Bir ülke baðýmsýz olmadan, baðýmsýzlýk da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau |
|
||||||||||
|
El'in tekilliðini söyleyen gibi olan bu mahlastý anlatýþ ikinci bir atakla “tek irade, tek rýzk veren, tek takdir eden, tek kaderleri belirleyen, tek önce olan vs. durumlarý þimdilik beþ tane ile saydýðýmýz tek olan birçok yeni bir niceli nitelik olan sýfatlara dönüþmekle El'de karakter çoðalmalý bir muhtariyet olmaktadýr. Söz gelimi El neye göre öncedir? El, sonradan olanlara bir kýyas ve denklik olur mu ki önce ve sonra benim diyordu? Sürü dönemi pek konuþmasa da doðaya göre saðlayýþ içinde oluþ ve davranýþtý. Doðaya uyumlu davranýþtý. Totem dönem, sürü döneme karþý oluþ ve sürü döneme zýt söylenen söz ve yasalarýyla çevreden soyut kýldýðý, çevreden izole ettiði, bir kolektif oluþun uzam zaman yalýtýlmasýydý. Ön ittifaklar da totemdi yalýtýlmýþlýðý kýrmakla, totem yalýtýlmýþlýðýn üreten iliþkisine göre dýþta üretim hareketi olma baðýntýlarýyla totem durumun zýddýydý. Ön ittifaklar çevresel ittifaklý entegrasyonlara açýlan üretim hareketi içindeki kolektifi ilahilikti. Totemi yapý ve ilahi yapý kolektifi ilik tabanlý bir alt yapýda birleþiyorlardý. Ve El, kolektifi ilik içinde ortak olan sürece karþý, “ortak tanýmayan fiil olarak konuþurken El’di. Ayrýlýk verip El iman ahdi içindeyken monarþinin Rabbi; oligarþinin yeryüzüne doðru egemen eþen Yehova’sý olan mana anlayýþýydý. El, “kendisinden öncesine göre konuþuyordu”. El, ön ittifaklý yapýlardaki ortaðý benzerleri olan kolektif (ortaklaþan-kamucu ilah) söylemine göre; ortaðý, benzeri olmayan mana olarak konuþuyordu. El kendi öncesi olan, kolektif zýddýna göre konuþuyordu. Ýlah sistemin içindeydi. Ýlah sistemin dýþýndaydý. Ýlah kolektif bilinçli çoðul iradeydi. El kiþi sahipli kiþi egolu tekil, tek kiþilik mana iradeydi. Kiþilere konuþsa da kiþilerin olamayacaktý. Ýbrahim'in, Musa'nýn, nemrudun vs. kiþi mana izahý olacaktý. El kendi El iman akitli inþasýný tamamlayana kadar; seçilmiþ kiþilere verilen mal ve mülk eksenli çalýþýlacak alan ile üretim nesneleri sahipli, bir izole yapý soyutluðuydu. El iman ahdi, kendi içinde zýt durumlarlaydý. El iman ahdi içinde sahipliði olana karþý, sahipliði olmayanlar vardý. Yine mülk sahibi olan kiþideki, kiþi iradesine boyun eðenler vardý. Yani El iman ahdi içinde boyun eðdirenle boyun eðenler vardý. Bu ölçü üzerine þansý olanla, þansýzlýðý olanlar vardý. Kaderli olanla, kadersizler vardý. Üstelik kaderi de kader olarak belirleyen ile bu hükme tevekkül etme içinde olanlar vardý. Kolektifi iliklere de (ortak tanýlý olanlara da) karþý olanla, ortaðý olmayan vardý. El, ortak tanýlýya karþý, ortak tanýmazlýktý bir zýt oluþtu. Sosyal ve etnik zýtlýklar dýþtan ittifak yapýcý tutumlar deðildiler. Bu nedenle totemi yapý ancak ve ancak dýþta üreten iliþkileri içinde ittifaka baðýntýdýrlar. Totem gruplu üreten totem meslekli iliþkiler (günümüz anlayýþýna göre sektörler) bir totem grubun kolektif sahipliði ve patent sahipliðiydi. Yani ilahi ittifaklý dönem, kendi içinde üreten totemi zýtlýklarý oluþan üretim iliþkileri olmakla ilk ittifaklara baðýntýydýlar. Tarýmcý bir üreten iliþki içindeki bir gruba zýttý bir farklý kullaným üretir olma durumuyla, çoban bir grup karþýlýk geliyordu. Veya buðday üreten gruba kundura üreten ya da dokuma yapan yahut ta, et süt üreten farklý bir kullaným üreten grup mesleði karþýlýk geliyordu. Yani kolektif sahiplik ve farklý bir kullaným tüketimi veren bir grup mesleði ile kolektif üretim iliþkisi; ittifaký veriyordu. Ýlk ittifakýn temeli buydu. Ne kiþi sahipliði vardý. Ne bu kiþi sahipliðine boyun bükenler vardý. Zaten olmayan böyle bir kiþi sahipler ile sahipsizlerin iliþki biçimleri ön ittifaklarý baþlatamazdý da. Ýlk ittifaklarý ancak, kolektif sahiple; kolektif üretim iliþkisi içinde olan gruplar entegresi verirdi. Bu entegre üretim hareketini baþlatmakla, üretim hareketini ön ittifaklara baðýntý kýlmýþtý. Üretim hareketi içinde türlü birikim ve üretim nesnesi vardý. El bunlar üzerinde bir kiþi sahiplikti. Ve El kiþisi sahipliði olmayanlarýn tevekkülce boyun eðmeleri içinde bunlarla ikinci bir ittifak olan köleci ittifakýný olasý kýlacaktý. El, bu oluþumu içinde geçmiþi yok sayýp geçmiþi unutturmak için önce olan benim dese de sözleri karþýtýna göre cevap ya da düþün sel inþaca sözler olmasýyla bu El’in kendi kendisini tekil olmamakla dýþa vuru muydu? El’in kendisinden iki, üç, beþ tane El olmasý nedenle de El öfkelenmiyordu. Kolektif süreçli yapýlar, üretim hareketi içinde gruplarý, grup sahipliði olan üreten iliþkilerindeki kolektifi iyeliðine göre parçalý etmiþti. El bu yapýyý kimi kiþilerin mülkiyeti esasýna göre parçalamayý akýl etti. Kiþi mülkiyetli anlayýþý düþündüðü bu aþama içinde bile bu düþünürün zikrinde, bir tek El anlayýþýnýn söylenmesi ne aklýndaydý ne aklýnýn ucunda geçiyordu. Ne de esasen böyle bir þey olasýydý. El, ilahýn karþýsýnda ikinci olandý. Sani olandý. El, özel sahipli mülk anlayýþýný dile getiren bir mana anlayýþý olmakla; önce kolektife karþý kiþiler sahip iliðini söylüyordu. Sonra da ilk takdirle kimi kiþilerin mal-mülk sahipliði karþýsýnda, ikinci bir takdirle de “pek çok kiþinin maldan mülkten yoksun” olmasýný ön görüyordu. Düþüncede olaný (kuvvede olaný) uygulamaya (fiiliyata) geçirirken kolektifin, kolektif olan sahipliðini alýp El’e veriyordu. Ki böylece kolektifin takdir ve irade gücü, El’in sahipliði üzerinde El’e geçmiþti. Bu nedenle El “mülk benim” demekle mal ve mülkü ele geçirmek kadar, irade ve takdir gücünü de ele geçiriyordu. Aslýnda El’in ilk kes “kiþi sahipliðini” dile getirmesi, gerçekten kiþilerin sahipliðini dile getiren bir savlama deðildi. Hileydi. Bunun böyle olmadýðý “Mülkün sahibi benim”. “Ben El Mülk”. “Ben El Malik’im” demesi ile keyfine göre olacaðýndan belliydi. Sorun bir iyice ve etraflýca eni konu düþünülmüþ olmakla oluþan gizli bir gündem ya da gizli bir ajanda olan söylemle, söylenenin gerisinde kafalarda gizli olandý. Kotarýlmýþ düþüncenin þifreleri uygulamaya konurken deþifre oluyordu. Açýktan “Kiþilerin sahipliði” derken uygulamada görülecekti ki bu söylemle “El’in sahipliðini” diyormuþ. Ýþte bu apaçýk söylemle; El’in “kiþiler sahipliðini” söyler olmakla, uygulamanýn içinde kiþiler sahipliðini söyler olmadýðý apaçýk bir görünümdü. Bu tavýr, kolektife karþý takdir eden; irade kullanan bir gücün keyfi oluþunu ortaya koymaktý. El’in” Mülk benim” diyen ilk hitabý bir tanýnma ve bir kendisini açýk etme deklarasyonuydu. Bu söylem de gizlenmiþ olan alt anlamlar bizim kendi bencil irade ve bilincimizdi. Yine bizim kendi bencil istemimiz hatta hilemiz olan þeylerdi. Bu tanýnma ve kendisini açýk eden tanýtma takdimesi, El’in gizli amaçlarý olan bir irade ve takdir etme güç sahipliðiydi. Güya ortaklarý olan kolektif mülkünüzü ortaklar tanýmaz olan bir tavýrla “seçilmiþ, takdirle olmuþ, mükafata ermiþ kullara” vermenin takdir ve iradesiydi. Ortaklýðýn malýný mülkü bu seçilmiþ kullara parçalýyorsunuz. Bu aþamada El’in sadece mülk baðýntýsýna göre mülke sahiplik ifadesi ve takdir söylemi belki tekil durumdur. Ama kolektife ait mülkü, kolektifin ortaklaþtýran özgecil iradesine karþý da ortak tanýmazlýðý söylüyordu. Bu ortak tanýr olana karþý ortak tanýmaz olan en az iki tane ayrý ayrý takdir ve iradenin çarpýþmasýydý. Kolektifi iliði söyleyen irade ile kolektifi iliðe karþý olan iradeydi. Karþýtýna göre inþa ve düþünce olmakla bu tecelli El’in bir çokluk karþýsýnda belirmesidir. Mülkten payýný alan þanslý kiþi, mülke sahipliðin irade ve hükmüyle konuþuyordu. Bu da tarihte ilk kes olan bir durumdu. Bu insanýn kendisinden, insanýn isteminden, insanýn bilinç ve iradesinden baðýmsýz OLMAYAN bir anlayýþtý. Yani El insanýn kendisi, insanýn istemi, insanýn bilinç ve iradesi olan bir mana anlayýþtý. Bu mana anlayýþ insan aktlarýný (zekâ, benlik bilinci ve iradeyi içeren bir söylemi) içeren mana olmakla El insanýn ve sosyo toplumunun dýþýna inþa olandý. Ve El'in kendisini sosyo toplumunun üzerine bir etkime olarak yansýtmasý ayný zamanda da insanýn El ile kendisine ve toplumuna yabancýlaþmaydý. Yani herkes kendi aktlý tasavvur içindeki sahipliði olan mülke göre kendi yararý olan El hükmünü ve El takdirini söylemekle, birçok El sahipliði ortaya çýkýyordu. El parçalar kadar sahiplikler hükmü olmakla El, birçok El oluyordu.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |