koyan ‘çete avcýlarýndan’ tutun da amiri olduðu kuruma yýllarca sefer tasýyla yemek taþýyacak kadar tehdit altýnda olan demokrasi aþýðý birilerinin efsanevi fedakârlýklarýyla Türkiye bu günleri saðladý… Zira bu insanlar olaðanüstü bir kararlýlýkla; ‘Sarý Kýz Dur Far Söndür’ demeselerdi, o malum güçler ‘ DEMOKRASÝ DUR! FAR SÖNDÜR!’ diyecekti! Neticede Allah korusun, demokrasinin farlarýyla birlikte hepimizin hayatý da otomatikman sönecekti…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cafer ÞAHÝN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |