..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Anlamak beðenmenin baþlangýcýdýr. -Spinoza
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ýronik > serdar adem iþler




24 Nisan 2014
Ebemizi Arayýnýz  
serdar adem iþler
Herkes, her þeyi eleþtirir. Dün komünistlerdi yerden yere vurulanlar, bugün paralel denilenler. Temelde eleþtirilerin asýl amacý kiþi ya da toplumlarýn kendi pisliklerini kamufle etme çabasýdýr. Ortada kötü olan varsa o da kirli kozmik enerjinin formatladýðý insan denen karanlýk genetik yapýdýr. Yanlýþ olan, bu günahkar yapýyý organize eden aklýn egemenliðindeki insan topluluklarýdýr. Ticaret de en azýndan politika kadar bu özelliðin görülebildiði alanlardan biridir.


:AGIH:
     Salim her zamanki afacanlýðýyla Turan Bey’e sýrnaþmak istiyordu. Turan Bey hafta sonu olmasý sebebiyle biraz geç kalkmýþtý. Saate baktý. Onu çeyrek geçiyordu. Sabah banyosu yapmanýn rahatlýðýyla salonda her zamanki yerine kurulmuþ; Nuriye hanýmým kahvaltý menüsünü kokularýndan tanýmaya çalýþýyordu.
     --- Baba!
     Salim, bir yandan babasýnýn dizlerine oturmaya çalýþýrken bir yandan da mutfaktan aþýrdýðý kýzarmýþ ekmeði kemirmeye çalýþýyordu.
     --- Ne var oðlum?
     --- Baba!
     --- Adýmý mý ezberliyorsun?
     --- Baba! Ebesini arayacakmýþsýn.
     --- Kimin ebesini sabah sabah.? Ne ebesi oðlum solundan mý kalktýn bugün?
     --- Nuriye kýz! Baksana biraz.
     Nuriye Haným tabiri caizse elinin hamuruyla salona koþtu. Önemli bir þey beklemenin meraklý heyecaný yakamozlanýyordu al yanaklarýnda.
     --- Ne diyor bu haylaz oðlan. Kimin ebesini arayacakmýþýz?
     --- Ne ebesi Allasen. Ýþten baþýmý kaldýrdýðým mý var? Beþ yaþýnda çocuk iþte, ne dediðini biliyor mu? Üstünü açmýþtýr gece…
     --- Ebesini arayacakmýþsýnýz anne. Öyle dedi amca. Ebesini…
     --- Sus lan cenabet, ne ebesi! Akþamki yediklerin dokunmuþtur gene. Yüz kere dedim sana, abur cubur yeme diye. Mübarek mide deðil sanki deve iþkembesi.
     --- Anne valla billa ebesini arayacakmýþsýnýz.
     Turan Bey olaya müdahale ederek gereksiz münakaþaya son vermek istedi. Midesi zil çalýyordu. Hem öyle böyle deðil. Bir an sessizlik olsa komþudan duyulabilirdi.
     --- Tamam oðlum arayacaðýz ebesini. Önce yemek yiyelim. Sonra bakarýz icabýna. Haydi bakalým sen önce lavaboya. Elini yüzünü bir temiz yýka; sonra kahvaltýya. Haydi, daha duruyor musun yoksa? Marþ marþ!
     --- Yavaþ ye oðlum yavaþ. Atlý mý kovalýyor ardýndan!
     Sofra da sofra olmuþtu hani... Bir kuþ sütü eksik gibi geldi Turan Bey’e. Uykusunu aldýktan, sabah banyosunu yaptýktan sonra böyle mükellef bir kahvaltý masasýna oturabilmek onun için mutluluklarýn en büyüðüydü. Daha ötesini ne istemiþ ne düþünmüþtü.
     --- Hatun eline saðlýk yine þiir gibi hazýrlamýþsýn masayý. Valla ellerin dert görmesin. Herkese nasip olmaz böyle bir güzellik.
     Nuriye Haným ellerindeki hünerin farkýndaydý. Fakat ayný zamanda son derece mütevazý bir insandý. Yine tevazuu býrakmadan mukabele etmek istedi.
     --- Yok caným estaðfurullah ne yapmýþým ki? Herkes ne yapýyorsa onu yaptým. Allah ne verdiyse onu hazýr etmeye çalýþtým masaya.
     Sofra klasik bir Anadolu sofrasýydý. Aile de sýradan bir memur ailesi. Mutluluðu kendi içinde arayan ve azla yetinip çokta gözü olmamanýn hazzýný paylaþan bir aile.
     Günler neredeyse birbirinin taklit ederek geçip gidiyordu. Eðer diye düþünüyorlardý Salim olmasaydý; belki bu tekrar, hayatý onlara zindana çevirebilirdi. Hafta sonu kahvaltýlarý, eþ dost ziyaretleri her ne kadar tekdüzelikten bir parça kurtulmalarýna vesile olsa da Salim’in yeri bir baþkaydý.
     Onun için çoðu zaman ufak tefek yaramazlýklarýna katlanýr; çocukluðuna verirlerdi. Boþa dememiþler çocuk evin neþesidir diye.
     Sabah kahvaltýlarý genellikle günün nasýl devam edeceðinin en önemli habercisi sayýlabilirdi. Belki bunu bildiklerinden kahvaltýyý mümkün olduðu kadar neþeli kýlmaya çalýþýyorlardý.
     Bu iþ doðal olarak en çok Salim’in göreviydi. Abuk sabuk konuþmalarý, sýradan sakarlýklarý, çabuk kandýrýlabilmesi etrafýný kahkahaya boðmasý için fazlasýyla yetiyordu.
     --- Söyle bakalým kimin ebesini arayacakmýþýz?
     --- Bilmiyorum baba. Bir amca dedi. Ebemizi arayýn dedi.
     Nuriye Haným bu iþten pirelenir gibi oldu.
     --- Oðlum ne ebesi, ne amcasý? Durup dururken niye arayacakmýþýz milletin ebesini?
     --- Dur hatun bir dakika. Oðlum bak bana bakayým. Þaka yapýyorsan yeter. Çok güldük. Gülmekten midemiz aðrýdý. Ama artýk yeter. Doðruyu söyle bakalým bana þimdi. Hangi amca söyledi sana bunu?
     --- Bilmem, görmedim baba.
     --- Ama þimdi kýzacaðým ha! Görmediðin bir adam mý söyledi bunlarý sana? Sen bir daha odanýn ýþýklarýný kapatmadan yat. Her gün böyle hayaller görmeye devam edersen; iþimiz iþ bizim.
     --- Yok baba, odamda duymadým. Salonda…
     Nuriye Haným celallendi birden.
--- Ne, salonda mý yattýn yoka bu gece? Televizyon seyretmek için deðil mi? Seni hýnzýr seni. Bak herif þuraya yazýyorum…
Turan Bey hemen müdahale etme ihtiyacý hissetti:
--- Dur hatun, dur hele. Hemen adaða durma basit bir olay için.
     Nuriye bir yandan masada þahadet parmaðýyla bir þeyler karalýyormuþ gibi yapýyor; diðer yandan konuþmasýna ayný heyecanla devam ediyordu:
     --- O televizyon gidecek bu evden! Ýþte o kadar. Yoksa…
     Neyse ki lafýn kötüye yere varmasýný sözünün gerisini yutarak bu sefer de önleyebildi. Turan bey zamanýnda müdahale etmiþti.
     Nuriye Haným bu tehdidi kaçýncý defa ettiðini hatýrladý. Kocasýnýn ve oðlunun gözlerindeki alaycý yakamozlarý hissederek baþýný önüne eðdi.
     --- Odamda yattým anne. Ama salonda dedi amca. Ebesini arayacakmýþsýnýz. Sonra sizi bir daha arayacakmýþ.
     Turan bey biten bardaðýný doldurmasý için eþine uzatýrken þaþkýnlýðýný gizleyemedi.
     --- Nasýl yani? Bir daha mý arayacakmýþ? Bizi mi?
     --- Neden?
     --- Of baba ya! Kaç kere söyleyeceðim. Ebesini arayacakmýþsýnýz.
     --- Tamam oðlum tamam inandým. Nasýl söyledi sana o amca dediðin adam, onu söyle bakayým.
     --- Telefondaaa…
     --- Telefonda mý?
     Turan Bey ile Nuriye Haným uzun süre birbirlerinin yüzüne boþ gözlerle bakakaldýlar. Bu dalgýnlýktan ilk kurtulan Nuriye Haným oldu.
     --- Bizim telefondan mý?
     --- Heee.
     --- Ne zaman?
     --- Bu sabah?
     --- Sen ne dedin amcaya?
     --- Babaný çaðýr dedi. Banyoda dedim. Anneni çaðýr dedi. Yemek yapýyor mutfakta dedim.
     --- Eeee…
     --- O da daha sonra tekrar ararým o zaman. Ebemizi arasýnlar diye aramýþtým, dedi. O kadar…
     --- Sonra?
     --- Sonra kapattý.
     --- Allah Allah dedi Turan Bey kendi kendine. Demek doðruymuþ bizim afacanýn dedikleri.
     --- Evet ama hayýrdýr inþallah, kim ola ki? Hem tanýmadýðýmýz birinin ebesini niye arayalým ki?
     Keyif çayýný alarak salona geçen Turan Bey, kendi kendine muhasebe yapýyor ebesi aranabileceklerin listesini çýkarmaya çalýþýyordu. Nuriye Haným da epey meraklanmýþtý. Alelacele sofrayý topladýktan sonra, o da salona geçti.
     Turan Bey sesli düþünüyor. Nuriye Haným yardýmcý olmaya çalýþýyor. Salim her zamanki afacanlýðýyla salonun altýný üstüne getiriyordu.
     Yahu ben arasam arasam dört, bilemedin beþ kiþinin ebesini ararým. Daha doðrusu yâd ederim. Hem zaten bu görevimi aklýma geldikçe yerine getirmeye; ihmal etmemeye çalýþýrým.
     Mesele telefondaki adamým kimi kastettiðindeydi. Kim olabilirdi acaba… Ýþin içinden çýkamayýnca Nuriye’den medet umdu:
--- Haným senin bir fikri var mý?
     --- Valla ne bileyim benim aklýma en çok eski ev sahibi Rüstem geliyor ama pek emin deðilim. Son zamanlarda ihmal ediyorsun ebesini aramayý. Bilmem sen de farkýnda mýsýn?
     Sonra aklýna takýlan ikinci ihtimali de paylaþmak istedi:
     --- Galeriden araba aldýðýndan beri galerici Hasan’dan baþka kimsenin ebesini aramaz oldun. Kim bilir belki gücüne gitmiþtir garibin…
     --- Farlarý düþünce ebesini aradýn. Aküsü akýtýnca ebesini aradýn. Boyasý solunca, tekerlerinden on tane çivi çýkýnca, motor yað yakýnca günde beþ vakit aradýn galericinin ebesini.
     --- Doðru ya bizim ev sahibi kýsýr hacýnýn üç ayda bir kira istediðini ikinci plana attým. Varsa yoka galerici Hasan. E adam gücenmiþ olmalý caným deðil mi? Ne de olsa aramýzda bir hukuk var. Ayda yýlda olsa da aramak lazým gelir ebesini. Neredeyse helalimiz olmuþtu herifin ebesi.
     --- Aynen öyle. Valla kuma alsan bu kadar kýskanmazdým.
     --- Hatýrlasana eve misafirimizin gelmediði o bayramý.
     --- He ya valla ne günlerdi deðil mi o günler? Koca bayramda bir Allah’ýn kulu eþiðimize ayak basmamýþtý. Biz de saf saf unutulduðumuza yormuþ da eþin dostun ebesini aramýþtýk boþ yere.
     --- Meðer bizim kýsýr hacý merdivenler yýpranýr diye izin vermezmiþ.
     --- Sadece o mu dedi Nuriye Haným. Adam evimdeki Sultanhaný halýlarýna bir zarar gelir diye hacca bile tek gitmiþ. Teyzeyi evde nöbetçi býrakmýþ.
     --- Þimdi Allah için eðri otur doðru konuþ haným. Ben bu adamýn ebesini aramayayým da kimin ebesini arayayým?
     --- Haklýsýn herif. Yerden göðe kadar haklýsýn.
     --- Galericiye ne demeli? Herif ununu elemiþ eleðini asmýþ. Kalp ameliyatý da olmuþ Kalp ameliyatý deyip geçme haným. Bana göre insanýn Allah’a en yakýn olduðu zaman olarak görürüm bu iþi. Düþünsene ameliyat boyunca bir nevi ruhun vücudundan ayrýlýyor.
     --- Babanýn da þoför arkadaþýymýþ. Senin sofularýn da yolunda olduðunu söyleyince bize inanmaktan baþka çýkar yol kalmamýþtý. Dedim dünyaya gelmeye hazýrlanan torununa haram lokma yedirmezse; iþte bu adam yedirmez.
     --- Sonra olanlarý biliyorsun haným. Kaç kere yolda kaldýk. Kaç kere periþanlarý oynadýk. Ben böyle adamýn ebesini günde beþ vakit aramayýp da kimin ebesini arayacaðým Allasen?
     --- Haklýsýn anam haklýsýn. Az çekmedik o arabayý elden çýkarana kadar. Kime söylesek aldýðýmýz yeri, acýyan gözlerle bakarlardý. Unutmak mümkün mü o günleri? Ne kadar arasan ebesini azdýr.
     --- Ýyi de baþka kimin ebesini arayabiliriz haným. Çalýþtýr kafaný biraz. Yardýmcý olmaya çalýþ. Ama önce bizahmet çayýmý tazeleyiver.
     Nuriye Haným elindeki iki boþ çay bardaðýyla mutfaða seðirtirken arkasýndan dalan bakýþlarýný da götürüyordu sanki.
      --- Baþka kimin arardýk ebesini yarabbi? Durdu kafam durdu iþte. Yok, týk demiyor.
     Çaydan ilk yudumu çekerken kafasýndaki sis perdesi bir parça daðýlmaya baþlamýþtý.
     --- Evet, hatýrlar gibiyim. Seneler önce ders programlarýný bayan öðretmenlerle hazýrlayan boyu devrilesice müdür geldi aklýma. Bir ara onun da ebesini aramýþtým hatýrlar mýsýn?
     --- Hatýrlar gibiyim ama boþ ver þimdi Allah’ýn sapýðýný. Diðerlerinin yanýnda devede kulak kalýr o. Belki bir zamanlar aramýþ olabilirsin. Unuttun gittin sonra.
     Turan Bey iþin içinden çýkamayýnca biraz daha ipucu bulmak istedi:
     --- Gel bakayým yanýma oðlum.
     --- Geldim baba.
     Gelmesiyle kucaðýna oturmasý bir olmuþtu. Allah’tan çay elinde deðildi. Fakat þimdi bu ayrýntýyý düþünecek durunda deðildi.
     --- Baþka bir þey demedi mi oðlum, amca?
     --- Ebemizi arayýn dedi.
     --- Þimdi ben de senin ebeni arayacaðým ha! Oðlum evladým ne için ebesini aramamýz gerektiðini söylemedi mi? Durup dururken aranmaz ki kimsenin ebesi. Vardýr mutlaka bir sebebi.
     --- Kazandýðýnýz için arayacakmýþsýnýz ebesini.
     --- Al iþte buyur buradan yak. Bir de kazandýnýz çýktý þimdi.
     --- Süphanallah… Bu yaþtan sonra…
     --- Haným benden gizli sýnava mý girdin? Memur olmak için filan hani. Haydi, haydi yeme beni. Çýkar aðzýndaki baklayý. Valla doðrusu çok akýllýsýn ha. Bundan daha iyi sürpriz olamazdý.
     --- Demek artýk biz de iki çeþmesinden besleneceðiz devlet babanýn.
     --- Saçmalama herif! Ne sýnavý, ne kazanmasý? Kim kaybetmiþ ki biz bulalým…
     Turan Bey’in sevinci yað gibi yüzünün çizgileri arasýndan akmaya baþlamýþtý. Gözlerinin feri söndü sanki o an. Birkaç saniye içinde Mersin’de yazlýktan, Ýzmir’de tatile kadar onlarca hayal kurmuþtu. Þimdi o hayal manzaralarý yýrtýk resimlere dönmüþ; sonbahar yapraklarý gibi dökülüyordu gözlerinden. Yüzünden düþen bin parça olmuþtu.
     --- Hay ben böyle þansýn ebesini… Günah dediler diye avradý iþten çýkardýk; þimdi piþmanýz ama ne fayda?
     Bir an Salim’in istemeden kucaðýna çöreklendiðini fark etti. Hýrsýný ondan çýkarýrcasýna iteledi.
     --- Koca adam olmuþsun hala kucakta oturuyorsun. Geç bakayým karþýya.
     Bir yandan konuþuyor; bir yandan boynuna dolanan kollarýný çözerek Salim’i yanýndaki koltuða sürüklüyordu.
     --- Neyi kazanmýþýz lan; demedi mi amca?
     --- Kazanmýþsýnýz onun için iþte…
     --- Ulan bunun aðzýndan kerpetenle söküyoruz kelimeleri. Anladýk oðlum kazanmýþýz da neyi kazanmýþýz?
     --- Hediyeyi kazanmýþýz.
     --- Hayda hediye mi? Millet birbirine günahýný vermezken durduk yere kim hediye verir bize? Hem niye versinler ki? Akýllarýný peynir ekmekle mi yemiþ bunlar? Tövbe…
     --- Öyle deme herif. Þimdi hediye verenden bol ne var memlekette. Sakýz alsan hediye verecekler neredeyse.
     --- Aslýnda doðru söylüyorsun televizyon seyredemez olduk kampanyalardan. Ýyi ama hatun bayram deðil seyran deðil eniþtem beni niye öpsün?
     --- Orasýný bilmem.
     --- Ama ben bilirim hatun. En baba hediye verenden bir ekmek alsan da iki kuruþun eksik olsa; acýr da verir mi sana Allah’ýn ekmeðini?
     Nuriye Haným cevabý bulanýklýðýnda saklý mat gözlerle boþ boþ bakarak karþýladý sorusunu.
     --- Hiç boþa kafa yorma. Vermez hatun. Vermez! Ýþte bu kadar. Deðil ekmeði hergeleler günahlarýný bile vermez. Kurban ederler.
     --- Tövbe! Tövbe estaðfurullah. Ýnsanýn aklýna kýrk türlü þüphe geliyor.
     --- Gelmez mi haným. Aldýðýmýz bir kilo peynir yarým kilo zeytin. Buna mý hediye verecekler.
     --- Sahi ne verecekler ki?
     --- Ne yapacaksýn? Bakýyorum yelkenleri suya indirdin hemen. Hoþuna mý gitti? Ne verirlerse versinler babalarýnýn hayrýna vermiyorlar ya. Ya vergiden düþüyorlar ya da öbür müþterilere yüklüyorlardýr. Kimse babasýnýn hayrýna yaralý parmaða iþemez bu devirde.
     Beklenen telefon nihayet çalar. Birkaç saatlik bekleyiþ neredeyse bir haftaya dönmüþtü. Her zaman olduðu gibi Salih atýlýverdi yerinden.
     --- Telefon!
     Turan Bey olaya hemen el koyma gereði hissetti. Ne olursa olsun bu iþ çocuða býrakýlamazdý. Üstelik kendisi de epey bir merak etmiþti. Tavize imkân tanýmayan bir sesle:
     --- Sakýn açma telefonu oðlum.
     Yerinden kalkmýþ salonun karþý tarafýndaki vitrin masasýna doðru yürürken cümlesini tamamlamaya çalýþýyordu:
     --- Telefon çocuk iþi deðil. Çekil bakim oradan.
     --- Alo! Buyurun efendim.
     --- Merhabalar beyefendi. Ben Kerim. Firmamýzdan bir plazma televizyon kazandýnýz. Hayýrlý osun.
--- Teþekkür ederim.
--- Hediyenizi size gönderebilmemiz için vereceðimiz hesaba yirmi lira kargo bedeli yatýrmanýz gerekmektedir. Kargo bedelini yatýrdýktan sonra hediyenizi gönderebilmemiz için lütfen bizi arayýp adresinizi yazdýrýnýz.
     --- Tamam eniþte….
( Kýrgýzca Türkçe Hikayeler 2014 BÝÞKEK )



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýronik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýftira
Nereden Tanýþýyoruz
Ýndirim
Ben Kendimi Bizzat Vurdum

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Üniversite Ýstiyoruz
Bizim Mahalle
Bizim Mahalle

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Düðün Konvoylarýna Düzenleme [Þiir]
Kendini Arayan Kadýn 1 [Roman]
Kendini Arayan Kadýn 2 [Roman]
Reza Aþký Sarraf Sevgisi [Deneme]
Zamlardan Hoþlanýyorum [Deneme]
Sel Zararý Devletin Sorunu Deðil [Deneme]
Düðün Konvoylarýna Düzenleme [Deneme]
Düðün Konvoylarýna Düzenleme [Deneme]
Mülakat Sýnavlarýnýn Yarattýðý Çöküntü [Deneme]
Sandýklar Neden Geç Açýlýyor? [Deneme]


serdar adem iþler kimdir?

SADECE TEFEKKÜR EDÝYORUM. AYRICA DÜÞÜNCEYÝ YASAKLAYAN BÜTÜN ÝDEOLOJÝLERE HAYRET EDÝYORUM. ÖZGÜRLÜKTEN BAÞKA BÝR BEKLENTÝM VE AMACIM YOK.

Etkilendiði Yazarlar:
AZÝZ NESÝN TARIK BUÐRA YAÞAR NURÝ ÖZTÜRK TURAN DURSUN


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © serdar adem iþler, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.