..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sorularla dolu bir kitap... hiçbir zaman eksiksiz olamaz. -Robert Hamilton
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Popüler Kültür > Seval Deniz Karahaliloðlu




13 Aralýk 2015
Para Aðaçta Yetiþmiyor Pinokyo!  
“Pinokyo, paralar aðaçta yetiþmez. Onlara inanma. Çalýþmadan hiçbir þey kazanamazsýn”

Seval Deniz Karahaliloðlu


“Paraný bin katýna çýkarmak istemez misin Pinokyo?” Tilki tüm kurnazlýðýyla, baldan tatlý bir ses tonuyla sorar. Amaç Pinokyo’yu ikna etmek. Elindeki 5 altýný almak. Kurnaz Tilki ve sahtekar Kedi. Sevimli görünmeye çalýþan hain bir kedi ve uzun ince kötücül bir tilki. Tencere kapak misali tam da birbirlerini bulmuþlar. Ustalýk alanlarý dolandýrýcýlýk, hýrsýzlýk, yalan, dolan. Hayat tarzlarý saf insanlarý soyup soðana çevirmek


:BCFC:
PARA AÐAÇTA YETÝÞMÝYOR PÝNOKYO !

Seval Deniz Karahaliloðlu

“Akþamdan sabaha seni zengin etmek isteyen insanlara sakýn güvenme Pinokyo.” Kötülerin kol gezdiði dünyada iyiler de var. Ýyi ki var. Bunlardan biri de Peri Bebek. Oyun boyunca bir melek misali Pinokyo’yu bütün tehlikelere karþý uyarmak ister.

“Paraný bin katýna çýkarmak istemez misin Pinokyo?” Tilki tüm kurnazlýðýyla, baldan tatlý bir ses tonuyla sorar. Amaç Pinokyo’yu ikna etmek. Elindeki 5 altýný almak. Kurnaz Tilki ve sahtekar Kedi. Sevimli görünmeye çalýþan hain bir kedi ve uzun ince kötücül bir tilki. Tencere kapak misali tam da birbirlerini bulmuþlar. Ustalýk alanlarý dolandýrýcýlýk, hýrsýzlýk, yalan, dolan. Hayat tarzlarý saf insanlarý soyup soðana çevirmek

“Pinokyo, paralar aðaçta yetiþmez. Onlara inanma. Çalýþmadan hiçbir þey kazanamazsýn” Peri Bebek Pinokyo’yu ýsrarla uyarmaya çalýþýyor. Ama Pinokyo kolay yoldan para kazanmanýn büyüsüne kapýlmýþ bir kere. Peri Bebeði kim dinler? Oyun boyunca karþýmýza çýkacak olan Peri Bebek aklýn ve mantýðýn sesi. Ýyiliðin ve güzel ahlaklý olmanýn, doðru insanýn olmanýn somut bir örneði.

Üçkaðýtçý Tilki ve açýkgöz Kedi Pinokyo’yu kandýrarak elindeki parayý almaya çalýþýrken iyi kalpli Peri Bebek Pinokyo’yu korumaya çalýþýr. Zaman zaman karþýmýza, bizi tehlikelere karþý uyaran içimizdeki ses olarak çýkar. Tilki ve Kedi akýllarý sýra, Pinokyo’ya çalýþmadan “ bir koyup beþ almanýn nimetlerini göstermeye” çalýþýrlar. Ýddialarýna göre, eðer Pinokyo elindeki parayý onlarýn gösterdiði yere gömerse, üzerine tuz serperse ve sularsa, o paralar kýsa sürede “para aðacý” olarak topraktan çýkacak. Pinokyo da hiç çalýþmadan meyve toplar gibi para aðacýndan para toplayabilecek. Bizim saf Pinokyo da hiç sormuyor. “Madem bu kadar basitti. Siz neden denemediniz? Bana, yetiþtirdiðiniz para aðaçlarýný gösterin de inanalým” diyemiyor. Saf iþte. Madrabazlarýn, dolandýrýcýlarýn arasýnda kalmýþ savunmasýz, saf bir Pinokya var karþýmýzda. Hikaye çok tanýdýk geldi deðil mi?

Yakaladýðý þiirsel anlatým dilini, tiyatronun evrensel diliyle birleþtirmeyi baþaran Ýtalyan Zaches Tiyatrosu çocuklara ve bütün yetiþkinlere sesleniyor. 33. Ýzmir Tiyatro Günleri kapsamýnda Ýzmir Sanat’ta sahnelenen Pinokyo oyunuyla bizi tekrar çocukluðumuza götürüyorlar. Zaches Tiyatrosu yakaladýðý doðal tiyatro diliyle bize keyifli bir kukla tiyatrosu sunuyor. Özellikle çocuklarý aptal yerine koymadan, incelikli, içten, samimi diliyle Pinokyo yediden yetmiþ yediye bütün çocuklarýn gönlünü kazanmayý baþarýyor.

Pinokyo oyunu Carlo Collodi’nin “Pinokyo’nun Maceralarý : Bir Kuklanýn Hikayesi” isimli eserinden Enrica Zampetti tarafýndan tiyatro sahnesine uyarlanmýþ. Oyun ustalarý Nikolaj Karpov’ýn anýsýna adanmýþ. Rüya ve gerçek arasýndaki o ince çizgide geçen öyküde Pinokyo’nun hikayesini Peri Bebeðin gözünden izliyoruz. Oyunun ana karakterlerinden biri olan Peri Bebek hem hikayenin anlatýcýsý, hem de Pinokyo üzerinden çocuklara göndermelerde bulunan bir “bilge” görevini üstleniyor.

Ýtalyan Zaches Tiyatrosunun sahneye koyduðu oyun çok eski bir öykünün aslýnda hiç eskimediði gösteriyor. Zamanýn yýpratýcý etkisine raðmen öykü tazeliðinden hiçbir þey kaybetmemiþ. Zamanýn tozlarýný sildiðinizde öyküdeki alaycýlýk ve acýmasýzlýk aslýnda hikayenin tam da hayatýn içinden geldiðini gösteriyor. Ýnsanýn hep ayný kalýyor. Hýrs, aç gözlülük, tembellik, hazýra konma, çalmak, yalan söylemek, söz vermek, güvenmek, aldatýlmak hep ayný þeyler. Maalesef, bunlar hiç deðiþmiyor. Buna karþýlýk, yürekten inanmak, dürüst olmak, doðruyu söylemek, verdiði sözü tutmak, okumak, okula gitmek, iyi insan olmak da var. Pinokyo’nun baþýndan geçenler çok tanýdýk geliyor.

Luana Gramegna’nýn yönettiði oyunda sahnede büyülü bir atmosfer yaratan maske, kostüm ve ýþýðýn tasarýmýný Francesco Givone yapýyor. Oyunda baþrolleri Gianluca Gabriele, Giulia Viana ve Enrica Zampetti paylaþýyorlar. Oyundaki büyüleyici müziklerde ve ses tasarýmýnda Stefano Ciardi’nin imzasý var. Oyun Ýtalyanca oynanýyor ama oyuncular çocuklar için büyük bir incelik gösterip Türkçe öðrenmiþler. Oyunda bazý kelimeleri Türkçe söylüyorlar. “Evet, baba, teþekkür ederim, yeter, git” gibi kelimler ve küçük cümleler çocuklar üzerinde çok etkili oluyor. Tanýdýk kelimeleri duyunca salonda kuþ cývýltýlarýný andýran kýkýrdamalar yükseliyor. Burada amaç çocuklarla sýcak bir iletiþim kurabilmek. Ayný zamanda sahnenin iki yanýna kurulan beyaz perdede oyunun Türkçe çevirisi anýnda salona yansýtýlýyor. Yani, izleyenler konuyu hem sahneden hem de beyaz perdeye düþen Türkçe çeviriden takip edebiliyorlar. Ama buna gerek kalmýyor. Sahnede herkesin anlayabileceði evrensel bir dil yakalanmýþ. Oyuncular beden dillerini kullanarak ne demek istediklerini vücut dilleriyle mükemmel bir þekilde ifade ediyorlar. Sürekli maske takmalarýna raðmen, korku, þaþkýnlýk, hüzün, sevinç, mutluluk, üzüntü, merak, kýzgýnlýk gibi birçok insani duygu net olarak anlaþýlabiliyor.

Çocuklar oyunu büyük bir dikkatle izliyorlar. Arkamda oturan iki ufaklýk aralarýnda konuþuyorlar. Þaþkýnlýk nidasýyla birlikte, “Aaaa Pinokyo sandýða kukla girdi ama insan olarak çýktý” deyince büyük olaný açýklýyor. “Peri Bebek iyi biri olursa, Pinokyo’yu insan yapacaktý ya. Pinokyo iyi biri oldu ve sandýktan insan olarak çýktý” diye açýklýyor.
Pinokyo, kukla tiyatrosu ve gölge tiyatrosunun bütün inceliklerini baþarýyla kullanýyor. Özellikle, oyuncularýn bir kukla gibi davranabilmeleri, vücutlarýný esnetme yetenekleri, hareket ederken ayaklarýný ellerini ve kollarýný bir kukla gibi oynatabilme becerileri insaný büyülüyor. Oyuncular sahne üzerinde inanýlmaz bir esneklikle hareket ediyorlar. Vücutlarýný esnetme yeteneklerine en çarpýcý örnek þiþman tavþan karakterini oynayan oyuncunun sahnede dizlerinin üzerinde yürüyerek oynamasýydý. Oyunun akýþý içinde, arka planda kurulan beyaz perdeye yansýtýlan karakterlerin gölgeleri bölüm aralarýndaki geçiþleri saðlýyor, öyküde bir olaydan diðerine geçiþte yaþanan süreci çok güzel özetliyor. Mesela Peri Bebeðin perdeye yansýtýldýðý bölümde, Peri Bebek Pinokyo’nun baþýna gelenleri anlatýrken çocuklarý böyle durumlara karþý uyarýr.

Hayatta insanýn karþýsýna çeþitli tehlikeler çýkar. Mesela, sürekli insanýn yüzüne gülen ve çok güzel þeyler vaat eden insanlar. Oyunda sirk sahibi “benimle gelirsen, seni çok güzel bir ülkeye götürürüm” diyor. Ayný tip adamlar gerçek hayatta da var. Para karþýlýðý mükemmel bir ülkeye götüreceði vaadiyle kandýrdýklarý göçmenleri denizin ortasýnda ölüme terk eden vicdansýz insan tacirlerini anýmsayýn.

Bu tacirlerden biri oyunda karþýmýza “sirk sahibi” olarak çýkar ve Pinokyo’yu masal gibi bir ülkeye götüreceðini söyler. Pinokyo dinledikçe þaþýrýr. “ Her zaman tiyatroya mý gidiliyor? Çocuklar her zaman tiyatroya gidiyor ha. Ne güzel bir ülke? Bütün çocuklarýn okula gittiði, oyuncaklarla dolu bir ülke. Herkesin bir oyuncaðý var. Öyle mi?” Çocuklar mesajý alýyorlar. Salon alkýþtan yýkýlýyor. Özellikle çocuklarýn “herkesin tiyatroya gittiði bir ülkenin” hayaliyle alkýþlamasý geleceðe dair umutlarýmýzý tazeliyor. Demek ki tiyatronun önemi çocuklar tarafýndan kavranmýþ. Hepimiz için sevindirici bir geliþme. Ben bu Pinokyo oyununu gerçekten çok sevdim.

Oyunda çok çarpýcý sahneler var. Kötü insanlarýn hýrslarý uðruna ne kadar ileri gidebileceklerine en iyi örnek, paranýn yerini söylemesi için Pinokyo’yu aðaca asmalarýydý. Kedi ve Tilki paranýn yerini bulunca, parayý alýp giderler. Boynundan iple aðaca asýlan Pinokyo baþýna neler geldiðini yeni yeni anlamaya baþlar. Bu noktada Peri Bebek ve Tavþan Pinokyo’yu boynundan asýldýðý aðaçtan kurtarýrlar. Pinokyo’nun bu baþýna gelenler hep tembelliði yüzündendir. Peri Bebek “Pinokyo tembellik kötü bir hastalýktýr ve tedavi edilmesi gerekir” der. Pinokyo nihayet akýllanmýþtýr. “Okula gideceðim, okuyacaðým, çalýþacaðým, iyi bir insan olacaðým ve sen ne dersen onu yapacaðým” der.

Pinokyo büyülü gerçekçilik kavramýna çok iyi bir örnek teþkil ediyor. Bu konuda oyuncularýn kostüm ve makyajlarý çok baþarýlý. Mesela Peri Bebek uzun örgülü saçlarýyla masal dünyasýndan gelen bir karakter olarak karþýmýza çýkýyor. Ayný þekilde siyah pelerini ile þiþman tavþan, hain kedi, kurnaz tilki, sirk sahibi, Pinokyo’nun babasý oyuncakçý Gepetto Baba ve diðerleri. Bütün bu karakterlerin hepsi sahnede aslýnda üç oyuncu tarafýndan canlandýrýlýyor. Oyuncular, sürekli olarak yüzlerine taktýklarý maskeleri ve kostümleri sahne arkasýnda seri biçimde deðiþtirerek, bir çok karaktere hayat veriyorlar. Öyle ki oyun sýrasýnda sahnede çok sayýda sanatçý var zannediyorsunuz. Oyunun sonunda üç sanatçý sahneye geliyor ve ellerindeki masklarý masanýn üzerine koyuyor ve böylece bütün oyunu üç kiþilik dev kadronun götürdüðünü görünce ayakta alkýþlamaktan kendimizi alamýyoruz. Hiç yorulmadan, (en azýndan yorgunluklarýný sahne üzerine yansýtmýyorlar) oyunun ritmini ve enerjisini hiç düþürmeden, heyecaný ve merak duygusunu sürekli yüksek tutarak seyircileri oyuna dahil ediyorlar. Oyun bittiðinde zamanýn nasýl geçtiðini anlamýyorsunuz bile. Sekiz yaþýnýn üzerindeki bütün çocuklarý ve yetiþkinleri büyülü bir gerçeklikte tutan, iyi ve kötünün evrensel mücadelesinde iyilerin kazandýðý bir dünyada mutlu oluyoruz. En azýndan “iyi insanlarýn” bir yerlerde kazanýyor olmasý içimize su serpiyor.






Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn popüler kültür kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Perakende Fiyatýna Kilo Hesabý Pop Starlar…
Türkiye'nin Damadý Vuslata Erdi, Þimdi Sýra Gerdekte

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Franca Rame ve Dario Fo"dan Büyüklere Masallar : Japon Kuklasý
Ýçimden Çýkan Küheylan...
Öpülesi "Yastýk Adam" Öyküleri : Kayýp Ruhlara Masallar
"Ýþi Kapmak" Ýçin Ne Kadar "Ýleri" Gidebilirsiniz? Metot Oyunu Sýnýrlarý Zorluyor!
That Face : Aynada Gördüðün "O Yüz" Kim?
Dario Fo"dan "Bir Anarþistin Kaza Sonucu Ölümü"
Ferhan Þensoy"dan 2019 Türkiye Fotoðraflarý
Dumana Boðulan "Romeo ve Juliet"
Ben, "Çýplak Memelerini Deðil" Dansý Ýzlemeye Geldim!
Ýçimizdeki "Boþ Þehir"ler...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ýbneler ve Çocuk Cesetleri [Þiir]
Komþu Çocuðu [Þiir]
Bir Bardak Soðuk Suyun Hatýrýna… [Þiir]
Ýhtiyaçtan [Þiir]
Deli mi Ne? [Þiir]
Sakýz Reçeli Seven Yare Mektuplar [Þiir]
Bir Nefes Alýp Verme Uzunluðunda… [Þiir]
Lord'umun Suskunluðunun Sebeb-i Hikmeti... [Þiir]
Pimpirikli Hanýmýn, Pimpiriklenmesinin Nedeni… [Þiir]
Yere Göðe Sýðamýyorum… [Þiir]


Seval Deniz Karahaliloðlu kimdir?

Bazý insanlar için yazmak, yemek yemek, su içmek kadar doðal bir ihtiyaçtýr. Yani benimki ihtiyaçtan. Bir vakit, hayatýmla, ne yapmak istiyorum diye sordum kendime? Cevap : Yazmak. Ýþte bu kadar basit.

Etkilendiði Yazarlar:
Etkilenmek ne derecede doðru bilemem ama beyinsel olarak beslendiðim isimler, Roland Barthes, Jorge Luis Borges, Braudel, Anais Nin, Oscar Wilde, Bernard Shaw, Umberto Eco, Atilla Ýlhan, Ýlber Ortaylý, Ünsal Oskay, Murathan Mungan,..


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.