..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir dost nedir? Öteki ben. -Zenon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Bilimsel > Estetik > Bayram Kaya




20 Mayıs 2016
Mamon'du Belirme 1  
Bayram Kaya
Bilginin izini sürmek; insan oluşun, uygarlığın ve bugünü anlamanın izini sürüştür. Mamon olmuş bitmiş değildir. Kendi zaman zemin düzlemli kesikliliği içinde birbirine göre zıt temsilcilik olmakla beraber birbiri olan şeydir. Köleci mülkiyetçi sistem ürünü olmakla zahiri görüntülü mana imleçli bir meşrulşama ve baskı unsurudur. Mamon tarihsel bir mülk edinmedeki manadı belirişin devam edegelen sürelliğidir.


:AHEE:
Totemin düzenlenir bir düzenletim yasası olması atalar eliyle yapılan bir anlama ve anlatmaydı. Bir grup aitliği olmakla grup kişilerindeki bu tutum o totem ilkeye inanmayı ve imanı etmeyi gerektirmeden kendilik bir sosyal tutum içinde olmasının belirmesiydi.

Totem yasalar kadim yasa ya da kanun-ı kadim oluşla bilinirdi. Temeli ortaklaşmaydı. Ve kişilerin birbirini birbiri gibi gördükleri totem eşler olmakla düzenlenişler içindeki ilkelerin grubunu ortaklaştırmasıydı. Oysa ön ittifakı dönem; uzun süren tek düze totem dönem algısına göre değişmeyi ve yeniden, yeniden düzenletişi ele alan yapılardı. Bu nedenle çok sıklıkla ön ittifaklar yapılıyordu.

İlahi dönemle ilahlar, ortaklaşma ve ortaklaştırma esaslı totem yasayı farklı totem gruplar arasında bağ ve inşa ettirmelerinin bizatihi (kendileri) olan grup aitlikti takdircileriydi. Her bir inşacı totem grup temsilcileri, kendi kararlarının kendi grup takdirleri oluşla; düzenlenim ve düzenletim yapanlardı.

Yani ilahlar kendi üzerlerine kendi eylemli sözün sahibiydiler. Ve kendi üzerlerine kendi eylemlerinin uygulayıcısıydılar. Etki olan ve edilgen olan takdir sahipleri, ilah oluşla anılıp söylenirdi. Melezlerde ilahların melez çocuklarıydı. Ön ittifakın ilahları; ilahlarını totemce ve kültürce saygılıyorlardı.

Bu nedenle ilahi dönem bizatihi ve defacto (fiili) olan düzenleşimle ve düzenletim içinde bulunulan durum olmakla inanma ve iman etme gibi dini bir boşluk devinmesi henüz oluşamamıştı. İlah olan grup temsilcisi kişiler kendi grubunda ve ittifakı içinde; saygı görüyor, farklı gruplarla birlikte yaşayıp; cinsellik dahil her tür temaslarını farklı gruplar temasıyla yürütüyorlardı.

İlahi dönem imanı bir ilaha iman olmayıp gruplar arası sözleşmeye imandı. Ve her bir ittifak grup kişileri bu deklarasyonu öğrenip, andı söylemekteydi. Çünkü her biri bir ittifak kararını alan totem grup kişileri; kült merkezinde hep birlikte gruplar arası ortak karar aldılar. Hep birlikte ortaklaşa alınan bu kararlar her bir grubun kendi kararı gibi hıfzedilip; andı içilip; deklaresi yapılıyordu. İttifak iman buydu.

Bu nedenle kendi eşiti olan farklı totem grupların; gruplar arası ittifak temsilcileri olmaları nedenle kendisi ilah olan ilahların, bugünkü anlamıyla ilaha (kendilerine) imanı olmazdı.

Köleci dönem ortaklaşmayı fesheden yeni bir düzen ve düzenlenim ilişkisi olmakla farklı bir mana söylem oluşun düzen ve inşasıydı. Bu anlayışın temeli şuydu; ön ittifakın zenginliği ve servetleri; Mamon’undu. Mamon mal mülk sahibiydi. Böylece Mamon'du servet ve zenginlik üzerindeki mal mülk sahipliği nedenle grup emeği ve grup sahipliği yıkılıyordu.

Totem dönem kadim yasa mana anlayışına sahipti. Ön ittifakı dönem ittifakı büyüten her bir katılımla sık sık yeni temaslar nedenle yeni katılımcılara göre yeni yeni kaide kural söylemek zorundaydı. Köleci dönemde zorunlu oluşla köleci düzene göre yeni şeyler söylemenin değişme ve dönüşmesi içindeydi.

Ne var ki Mamon'du köleci ilişkili mal mülk sahipliği olmayı ön gören yasayı ilkten (ezelden) beridir böyle oluşla ve asla değişemez oluşla, söylemekle; imanı anlamda köleci mülk ilişkisinin kadimi yasa olduğunu söylüyordu. Fiiliyatta değişiyor ama değişmeye göre ortaya koyduğu "anlayışı" kadimi yasa sayıyordu.

Mamon mülkünü ve malını; dilediği gibi dilediği kişiye vermeyi de vermemeyi de ve az vermeyi de takdir ederdi. Ön ittifaklar; totem mesleklerine değin biriken mal varlıklarını zenginlik oluşla ortaya koydular. Gruplar arası farklı kültürler sentezini de uygarlık oluşla ortaya koyan ilahlar; bilmeden yavaş yavaş köleci döneme göç etmenin zihinsel ve zihniyeti geçiş döneminin hazırlıklarını da yapıyorlardı.

Böylece Mamon; ön ittifakın zenginlik kaynakları olan servetine ve teknik teknolojik kültürel uygarlığına el koyup el koyduğunun sahibi olup; sahibi olduğunu da seçilmiş kişilerine o kişilerin ilahı oluşla veriyordu. Mamon bu malı mülkü eşitsiz dağıtmakla kalmıyor; bu keyfi takdirin ezelden (önceden) ebede (sonsuza) dek değişmez olmasıyla bunun bir kadimi yasa olduğunu da söylüyordu.

Köleci dönem içinde mülkiyetçi Mamon’a karşı ilahlar, ortaklaştıran ön ittifakın bilinciydi. İlahlar, Mamon karşısında giderek lokalize oluyordu. İttifakın ilahı grup ilahı oluşun bilincine doğru geri çöküş yapıyordu.

Köleci dönem evlilik, miras, aile gibi mülkiyete değin zorunlu olan kendi kurumlarını ve kurum ilişkileri hukukunu ortaya koydu. Ön ittifakla gerileyip kişilere göre kaybolan totem bilinciydi. Köleci-mülkiyetçi döneme göre gerileyip kişilere göre kaybolan ilahtı ön ittifaklı grup bilinciydi. Böylece köleci dönem içinde olması gereken tümeli ilahtı anlayışlar; aile ve kişi ilahları olmanın bilinci oluşla sistem içine çöküyordu.

Rızk; Mamon'un kişilere verdiği mala-mülke dek varlıklar olmakla; yiyecek içecekti. Mamon herkese mal mülk vermemişti. Bu nedenle mal-mülk ve rızk sahibi Mamon herkesin Mamon'u olamıyordu. Hele de fakirlerin kölelerin Mamon'u hiç değildi.

Efendiye mal-mülk rızk veren Mamon; mal-mülk vermediği nasipsiz kölelere de gidin rızkı verilenlerin rızkı içinde nasibiniz olan rızkınızı arayınız (yani çalışınız) diyordu.

Bu nedenle eski ilahi düzen; yeni köleci düzenin açlık ve sefaleti karşısında, köleci anılarıyla birlikte sentezlenişle çok uzak geçmişin tatlı cennet anılarını oluşma yolundaydı. Bu tür köleci deklarasyon sistem dışında Mamon gibi bir mana anlayışına biat etmekle, yeni yeni din ve dinin iman kurallarını oluşuyordu.

Yoksul kesim olan ezilenlerin, Mamon'a sahip çıkmamaları; mal mülk sahibi efendilerin hışım ve tepkisine neden oluyordu. Efendiler Mamon'du öğretiyi köleler arasında zorla yayıyorlardı. Mamon’a iman demek; köle oluşun ve zenginliğin karşı konulmaz bir Mamon'du takdir olma anlayışına boyun eğmenin imanıydı.

Köleye hiçte yararı olmayan Mamon'du ittifakın zulüm ve zor kullanıcı baskısı karşısında kişiler kendi dışındaki efendilere, dilleriyle bu takdire âmin (kabul ettik) diyordular.

Dışında Mamon'du takdiri kabul edişle âmin diyen kişiler, kendi içlerinde komünal dönemi vaat eden eski ilahlarına olan imanı söylüyorlardı. Böylece köleler Mamon karşıtı yoksulların ilahi ilan manaya iman etmekle mal mülk sahibi efendilere göre bir çeşit münafıklığı ya da iki dilliliği ortaya koyuyordular.

Artık Mamon harici bu kişisi ilahlar, ön ittifakı ilahta yansısalar da, ön ittifakın ilahı değildiler. Çünkü yoksulların ilahı olan fikir içinde eşitsiz takdirin kabulü olan öngörü yanında yoksunluğu duyulan şeyin sadaka, zekât himmet vs. gibi tasadduk edilme hayali kadar öte dünyada bunlara kavuşulması kurguları da çok öne çıkıyordu. Bu dünyadaki yoksulluk ve mutsuzluk; öte dünyada zenginlik ve mutluluk olacaktı!

Yoksulların ilahı inancı Mamon'a karşı zihniyet olmakla, Mamon'un firen hareketiydi. İbrahim ve İbrahim'in atalarının kişi ilahları ve aile ilahları vardı. İbrahim'in ilahı; İbrahim’e Mal Mülk vaadiyle; İbrahim'e bir göç olayı yaşatır.

Ugarit ve Nuzi metinleri bu kabil süreçlerin yüzlerce binlerce yıllık süreçler içinde pekişen ortak akıllarla nasıl inşa olduklarının ipuçlarını ele vermektedir. Yakup, dayısından böldüğü malla kaçarken karısının (Rahel'in) kaçırdığı TERAFİM; Yakub'un dayısının (Laban'ın) kişi sel Rabbi ve kendi ailesinin, aile ilahıdır (tanrısıdır).

İbrahim'in rabbi olan, Yakub'un rabbidir. Ve rabbi Yakub'a "Ben Beyt El'im" der (ben El'in evinde olanım). El, Mamon'un ilk biçimi olan mal mülk sahipliği olan Kenan ilahıdır. İbrahim'in ve Yakub'un El için diktiği taş, El için bir evdir (yağ dökerek kutsama ve El'i anmadır).

İbrahim'in hayli askeri (300 askerlik) gücü vardır. Kendi rabbini bu güçle, zorla çevresine kabul ettirir. Böylece çok sonraları savaş ve talanla hem çok mülk edinir (El Baal'i İbrahim'e çok mal vermiştir).

Hem de İbrahim'in El'i olan Rab anlayışı çevre İsrail soyunun sentezi olmasındaki çok önemli katkıya hayli ön ayak olmuştur. Bu şu demek İbrahim'in tanrısı (El-Baal olan rabbi), önce İbrahim (Awram)soyunun yani Yakup'la beraber sonradan da giderek İsrail'in Rabbi olan YEHWE veya Yehovadır. Yani İbrahim'in El-Baal olan Rabbi İsrail soylu sentezi olacak milletlerin Rabbi olmakla; sentezi olan İsrail in Yehova’sı olmuştur.

İsrail’in yehovası öyle bir yayılma ve şiddet uygulamaktan yana ki, İsrail'i talanla ya da ganimetle gani gani mala Mülke boğar. Yehova, Yahudilerin dışa karşı olan bir tutumla ve Yahudilerin mal mülk köle edinme öç hırsıyken; kendi içlerindeki yoksulluğa, sefalete karşı Rab, Elohim’dir. Rab Yehova ve Rab Elohimdir.

Elohim’ci anlayış; Yahudilerin kendi içlerinde kendilerine çok acıyan; esirgeyip bağışlayan; dulları ve yetimleri, çaresizleri görüp gözeten bir ikili anlayışın ürünü olan (plural) yapıdır.

İbrahim'le sözleşme yapan İbrahim'in tanrısı; yaratılış 17-4 İbrahim'e hitaben "Birçok ulusun babası olacaksın" der. 17-5 "Seni bereketli yapacağım. Soyunda uluslar doğacak. Soyunda krallar çıkacak" der.

Yaratılış 17-7 "Senden sonra senin soyunun da tanrısı olacağım" der. Yaradılış 17-8 "Kenan ülkesini, sana ve senden sonra da soyuna vereceğim" der. Bu arzı Mevut olan ülkünün ilk şekli ve giderek biçimlenmesi olacaktı.

Değerli Muazzez İlimciye Çığ "her ne kadar İbrahim'in rabbi İbrahim'e mülk vereceğini söylediyse de karısı Sara öldüğünde İbrahim, onu gömecek bir mezar kadar toprağa bile sahip değildi" der. "Daha sonra Hititli Efron'dan bir tarla satın alarak İbrahim eşini, Hebron karşısında Makpela Mağarasına gömüyor" der. Bkz. M.İ Ç: İbrahim peygamber.

Mamon bir tekillik değildir. Köleci sistemle birlikte her zamana göre; her köleci ittifaka göre; birbirine karşıt bir belirmedirler. Bu süreci bu tür seyreden anma oluşla kutsal metne geçmiş diyaloglarından minicik bir iki örneğini buraya aldım.

Mamon; mal-mülk sahibi olmakla, kulu olan kişilere rahmet etti. Kişi tanrısıydı. Özel mülkçü inşa içinde kişilere mal-mülk vermesi yanında, merhametli bir rab olmakla da biçimlendi. Bu biçimlenişin, çok kısa bir sosyal evrimini yazdım. Kişi tanrısı olmakla beraber giderek aile, millet tanrısını da oluşan Mamon'un; adım adım biçimlenmelerinin eski ahit sayfalarındaki bir iki anılışlarını belirttim.

Bu biçimlenişler milletlerin özelinde oluşan Mamon'un ilk prototipidirler. Köleci döneme geçiş içinde ve köleci dönemin akabinde Mamon’un çeşitli inşayı oluş biçimlenmelerini anlamak için Eski ahit sayfaları içinde gezilmelidir.

Kişi ve aile Rabbinin, tarihi oluşma serüvenini ve İsrail'in millet olmayı oluşması içindeki Mamon’un biçimlenmiş olan şeklini belirtebilmek için kutsal ibareleri alıntıladım. Ugarit, Nuzi ve Enuma Eliş vs. metinleri bu bağlamlarıyla hayli ilginç olmağa, çok açıktırlar.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın estetik kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hatırlama 1
Mal mı, İnsan mı?
Bağ Enerjisi 1

Yazarın bilimsel ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
İrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluşun Felsefesi (Açkı 2)
Sosyal İlişki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Müruru Zaman 14

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aslına Yüz [Şiir]
Vah ki Vah [Şiir]
İsis Dersem Çık Ereşkigal Dersem... [Şiir]
Görmez Şey [Şiir]
Tekil Tikel Tükel [Şiir]
ve Leddâllîn, Amin [Şiir]
Mavi Yare [Şiir]
Mevsimsel [Şiir]
Yıkılışa Direniş Direnişe Yıkılış [Şiir]
Meşrep 3 [Şiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayı yaşantılaşan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payı giderek azalmaktadır. Sosyo toplum bazlı, genel bir açılımla başlayan çalışmalarım da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazıların tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doğa bilim verileri güdülü çalışma olmasına gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok bağıntısıyla söylüyorsanız, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.