Yüreðinin ayarýna su katma Kayra
Yaradýlýþýn doðasýnda insanoðlu mutlu olacak diye bir kaide yoktur" Diyor Freud. Umarým yaradýlýþýn doðasýnda insanoðlu mutsuz olacak diye bir kaide de olmasýn...

Geç ve güç oldu oðlum. Tam anlamýyla bir sürprizdi. Ondan haberdar olduðum ilk gün Tanrýya dedim ki; Tanrým ben bu bebeði çok istiyorum fakat, dünyanýn bir yüreði olanlar için yaþanýlasý bir yer olmadýðýný da biliyorum. Bir yürekle ve tertemiz yarattýðýn bu melek yüreksiz bir adam olacaksa verme istemiyorum.Sonra dedim ki oðluma; yaþam belki bir armaðan belki bir cezadýr insana. Asla yüreksiz olma ve mutsuz olacaksan, mutluluðu senin elinde olan tek bir varlýðý mutsuz kýlacaksan sakýn doðma.

Sonra dedim ki oðluma; Ben kendimi çok sýk çaresiz hissetmedim hayat karþýsýnda. Hep þanslýydým ve hala þans da, hayat da benden yana. Peþinen söyleyeyim herkes benim kadar þanslý deðil. Ve sanýrým þans da genetikle ilgili bir þey deðil. Gerçeðin gözlerine dimdik bakmadým hiçbir zaman. Çünkü bence çýplak gerçek ateþ gibiydi ne zaman baksam. Anlayacaðýn salt gerçek insanýn ruh saðlýðý için çok faydalý bir þey deðildir, onu durumlar içinde sezgilerle giydirmek gerekir. Çok yakýndan bakarsan seni zihnen ve vicdanen kör edebilir. Yalan söyledim de sanma kendime ya da baþkalarýna. Çünkü insan gerçeði sezgileriyle anlamlandýrdýðýnda gördüðü, bildiði ya da söylediði yalan olmuyor artýk. En azýndan ben buna inanýyorum. Bu sebeple sana da yalan söylemeyeceðim. Söylediklerim tümüyle gerçektir de diyemem. Sen de gerçeðin yumaðýna fazla dolaþma ama yalana da sonuç ne olursa olsun bulaþma. Belli bir mesafeden bakan gözünle ve ayarýna su katmamaya gayret ettiðin yüreðinle yaz yaþamýný.
Uzun birlikler ve kýsa onluklardan ibaret hayatýmýz. Niye daha öz anlatmýyorum? Çünkü dünya da hesap kitap adýnda bir þey var “matematik” diye ve en “baþlarým hesabýna” diyen bile matematik denen bu illetle mecburi bir iliþki içinde. Yani yavrucuðum bu matematik denen þeyle araný çok iyi tutacaksýn ancak iyi bir matematikçi olduðunu kendinden bile saklayacaksýn. Demem o ki matematik senin en yakýn ancak en gizli dostun olacak. Neden dersen burada adýna “mut” dediðimiz bir ideal var. Yeryüzünde ve insanoðlu için mümkün olup olmadýðýný hiçbir zaman tümüyle bilemediðimiz. Bu “mut” a sahip olmak, aramak ve paylaþmak için adýný “dost” koyduðumuz benzerlerimizle el ele gezeriz biz. Ve el ele gezdiðimiz bu insanlar “düþman” dediðimiz zýtlarýmýzýn bile asla yaþatamayacaðý “acý” denen bir dayanýlmazý tattýrma kudretini de bünyelerinde taþýrlar. Ýþte matematik temel olarak dayanýlamaz olanla ve onu mümkün kýlanla, en baþta kendinle, kavram ve durumlarla, þeyler ve insanlarla mesafe ayarýný yapan ölçüdür. Yani matematiksiz mutlu olamazsýn fakat mutlulukla aramýzdaki en zorlu engelin matematik olmadýðýndan da emin deðilim...
Bizim sana doðar doðmaz öðreteceðimiz ilk þey; insanýn ilk amacýnýn olsa da olmasa da mutluluðu aramak ve ona sahip olmak uðruna her þeyi göze almak olduðu olacaktýr. Ýþte bu her þey kavramý da tümüyle matematiksel bir hesaptýr. Çünkü sana öðreteceðimiz ikici þey mutluluða ulaþmak için her þeyi yapmayý göze alma özgürlüðünün olmadýðýdýr. Yani “mut” suz olmamak için “cesaret” dediðimizin ilacýn dozunda matematiksel bir denge kurman, öte yandan “mut” suz kalmamak için de yüreðinde mutlaka bir doz cesaret taþýman gerekir. Anlayacaðýn yavrucuðum her dönemeçte dününü anýp, yarýnýna bakýp hayat bir armaðandýr dedirtecek þey en incesinden bir ayar-ölçü meselesidir. Ayar dediðimiz þey de insanýn aklýyla kalbinin terazideki dengesidir.
Her zaman beklentileri olan birileri olacak. Bu durum bazen boðucu olabilir. Baþta ben þunu, bunu, onu isteyeceðim. Yapabildiðim her þeyi ve yapamadýðým birçok þeyi yapmaný, baþardýklarýmý ve baþaramadýklarýmý baþarmaný bekleyeceðim senden. Ancak biz eksiðiz, yarýmýz, insanýz ve mükemmel deðiliz. Boþ ver beklentileri. Sen eðer olabilirsen sana inanan ve güvenen birinin gözlerinde “kadýn- erkek- aþk- dost – eþ –arkadaþ – amir – memur –ast-üst” hayal kýrýklýðý olmaktansa ………………… tercih eden adamlardan ol. Ve ne olursan ol olduðun þeyin en iyisi ol. Ah bebeðim, ah bir tanem, ah caným demem o ki; önce insan ol, sonra erkek ol. Ve oðlum ve gözbebeðim inan insan doðmak iþin en kolay yaný, insan olmak insan kalmak çok ama çok zor.
Ýlla güçlü ya da haklý olacaðým diye kendini yorma. Gerektiðinde güçlü, gerektiðinde haklý ol. Yani güçte ve hakta da ölçülü ol... fakat illa ki “adaletli ol” adaletli olmak için kendini çok yor. Ve tüm söylenenlerin aksine sana haksýz yere bir tokat attýklarýnda sen iki tokat at, iki de tekme savur. Savur ki karþýndaki bir daha birini tokatlarken iki kez düþünsün. Kötülükten kazanýlabilecek tek kazanç budur. Kötülük kötü deðildir her zaman. Eðer becerebilirsen ondan uzak dur. Fakat illa bir kötülük yapmak zorunda kalýrsan alasýný yap oðlum. Çünkü kötülük iyilikle yenilemiyor. Ýnsan iyiye iyi, kötüye kötü olmalý eþitlik ve adaletin gereði budur.
Yaratýlmýþ her þeyden esirgemeyeceðin tek þey þefkat olsun. Tüm anlamlarýn anasý odur. Ýnsana, hayvana, bitkiye, eþyaya, anlama, þeye, kavrama ve kendine þefkat duy. Acze merhametli ol. Çünkü þefkati ve merhameti olmayana hayat asla merhametli olmuyor. Ve er geç hepimizin þefkate ve merhamete ihtiyacý oluyor.
Ve yalnýzlýk. Onunla mutlaka dostluk kur. Yalnýzlýk insanýn kendi kendine yarenliði dostluðudur. Tüm yaþamýþlýklarýn ardýnda ne kadar çok insanýn olursa olsun, insanýn tüm yolculuklarý kendinde son bulur. Hem tüm kahramanlar yalnýzdýr. Yalnýzlýk insanýn anasý, babasý, kardeþidir, yuvasý ve yurdudur.
Hýrsýzlýk tüm suçlarýn anasý tüm dinlerin ilk ve en büyük suçu, sakýn çalma, senin olmayaný verseler bile alma. Ve öldürme karýncayý bile ve bilerek isteyerek incitme kulu ve kýrma dalý. Herkes ara sýra yanlýþ yapabilir, herkes arada bir doðrudan sapabilir. Masumiyet insana baki deðil. Ancak yanlýþlýkta, eðrilikte, kabahatte, kötülükte suçta bile ölçülü ol. Çok akýllý olma oðlum, kurnazlýk insana deðil þeytana yakýþan bir huy. Edepsiz insanlarý sevme, asaleti olmayana güvenme. Sinsi ve çirkin bir akýllý olmaktansa, saflýða, deliliðe meyil duy.
Ve edepli ol. Kiþinin kendince bile bilinmeyen bilginin; lüzumunda akla bürünüp, yürekte zuhur etmesidir “Edep”. Yani yüreði olanýn gözü kulaðý aklý, eti, aðzý, kalbi, ruhudur. Edepli ol. Çünkü o, hislerimizin davranýþlarýmýzýn ve sözlerimizin dozudur. insanýn kendinden memnuniyeti, huzurudur… Asalete gelince edebin bedenidir asalet. Haysiyettir þereftir, onurdur. Ne yüksek sýnýflarýn ne sanatlarýn malýdýr. Tanrýnýn tüm insanlara armaðanýdýr. Daðlý bir çiçek, köylü bir aðaçta asil olabilir. Ancak çirkin bir akýl, sinsi bir sunum, yanlýþ bir ilim asil olmaz. Çünkü asalette edep gibi ereksiz ve sebepsiz bir kendi kendiliðinden oluþtur. Dini, dili, ýrký, milliyeti, rengi ne olursa olsun iyiler iyi kötüler kötüdür oðlum insanlarý ayrýmsýz sev. Fakat insanýn olduðu her var oluþta hayal kýrýklýðý ve yanýlgýnýn kaçýnýlmaz olduðunu unutma. Hayalin her kýrýldýðýnda Tanrýyý hatýrla, onun milyarlarca hayal kýrýklýðý var. Ve doðan her bebek þahittir. Hala umudu. Onu anla. Her þeyini kaybetsen bile umuduna sahip çýk oðlum, onu sakýn kaybetme, vazgeçme umuttan asla.

Edebinle, þerefinle yüreðinle yaþa .Çok uzun çoook mutlu yaþa…Hür yaþa…
                                                                           24.12.2015-Ýzmir