Hala çevrende bulabileceğin güzellikleri bir düşün ve mutlu ol. -Anne Frank |
|
||||||||||
|
Bir toplumun, bir milletin, bir devletin, bir bölgenin tarihi süreç içinde ürettiği ve kuşaktan kuşağa aktardığı her türlü maddi ve manevi özelliklerin bütününe kültür denir. Kültür, içerisinde bir çok şeyi barındırır. Sanatı, yaşamı, gelenek ve görenekleri, evleri, binaları, köprüleri, yolları, müziği, sinemayı, dansı, yemekleri... Aklınıza ne geliyorsa hepsi kültürün bir parçasıdır. Kültür sayesinde bu gün bizler, geçmişimiz hakkında bilgiler ediniyoruz. Her bir kültür mirası, atalarımız hakkında bize bir bilgi kaynağı oluşturuyor. Gelişmekte olan ülkeler, kültüre çok büyük önem vermektedir. Kültüre önem vermek, modernliğin, gelişmenin ve büyümenin bir göstergesidir. Biz de ülkemizde kültüre önem veriyoruz. Kültürümüze millet olarak sahip çıkıyoruz. Birlik ve beraberliğimiz için, gelişip, büyümemiz ve ileriye sağlıklı bir şekilde taşınmamız için bu şart. Lefkoşa’da bulunan Arabahmet Kültür Evi, yıllardır Lefkoşa Belediyesi’nin himayesi altında bulunuyordu. Bu, kültür ve sanat evi, çeşitli kültürel faaliyetlerde bulunan amatör derneklere de ev sahipliği yapıyordu. Gazetelerde gördüğüm habere göre Lefkoşa Belediyesi ile yapılan bir anlaşmaya göre burası 5 yıl süreyle GAÜ’ye kiralanmış. Tabii doğal olarak, orayı kullanan amatör dernekler, ister istemez karşı gelecektir. Çünkü nereden bakarsanız bakın o, eski rahatlığı bulamayacaklardır. Burayı eskisi gibi istedikleri şekilde rahatça kullanamayacaklardır. Dolayısıyla tabii ki bu sözleşmeye karşı geleceklerdir. Ama bunu bir de tartışmaya açmak gerekir. Yıllardan beri burası sanki atıl vaziyette gibi duruyor. Surlar içinde sessiz, sakin, kaderine terk edilmiş bir yer görünümünde. Öyle ki geceleri oradan geçmek insana ürperti veriyor. Geçenlerde bir grup arkadaşla gezdik burayı. Salona, salon demeye bin şahit ister. Sahne olabildiğince küçük. Burada sadece tek kişilik gösteriler yapılabilir düşüncesindeyim. O nedenle sahneden tam olarak yararlanmak isteniyorsa, geniş ve daha büyük bir sahnenin yapılması gerek. O da yetmiyor, arkada soyunma odaları yok. Sadece küçük bir kısım ayrılmış bu amaçla ama ona da soyunma odası demeye söz yetmez. Tabii tuvaletlerin olması elzem... Salonla da iş bitmiyor. Buraya bir de geniş ve büyük bir araç park yeri gerekiyor. Gerçi var olduğu söyleniyor ama bana göre ileride burası ihtiyaca cevap vermez. O nedenle silbaştan yenilenmesi gerekir diye düşünüyorum. Bunların dışında en önemlisi çevre düzenlemesi yok. Sokaklar dar ve alabildiğince ıssız. Bu da bir korku veriyor insana. Canlılık hiç yok. Etafta ne market, ne dükkan, ne de oturma yerleri var. Hiç bir şey yok. İn cin top oynuyor... Arapahmet Kültür Evi için yapılan sözleşmeye göre, salonu 30 gün önceden bildirmek şartıyla yılda 45 kez kullanabilecek veya uygun görülen kuruluşlara kullanım için kiralanabilecek. Bu etkinlikler için 250 TL ödenecek ama amatör gruplardan 100 TL alınacak ve fakat provalar için bir ücret alınmayacak. İnsancıl bir amaç doğrultusunda herhangi bir vakfa veya derneğe bağışlanmak üzere yapılan sosyal sorumluluk projelerinde veya LTB’nin kendi etkinliklerinde bir ücret istenmeyecek. Bu proje ile Surlariçi’nde bambaşka bir yaşam biçime geçileceği, geçmişten gelen kültürün daha ileriye taşınacağı ve Lefkoşa’nın kültür başkenti olacağı iddialar araında yer alıyor. Umarız öyle olur. Umarız, amaca doğru şekilde gidilir. Böyle bir proje çok büyük yatırımı da gerektirecektir. Bakıldığında ölü bir yatırım gibi görünüyor. Ama zamanın neler getireceğini kimse bilemez. Kültürümüze sahip çıkma adına, sanatımızın ileriye taşınması adına güzel adımlar... Sonucu zaman gösterecek. Bekleyip göreceğiz. Şimdilik hayırlı olsun demekten başka bir şey gelmiyor elden...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hakan Yozcu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |