HAPÝSHANEDEKÝ KADIN

Normal bir güne uyanýr gibi doðruldu yataðýndan.Ýçinden:
-Yine ayný koþuþturmaca,yine ayný saçmalýklar…dedi.Oysa günün kendine yapacaðý sürprizden habersizdi.Ayakkabýlarýný giydi.Kahvaltý yapmadan çýkýyordu çünkü iþe gecikmek istemiyordu.Aceleyle arabasýna bindi ve haber ajansýna geldi.Binayý yukarýdan aþaðý doðru süzdü.Pencereleri,o pürüzsüz gri duvarlarý git lütfen diye haykýrýyordu sanki.Yine günün sýkýcýlýðýný eleþtirirken birinin kendi ismini seslenmesiyle irkildi:
- Tuana,Tuana ! Dönüp arkaya baktýðýnda geriye doðru taranmýþ siyah saçlarý,ýþýðýn yönüne göre deðiþen ela gözleri ile karþýsýnda Rüzgar belirdi.Rüzgar:
-günaydýn . Çok dalgýn görünüyorsun, dedi. Tuana:
-sana da günaydýn, dedi.Rüzgar:
-Bugün ajansta deðiliz biliyorsun deðil mi? Dedi. Tuana:
-hý biliyorum , dedi.Ýçinden ajansta olmasak ne olacak sanki, hepsi ayný dedi.Ajans müdürü Burak :
-Tuana ve Rüzgar sizi az önce gelen ihbar yerine göndereceðim.Bir kavga çýkmýþ. Tuana:
-peki bu kavgayý önemli kýlan ve seyirciye sunmamýzý gerektiren þey ne? Dedi.Burak sinirli bir halde:
-Tuana ,iki yýldýr spikerlik yapýyorsun ama hala öðrenememiþsin! Biz haberleri önemli önemsiz diye ayýrmýyoruz.Belki sana saçma gelebilir ama bazý insanlar böyle þeylerle ilgileniyor ve haberdar olmak istiyor.Bizimde görevimiz onlarý haberdar etmek! Kafasýný yana doðru sallayarak hýrsýný alamamýþ þekilde sordu:
-Baþka soracak bir þeyin var mý?dedi. Tuana sabah patronundan azar yeme kýzgýnlýðýyla yüzünü ekþitip baþýný hayýr dercesine salladý.Burak:
-pekala, o zaman görev yerine dedi.Olay yerine vardýðýnda olayý görgü tanýklarýndan öðrenen Tuana ve Rüzgar haber çekimine baþladý. Tuana:
-Ýki büyük þirket arasýnda yapýlan toplantý olaylý bitti.Ýddiaya göre Lion þirketinin sahibinin toplantýya geç katýlmasý…o sýrada toplantýdaki kiþiler kameraman ve spikerlere saldýrmaya baþladý.O kargaþada nereden geldiði belli olmayan bir býçak Rüzgar’ý kanlar içinde yere devirdi.Rüzgar ‘ý býçaklayan kiþi bu sefer býçaðý yerden almýþ Tuana’ ya doðru geliyordu ki Rüzgar bedeninde kalan son hamleyle adama çelme takmayý baþardý. Tuana adamýn elinden düþen býçaðý hemen yerden alýp kendini savunmaya hazýrlanýyordu ki bir silah sesi o an herkesin durmasýný saðladý. Tuana elindeki býçakla kalmýþtý.Nedense onu elinden atmak aklýna gelmiyordu. Sadece Rüzgar'ýn cesedine bakmakla yetiniyordu.Komiserin :


-Bunu da alýn! demesiyle kendine gelen Tuana olayýn þokuyla aðzýndan hiçbir lafý çýkaramýyor kendini savunamýyordu.Ýfadesi alýnmasý için götürüldüðünde komisere kendinin yapmadýðýný söylediðinde komiser:
-Sen beni salak mý sanýyorsun? Olay yerine geldiðimde seni arkadaþýnýn yanýnda elinle býçakla gördük.Gördük diyorum bak sade ben deðil memurlar dahi gördü seni! Dedi.Sonra yanýndaki memura dönüp
- anlatýlacak bir þey yok zaten onu gördük hakim görgü tanýðý istese kadýnýn yanýndaki adamla birkaç memuru göndeririz, dedi. Tuana daha ne olduðunu tam anlayamadan kendini hapishanede buldu.Hapishaneye girmeden önce annesinin bir çanta uzattýðýný ve ona aðlayarak bir þeyler söylediðini hayal meyal hatýrlýyordu.Birden baþý döndü, elindeki çanta düþtü.Bayýlmadan önce bir kadýnýn ayaða kalkýp :
-Tutun onu, bayýlacak! Dediðini duydu.Ayýldýðýnda o kadýný nabzýný kontrol ederken buldu.Onun ayýldýðýný gören diðer kadýnlar :
-ayýldý, ayýldý dedikten sonra daðýldýlar.Sadece o kadýn baþýnda kalmýþtý. Tuana:
-adýný bilmiyorum ama benimle ilgilendiðin için teþekkür ederim ,dedi.Kadýn:
-Adýmý henüz kimse bilmiyor ama dövüþçü doktor olarak biliniyorum, dedi. Tuana:
-Yani sen þu haberlere defalarca çýkýp, hayat kurtaran ve ayný zamanda geçen yýlki YILIN EN ÝYÝ DOKTORU OSCAR’ýný alan kiþi misin? Diye sordu.Doktor:
-Benim hakkýmda çok þey biliyorsun. Peki bu bilgiler araþtýrmaya mý dayalý yoksa haberleri çok sýk mý takip ediyorsun? Dedi. Tuana:
-ikisi de deðil.Ben spikerim meslekten kaynaklý yani, dedi.O sýrada gardiyanýn sesi duyuldu:
-Doktor ziyaretçin var. Doktor :
-Pekala,ben gidiyorum.Ýsmin neydi? Dedi. Tuana:
-Benim adým Tuana , dedi.Doktor baþýný tamam der gibi salladýktan sonra gitti. Tuana yaþadýklarýný dahi unutturan o tatlý sözlü kadýn gittikten sonra olaylarý düþünmeye baþladý.Düþündükçe çýldýracak gibi oluyordu.Ama sonunda hayatýnda garip biriyle tanýþmýþtý.Üzgünlüðünü merak duygusu bastýrýyor hatta yok etmeye baþlýyordu.Sonunda doktor gelmiþti.Yüzünde az önce gülümseme olan kadýn þimdi garip hareketler yaparak elini çenesine koymuþ ortalýkta dönmeye baþladý. Sonra eline bir bardak su aldý.Yataðýna oturdu. Tuana merakýný yenemeyip doktorun yanýna gitti.Sað eli çok hýzlý titriyordu.Ama yüzünde herhangi duygu belirtisi görünmüyordu.O sýrada doktor elindeki bardak kýrýklarýný attýðýný gören Tuana :
-Ne yapýyorsun sen, birden bu kadar öfkelenmenin sebebi nedir? Dedi.Doktor elini göz hizasýna kaldýrýp elini sýktý ve akan kana bakarken:
-Tuana ,senle daha yeni tanýþtýk bak ben hakkýmda sorulan sorularý cevaplandýrmayý ve fazla konuþmayý sevmem.Bilgin olsun diye söyledim, dedi.Sonra elini orada bulunan pamukla sildikten sonra sargý beziyle elini sardý.Yeþil bir defteri eline alýp bir þeyler yazmaya hazýrlanýyordu ki Tuana’ dan rahatsýz olduðunu belirten bir ifadeyle:
-yataðýna gidip dinlenmeye ne dersin?Sonuçta az önce bayýlmýþ bir kiþi olarak bayýlma ihtimalin biraz yüksek , dedi .Tuana imalý sözlerin ne anlatmak istediðini anlamýþ bir þekilde yataðýna döndü. Doktora olan ilgisi büyümeye baþlamýþtý.O yeþil defterde ne yazdýðýný öðrenmek istiyordu.Akþam ne de çabuk olmuþtu.Lambalar söndü Tuana bir süre bekledi.Sonra yanlýþ olduðunu bildiði halde doktorun çekmecesinden defteri almaya karar verdi.Çekmeceye elini uzattýðý zaman birinin elini tutup hiddetle sýktýðýný hissetti.Tam baðýrmak üzereydi ki birinin aðzýný tutup:
- Sus , dedi.Bu doktordu.Onu kolundan çekip lavaboya götürdü. Sonra Tuana’ ya dönüp :
-Eðer bir daha böyle bir þey yaptýðýný görürsem seni çok fena yaparým ,dedi.Sonra kolunu býraktý.Hýrsla , arkasýna bakmadan, gitti. Tuana sabaha kadar uyuyamadý. Sabah lavaboya gittiðinde bir kadýnýn kendisine baðýrarak geldiðini ve elinde þiþ olduðunu gördü.O sýrada birinin kadýnýn elini tutup bir tekme darbesiyle yere serdiðini gördü.Bu dövüþçü doktordu.Doktor daha sonra lavaboda bulunan herkesi,Tuana dahil ,dýþarý gönderdi.Bir-iki dakika sonra içeriden çýkan doktor gri demir kapýya öyle bir vurup gardiyan diye baðýrdý ki içeride bulunan kimileri elinde bulunaný düþürdü kimileri de o tarafa irkilerek bakmaktan kendini alamadý. Tuana az önce içeride ne olduðunu öðrenmek için aralý kapýdan kadýnýn bulunduðu yere baktý.Kadýnýn dudaðý patlamýþ ve karnýný tutuyor ayaða kalkamýyordu.Gözünden dökülen yaþlar ve yüzünde beliren ifade baþarýsýzlýðýný ve çaresizliðini belirtmeye yetiyordu.Gardiyan geldiðinde onu lavaboya alýp kapýyý örten doktor olanlarý gardiyana anlattý.Doktor kadýndan aldýðý þiþi gardiyana verdi.Gardiyanlar ve kadýn gittikten sonra yataðýna oturan doktor kitap okumaya baþladý.Az önce olayýn tam merkezinde olan kiþi þimdi hiçbir þey olmamýþ gibi oturmuþ kitap okuyordu. Tuana tüm bunlara bir anlam veremiyordu.Yanýna gidip birkaç þey söylemek istiyordu.Dün gece yaptýðý þeyden sonra azarlanacaðýný umarak korku dolu adýmlarla ona yaklaþtý.Tam bir þey söyleyecekti ki doktor elini aðzýna götürüp sus iþareti yaptý sonra elini kaldýrýp bekle iþareti yaptý.Bir süre sonra sordu:
-Sorun nedir? Tuana çekinerek söze baþladý:
-ben dün için özür …doktor elini kaldýp onu durdurdu.Sonra ona
-özür dileyecek yahut teþekkür
edeceksen bunlara hiç gerek yok. Tuana þaþkýn bir ifadeyle:
-yani bana kýzmadýn mý?doktor
-(…) Tuana cevap bekler þekilde kafasýný öne doðru eðdi.Doktor:
-hayýr.O sýrada baðýrma sesleri duyuldu.Doktor ayaða kalkýp ne olduðunu anlamaya çalýþýyordu.O sýrada kavgayý ayýrmak için araya giren yaþlý bir kadýn kalbine aldýðý yumruk darbesiyle sarsýldý.Doktor ne olacaðýný tahmin etmiþ biçimde baðýrarak kavgayý ayýrdý.Ve az önce yere yýðýlan kadýnýn göðsüne kulaðýný koyup dinlemeye baþladý .Sonra iki elini üst üste birleþtirip kalp masajý yapmaya baþladý.Bunu yaparken arada bir durup nabzý kontrol ediyordu.Biraz sonra
-Neyi bekliyorsunuz?Gardiyaný çaðýrýn lütfen, dedi. Tuana kapýya yaklaþýp birkaç kere seslenmeden sonra gardiyanlar içeri geldi.Doktor
-onu levire götürün ,kalp krizi geçiriyor lütfen çabuk olun aksi takdirde…sustu.Gardiyanlardan biri
-Aksi takdirde deyip cümlenin devamýný bekledi.Doktor kaldýðý yerden devam etti.
-Aortu tutmamýz gerekecek .Gardiyan amiri:
-iyi de bugün levirde doktor yok ki ambulans…sözü kesildi.Doktor:
-olmaz þimdi müdahale edilmeli yaklaþýk yarým saattir kalp masajý yapýyorum.Kalbine darbe aldý.Ambulans gelene kadar beklersek hasta hayatýný kaybeder,hem nasýl oluyor da levirde doktor
yok!Gardiyan amiri :
-doktoru dikkate almamýþ biçimde gardiyana dönüp ambulansý arayýn, dedi.Doktor gözü dönmüþ biçimde gardiyan amirinin elindeki teneke tabakayý aldý büküp ikiye ayýrdý.Gardiyan amiri dur ne yapýyorsun sen dedi.Doktor tenekenin sivri týrtýklý kýsmýný kadýnýn göðsünü kesmek için kullandý.Gardiyanlar onu durdurmak için joblarý ile birkaç kez vurdular.Gardiyan amiri
-Durun vurmayýn ona ,dedi.Sonra doktora dönüp
-Eðer ona bir þey olursa yakarým baþýný!Doktor:
-onu kurtarmak için elimden geleni yapacaðým ama sen de bana yardým edeceksin ,dedi.Gardiyan amiri kekeler biçimde
-Ben ne yapabilirim ki ? doktor
-ilk olarak þu kalabalýðý daðýtarak baþla ,sonra sana þimdi dediðimde sað kaburgayý kendine doðru çekeceksin ,dedi.Gardiyan amiri
-Sen deli misin ? benim baþýmý yakacaksýn hem sen ne yapacaksýn?Doktor
-zaman geçiyor senin baþýný yaktýðým yok aortu tutacaðým .Gardiyan kalabalýðý uzaklaþtýrdýktan sonra doktoru bekledi.Doktor:
-þimdi demesinin ardýndan gardiyan kaburgayý kendine çekti.Doktor kaburganýn çekilmesiyle oluþan boþluða elini götürdü. Biraz sonra
-Buldum,þimdi senden nabza bakmaný istiyorum.Gardiyan elini kadýnýn boynuna götürdü.Nabýz gelmiþ dedikten sonra koþarak lavaboya gitti.Doktorun yüzünde hafif bir gülümseme belirdi.Gardiyanlara dönüp
-þimdi ambulans çaðýrabilirsiniz.Yarým saat sonra ambulans geldi.Gardiyan amiri
-tamam artýk onlara býrak .doktor tam cevap verecekti ki orada bulunan saðlýk görevlisi
-Hayýr bu olmaz ameliyathaneye kadar tutmak zorunda yoksa hastayý bir daha hayata döndüremeyiz ,dedi.Doktor verilen cevabý onaylarcasýna baþýný salladý.Gardiyan:
-peki o zaman ona birkaç memur eþlik etsin. Aortu tutarak ambulansa binen doktor gittikten sonra Tuana þok geçirmiþ bir biçimde yataðýna döndü.Daha sonra aklýna gelen bir fikirle irkildi.Doktorun sözlerini hatýrlayarak bu düþünceden kurtulmak istese de baþaramayýp çekmeceden yeþil defteri aldý.
YEÞÝL DEFTERDE YAZANLAR
Tuana defterin kapaðýný açtýðýnda el yazýsýyla oluþturulmuþ içindekiler listesiyle karþýlaþtý. Dikkatini çekmeyenleri hýzlýca okuyup geçti.Fakat üç baþlýk dikkatini çok çekti.”buraya giriþ sebebim-çýkmamý saðlayacak deliller ve çýktýktan sonra yapacaklarým.”Hemen buraya giriþ sebebim” sayfasýný açtý ve okumaya baþladý.
Sabah kalktýðýmda nerede olduðumu tam bilmiyor ,akþam ne olduðunu tam hatýrlamýyordum.Baþým çok aðrýyordu.Akþama dair tek hatýrladýðým evimde arkadaþlarýmla sohbet ettikten sonra gelen aramaydý.Telefonda konuþtuktan sonra çaðrýlan yere gittim.Daha sonra boynumda hissettiðim kuvvetli acý sonrasý elimde bir tabancanýn olduðu etrafýn kan lekeleriyle kaplandýðý ve polislerin beni götürmesi…
Tuana diðer sayfanýn yýrtýldýðýný gördü.Yýrtýlan sayfayý ararcasýna sayfa aralarýný karýþtýrdý.sonra içinden
-ah, o çok zeki defteri alýrken görmüþtü.Sanýrým defteri alacaðýmdan þüphelenmiþ ve öðrenmemi istediði kadarýný býrakmýþ.Eðer öyleyse çýkmamý saðlayacak deliller sayfasýnýda yýrtmýþtýr diye geçirdikten sonra hemen o sayfayý buldu. Haklýydý.Sayfa yýrtýlmýþtý.

ZÝYARET GÜNÜ YAÞANANLAR
Tuana o defteri okuduktan sonra doktoru araþtýrmaya karar verdi.Bunu ziyaret gününe saklýyordu çünkü o gün, avukatýnýn dediðine göre,ajans müdürü Burak gelecekti.Eðer o gün doktorun ziyaretçisi gelirse aralarýnda geçen konuþmadan öðrenmek istediði þeyleri öðrenecekti.Ýþte yarýn beklediði gündü.Yarýn öðreneceklerinin hayalini kurdu.Ertesi gün aceleyle görüþme odasýna gitti.Doktorun oturduðu masanýn yakýnýna oturdu.Sonunda onunda doktorunda beklediði kiþi gelmiþti. Burak’ a önceden yazdýðý mektubu verdi.Burak okuduktan sonra
-ilginç sanýrým aradýðýn haberi buldun. Tuana onu el iþaretiyle durdurdu.Þimdi doktor ve arkadaþý arasýnda geçen konuþma daha net duyuluyordu.Doktor:
-Murat o kan lekeleri kime aitmiþ belirlendi mi?Murat:
-evet ,o kan lekeleri Ali’ ye ait.Doktorun yüzünde ne olduðu belirlemeyen bir ifade belirdi.Murat:
-iyi misin?ondan nefret ettiðini biliyordum ama öldürecek kadar olduðunu sanmýyor…doktor nedenini bilmediði bir öfkeyle:
-ben ona bir þey yapmadým ve yapamam çünkü, sustu.Murat cümlenin devamýný istedi
-çünkü…doktor
-boþ ver sana bunlarý benim yapmadýðýmý söyleyecek deliller burada deyip bir kaðýt uzattý.Murat kaðýdý okuduktan sonra D…doktor sözünü kesti.
-bana adýmla seslenme biliyorsun adýmýn bilinmesini istemiyorum doktor olarak seslen lütfen.Murat
-peki,senden ifadeyi bana da vermeni istiyorum.Doktor:
-Bir telefon geldi.Acilen oraya gitmem gerektiðini söyleyen biri soru sormama izin vermeden telefonu kapattý.Gidip gitmeme konusunda düþünürken tekrar ayný numara aradý.Ayný adresi verip “ölecek”dedikten sonra kapattý.Þüphelenip adrese gittiðimde boynumda bir acý hissettim.Uyandýðýmda hiçbir þey hatýrlamýyordum.Etrafa göz gezdirdiðimde etrafýn kan lekeleriyle dolu olduðunu ve elimde bir tabanca gördüm.Murat:
-orada kimseyi görmediðine eminsin deðil mi? Doktor:
-evet,eminim.Bence boynumda hissettiðim acý ya uyku ilacý ya da elektro þok, dedi.Murat:
-evet haklýsýn.Peki bu kaðýtta yazan delillerle anlattýklarýnýn ilgisi ne? Doktor:
-eðer benim bayýlmamý saðlayan þey ilaçsa kan alýnýp benim yapmadýðým anlaþýlýr diðer yandan çaðrýldýðým yere motorumla gitmiþtim, içeri kaskýmla girdim ve kaskýmda kamera takýlýydý.Onu bulmalýsýn Murat .Gardiyanýn sesi duyuldu.
-Görüþ bitti! Doktor yataðýna döndüðünde çok düþünceliydi. Tuana da bir o kadar meraklýydý. Tuana doktora baktýðýnda elini yine titrerken gördü.Ýçinden sanýrým sinirliyken ve düþünürken eli titriyor diye geçirdi.O sýrada doktor eline yeþil defteri aldýðýnda bir farklýlýk görmüþ olmalý ki Tuana ‘ ya doðru hýrsla yaklaþýp:
-hepsini okudun mu? Bari. Sana böyle bir þey yapmamaný söylemiþtim.Hýrsla elini kaldýrýp tokat vurmaya hazýrlanýyordu ki içinden geçirdiði ve aðzýndan çýkan:
-Ol iz well sözcükleriyle kendini sakinleþtirip elini indirdi.Yataðýna dönüp oturdu.Olayýn gerçekleþtiði günden bir gün öncesini hatýrladý.Bir mafya onun arabasýna çarpmýþtý.Biraz atýþtýktan sonra doktor hastaneye gitmiþti.Ayný gün mafya bir kavgaya karýþmýþ ve karnýna gelen kurþunla aðýr yaralanmýþtý.O gün acildeki tek nöbetçi doktorda oydu.Mafya bayýlmadan önce bedenindeki son hamlelerle ondan tedavi almayý reddediyordu.Doktor görevi olarak onu tedavi için yanýna gitti.Mafya ,adamlarýný onun üzerine salmýþtý.Doktor kendini savunmak için kavga ederken mafya kalp krizi geçirmiþti. Ne kadar adamlarý ikna etmeye çalýþsa da mafyanýn adamlarý defalarca yumruk darbesiyle serildiði yerden kalkýp doktora saldýrýyordu.Mafyanýn adamlarýnýn hepsi etkisiz hale geldiðinde doktor mafyanýn çoktan öldüðünü anlamýþ ve yakýnlarýna haber vermiþti.Mafyanýn kardeþi ona “ben de seni öldüreceðim. Senden en deðerlini alacaðým.”Doktorun aklýna takýlan bu sözler ne demekti.En deðerlini derken ne kast edilmiþti. En deðerli mesleði miydi,özgürlüðü müydü yoksa Ali miydi? Yoksa… Peki ama neden Ali,Ali onun neyi oluyordu? Bu düþüncelere dayanamayan doktor az önce eline aldýðý defteri fýrlattý.Ali ‘ den nefret ediyordu.Mafyanýn kardeþi bunu kullanarak Ali'nin ölümünü onun üzerine atmaya çalýþmýþtý belki .Peki ama Murat ona neden Ali'yi öldüremeyeceðini sorduðunda verdiði tepkide neyin nesiydi? O sýrada gardiyanýn sesi duyuldu.
-doktor avukatýn geldi! Doktor görüþme odasýna geldiðinde avukata dönerek:
-Hüseyin Bey lütfen beni buradan çýkaracak delilin bulunduðunu söyleyin.Hüseyin
-Evet bulduk yarýn mahkemede yargýca bu delili sunacaðým.Ertesi günü iple çeken doktor mahkeme salonunda yaþayacaklarýný hayal ederek uykuya daldý.
MAHKEME SALONUNDA YAÞANANLAR
Doktor heyecanlýydý ve birazda sinirli. Kendisine Ali'nin katili suçunu atan kiþiyi biliyordu.Ýçinden onu bulup çok feci bir dayaða maruz býrakacaðým dedi.Adlarýnýn okunmasýyla içeri girdiler.Hakim delili istediðinde doktorun avukatý Hüseyin elinde bilgisayarla hakimin yanýna çýktý.Hakim görüntüleri birkaç kez izledikten sonra yerinde kasýlarak mahkeme salonuna bir göz gezdirdi ve sonra
-yaz kýzým! Davanýn ertelenmesine, bu süre içerisinde delil toplanmasýna ,þüpheliyi aklayacak delil bulunana kadar sanýðýn göz altýnda tutulmasýna karar verilmiþtir.Doktor bu kararý duyduðunda büyük þoka uðradý.Kalbinin sesi bir davulun ki kadar gür çýkýyordu.Sanki vücudundaki tüm kanlar beynine hücum ediyordu.Ensesinde hissettiði sýcaklýk,nefesinden çýkan buhar harlanmýþ ateþ kadar sýcaktý.Yüzündeki kýzarýklýk,dudaðýndaki morarma ve gözünden çýkan o þeytani bakýþlar patlamaya hazýrlanan bir volkanik daða benziyordu.Diþlerinin gýcýrtýsý yanýndakiler tarafýndan duyuluyor,baþýna aldýðý darbede kalýcý hasar olarak tespit edilen ve sinirlenince titremeye baþlayan sað eli þimdi þiddetli bir depremin binayý sarsarken oluþturduðu görüntüyü veriyordu.Doktor öfkesinin verdiði bu sarsýntýya dayanamayýp bayýldý.Uyandýðýnda kendini hapishanedeki hücreden farksýz levirde buldu.Gardiyan
- Sakin ol serumun bitsin gideceksin koðuþuna zaten, dedi.Doktor baþ kaldýrýr biçimde
-Madem döneceðim o zaman serumun bitmesine gerek yok deyip kolundaki iðneyi çekip çýkardý.Gardiyan hafif çekinir biçimde
-Peki yürü o zaman .Doktor gardiyanýn sözü bitmeden ayaða kalktý.Baþýnýn dönmesiyle oradaki masayý tuttu.Gardiyan yardým etmek için doktorun kolundan yakaladý. Doktor kolunu þiddetle çekip
-Ben yürürüm .Gardiyan öfkeli bir þekilde:
-Yürü o zaman akþama kadar seni bekleyecek deðilim.Doktor gardiyanýn bu sözlerine öfkelendiðini belli ederek öyle bir yürüdü ki gardiyan ona koþarak yetiþiyordu. Koðuþun kapýsýna geldiðinde birden durunca baþý tekrar döndü. Hemen duvarý tuttu.Gardiyan arkadan koþarak gelip durdu.Göbeðini tutuyordu.Son bir laf atma edasýyla:
-Buraya bu kadar istekli gelen birini daha görmedim,dedi.Ýþte bu bardaðý taþýran son damla oldu.Doktor öyle bir baðýrmaya baþladý ki hemen üç gardiyan onu bir þey yapar düþüncesiyle kolundan tutarak koðuþa çekmeye baþladý.Bu yeterli olmuyordu.Gardiyan amiri hemen bir gardiyan daha çaðýrýp onun arkasýna geçti.Yeni çaðýrdýðý gardiyana
-Vur ona diye emir verdi.Gardiyan vurdukça doktor daha çok sinirleniyor,geri çekileceði halde ileri atýlýyordu. Tuana az önce aralanan kapýdan dýþarý bakýyordu.Sadece o deðil koðuþtaki herkes onu izliyordu. Tuana aralýktan gördüðü titreyen eli hemen tanýdý.Doktor sonunda kendini sakinleþtirmek için
-Ol iz well diye baðýrmaya baþladý.Sonunda sakinleþmiþti.Ýçeri kendi isteðiyle girdi.Az önce sinirinden hissetmediði job darbelerinin acýsýný þimdi hissediyordu.Kolunu elleriyle sýkarak acýyý dindirmeye çalýþýyordu.Þakaklarýndaki damarlar çok hýzlý atýyordu.Diþlerini tekrar gýcýrdatmaya baþladý.Yataðýna geldiðinde gardiyanýn ve hakimin sözlerini tekrar hatýrlayýp ellerini duvara vurdu. Tuana son yumruk darbesini duvara dokunmadan yakalamayý baþardý.Doktor kim olduðunu görmek için baktýðýnda Tuana irkilerek doktorun elini býraktý.Gözü alevli bir ateþe benziyordu.Yüzü öyle kýrmýzýydý ki Tuana yüzündeki bu rengi görünce korkmadan edemedi.Doktor Tuana’ya bir þey söylemek istiyordu ama sesi titriyordu.Kendini sakinleþtirmek için nadiren açtýðý dolabýndan gitarýný çýkardý.Gitardan çýkan notalar içindeki duygularý yansýtýyordu.Tüm koðuþ bu notalarý ilgiyle dinliyordu.Sanki gitar dile gelmiþti.Birden notalar hýzlanmaya baþladý.Doktor sonunda çalmayý bitirmiþti.Gitarýný yanýna koydu.Telleri kopmuþtu.Doktor eline kitabýný alýp okumaya baþladý.Tüm koðuþ az önceki insanla þimdikini karþýlaþtýrýyordu.Hepsi saþkýnlaþmýþtý. Az önce yanardað gibi alev püsküren insan þimdi sakin bir denize benziyordu. Tuana gece uyuyamadý.Doktoru bu kadar sinirlendiren þey ne olabilirdi.Ertesi gün doktor yanýna geldi.Tuana biraz koktu.Doktor bunu sezmiþ olacaktý ki
-korkmana gerek yok teþekkür etmeyi sevmem ama teþekkür ederim dün elimi tutmasaydýn muhtemelen parmaklarým tamamen kýrýk olurdu deyip öyle bir gülüþ attý ki sanki dün hiçbir þey yaþamamýþtý.Sanki hafýzasýný kaybetmiþ biri gibi davranýyordu. Tuana kekeleyerek
-B, be,ben rica ederim.Doktor bu sözlere bir kahkaha attý.Þimdiye kadar onun güldüðünü pek görmeyenler
-sen gülüyor muydun? Doktor
-Çok nadir diye soðuk bir cevap verdi. Tuana dýþarýdan bakýldýðýnda duygularý anlaþýlmayan bu insanýn gözlerine baktýðýnda dünkü yanardað patlamasýnýn enkazlarýyla karþýlaþýyordu. Tuana
-Dünkü görüþmen kötü gitti galiba.Doktor duymazdan gelmiþti. Tuana
-Demek paylaþmak istemiyorsun peki bir daha ki görüþün ne zaman ? Doktor bunu da duymazdan gelip eline dün tellerini kopardýðý gitarýný aldý ve tamir etmeye baþladý.Sonra gitarýndan gözünü ayýrmadan Tuana’ya
-Benim yaþadýklarýmý merak ediyorsun,neden adýmý gizlediðimi,neden davranýþlarýmýn böyle olduðunu deðil mi? Hatta beni araþtýrmaya bile baþladýn.Önce defterimi okudun sonra ziyaret gününde arkadaþýmla konuþmalarýmý dinledin.Eðer anlattýklarýmý soru sormadan dinleyeceksen ve beni araþtýrmaya devam etmeyeceksen sana söz veriyorum bilmeni gerektiren kadarýný anlatýrým,Tuana þok geçirmiþ biçimde:
-demek senin konuþmalarýný dinlediðimi anladýn. Söz veriyorum soru sormadan dinleyeceðim.
DOKTORUN ANLATTIKLARI
Benim kim olduðumu biliyorsun zaten.Neden burada olduðumun bir kýsmýný biliyorsun .Yýrtýlan o sayfada ne bulunduðunu eminim çok merak ediyorsundur.O sayfada kimsenin bilmesini istemediðim bir bilgi vardý.Bu yüzden sakýn onu sormaya ya da araþtýrmaya kalkma.Eðer bunu yaparsan anlaþmamýz bozulur.Diðer yandan ismimin bilinmesini istemememin nedeni ailem burada olduðumu bilmiyor.Olay yaþanmadan önce onlara bir sürpiriz yapmak istemiþtim.Babamýn doðum günüydü.Ben ve kardeþim ailemizi her doðum günlerinde ve özel günlerde ziyaret ederiz.Onlara gelemeyeceðimi önemli bir toplantý için yurt dýþýna çýkacaðýmý çok yoðun olacaðým için onlarý aramayacaðýmý ve telefonum kapalý olacaðýný bana ulaþamayacaklarýný bildirmiþtim.Ama iþte tam o görüþmeden sonra telefon geldi.Bir þey söylememe fýrsat verilmeden telefon kapanmýþtý.Ýkinci defa ayný numara arayýp ölecek dedikten sonra kapattý.Gitmem gerekiyordu çünkü benim arkadaþlarýmdan bazýlarý bu gibi nedenlerle öldü.Kimilerinin þaka yaptýðýný sanýyor gitmiyordum kimileri de bedenindeki son güçle bulunduklarý yeri söyleyemiyordu .Bu sefer eðer böyle bir þey varsa kurtarayým diye gittim.Ama bu sefer inanmamam gerekene inanmýþtým.Bana iftira atmak için nefretimi kullanmýþlardý.Bir oyun oynadýlar ve kazandýlar.Ve ben bu yüzden duygularýmý kimseye açmam.Açarsam bu gibi durumlarla karþýlaþýrým.Konuþmam çünkü düþmanlarým konuþtuðum kiþiyi yakýným sanýp onlara sýrf bana acý çektirmek için zarar veriyorlar.Umarým aklýndaki tüm sorular yok olmuþtur.Peki bir kez de ben soruyum burada ne iþin var senin? Tuana derin bir uykudan uyanýr gibi doktorun sorusunu yanýtladý
-Ben aslýnda bir haber çekimine gitmiþtim.Orada bulunan þirket sahipleri birden spiker ve kameramanlara saldýrdý.Doktor onun sözünü kesip:
-gerisini biliyorum.Senin ekip arkadaþýna birisi saldýrdý.Onu öldürdüler ve suç senin üzerine bir þekilde atýldý deðil mi? Tuana
-ama sen bunlarý nasýl…doktor bunu öðreneceksin çok az kaldý.Ama beni bugün daha fazla konuþturma lütfen .Bu arada senin görüþün ne zaman? Tuana
-Yarýn neden sordun?Doktor
-Hiç ,benimkiyle ayný günmüþ. Tuana þok olmuþ biçimde ve birazda düþünceli yataðýna döndü.Neden görüþünün bulunduðu günü sormuþtu? Peki o gün olanlarý nasýl biliyordu ve öðreneceksin çok az kaldý da ne demekti? Ama biraz sonra bu sorular yerini buradan nasýl kurtulacaðým duygusuna býraktý.
ERTESÝ GÜN YAÞANANLAR
Tuana bugün mahkemeye ,yargýcýn karþýsýna ,çýkacaktý.Ama ne bir avukatý ne de bir delili vardý.Mahkemeye eli boþ bir þekilde gitti.Ama o da ne ismini söylemeyen bir avukat onu mahkemede savunacaðýný söyledi ve isimlerin okunmasýyla içeri girdiler. Tuana içinden çok garip bu gün doktor yargýcýn karþýsýna çýkacaðýný söylemiþti.Ama gelmedi.Sonra kendine gösterilen yere oturdu.Yargýç Tuana'nýn ifadesini aldýktan sonra avukatýna dönüp:
-Bir deliliniz var mý? Dedi.Avukat
-Üç görgü tanýðýmýz var. Tuana inanamadý.Önce bu avukat sonra görgü tanýklarý.O sýrada içeri giren kiþiyi görünce þok geçirdi.Bu doktordu. Yargýcýn iþaretiyle anlatmaya baþladý.Meðer o gün elinde þiþle gelen kadýn onu öldürmekle görevliymiþ.Doktor ondan edindiði bilgilerle onu kurtarmak için tanýklýk yapmaya gelmiþ.Doktorun yanýndaki kadýna dönen yargýç:
-O doðru mu söylüyor?Onu gerçekten öldürecek miydin? Kadýn:
-doðru.Hatta ifademi gardiyanlara da verdim.Sonra baþarýsýzlýðýnýn verdiði utançla yüzündeki kýzarýklýðý elleriyle gizleyerek ve hýçkýrarak aðlamaya baþladý.Yargýç
-Yaz kýzým,sanýðýn suçsuz olduðu delillerle kanýtlanmýþ ve beraatine karar verilmiþtir. Tuana dýþarý çýktýðýnda özgürlüðün verdiði coþkuyla doktorun boynuna atladý.Sonra onu kýzdýrdýðýný anlayýnca özür dileyerek geri çekildi.Sonra doktora þimdi senin görüþmen var deðil mi? Doktor evet der gibi baþýný salladý. Tuana merakla
-Peki ama ölmemi isteyen kim onu da biliyor musun? Doktor bir bilgiyi gizlemeye çalýþarak
-Þey hayýr bilmiyorum. Tuana onu þüpheli bakýþlarla süzdü.Ýsimlerinin okunmasýyla giden doktor mahkeme salonundan çýktýðýnda ellerinde kelepçe yoktu. Tuana
-Beraatine mi karar verildi? Doktor soðuk bir tavýrla:
-evet.Sonra arkadaþý Murat’a dönüp
-Kask kamerasýný bulduðun için teþekkür ederim.O kamera buradan çýkmamý saðlayacak tek delildi bunu dedikten sonra Tuana'yý bir kenara çekip
-Buradan çýktýktan sonra birbirimizi hiç tanýmamýþ gibi davranacaðýz.Beni görmedin ve tanýmýyorsun. Tuana þaþkýnlýkla:
-Ama neden.Doktor:
-iyiliðin için deyip Tuana'nýn cevabýný beklemeden adliye binasýndan çýktý,bir taksi çevirdi. Tuana verdiði sözden vazgeçip onu araþtýrmaya karar verdi.Mahkeme salonuna girmeden önce verdiði cevap ve çýktýktan sonraki tavýrlarý Tuana ‘yý kuþkulandýrmýþtý.Hemen taksi çevirip eve gitti.Onun hakkýnda araþtýrma yapmaya karar verdi
BULUNAMAYAN SUÇLU
.Akþamüzeri bir telefon geldi.
-Sakýn dýþarý çýkma dedikten sonra kapandý. Tuana þaþýrmýþtý. Dýþarýdan gelen gürültüyle irkildi.Perdeyi aralayýp dýþarý baktý.Bir silah patlamýþtý.Ama kimseye bir þey olmamýþtý.Ýki kiþi kavga ediyordu.Biri yüzünün tanýnmamasý için þapka giyip aðzýný atkýyla sarmýþtý.Gecenin karanlýðýnda giydiði koyu renkli kýyafetlerle kamufle oluyordu.Bir silah daha patladý.Vurulan adam
-O ölmeli diyerek Tuana'nýn bulunduðu tarafa baktý.Sonra kanlar içinde yere serildi.Siyah kýyafetli adam ölüp ölmediðini kontrol edip parmaklarýyla 1,1,2 sayýlarýný gösterdi.Ara iþareti yaptýktan sonra selam verip oradan uzaklaþtý. Tuana þaþkýnlýkla ambulansý aradý.Olay yerine gelen komiser doktorun arkadaþý Murat'tý. Çok sinirli görünüyordu.Bugün ikinci olay ne parmak izi ne tanýk ne de kamera görüntüsü var. Tuana ben onun yüzünü görmedim ama olayý gördüðüm kadar anlatabilirim dedi.Murat
-anlat bakalým. Tuana
-Ýlk önce bana bir telefon geldi.Sakýn dýþarý çýkma deyip kapandý.Gelen gürültüyle dýþarý pencereden baktým.Biri siyah kýyafetler giymiþti.Eldiveni,þapkasý ve atkýsý hepsi siyahtý.Yüzünü gizliyordu.Onlar kavga ediyordu.Sanýrým silah yerde yatan kiþinindi.Bir kez daha silah patladý.Yerdeki adam bayýlmadan önce benim evimi iþaret ederek o ölmeli diye baðýrdý.Sonra bayýldý.Adam onun nabzýný kontrol etti.Ölmemiþ olduðunu anlamýþ olmalý ki bana elleriyle ambulans numarasýnýn sayýlarýný gösterip ara iþareti yaptý.Sonra selam verip koþarak uzaklaþtý.O sýrada Murat'ýn telefonu çaldý.Arayan doktordu.Murat baðýrmaya baþladý
-sakýn böyle bir þey yapma atlama sakýn! Tuana doktorun sesini tanýmýþtý.Telefon kapandý .Tuana
-O arayan doktor muydu? Murat
-evet ama onun doktor olduðunu nereden biliyorsun? Tuana
-ben bugün adliye binasýndaki kýz senle konuþurken doktora soru sormuþtum.Murat
-tamam hatýrladým seni çabuk gitmeliyiz o intihar etmek üzere hadi lütfen.Doktorun yanýna gittiklerinde aþaðý bakan insanlar gördüler.Murat birine sordu:
-Ne oldu.Adam
-Az önce kadýnýn biri uçurumun kenarýnda oturup denizi izliyordu.Sonra ayaða kalkýp onu ben öldürmedim,deyip atladý.Murat yýkýlmýþ biçimde
-Dileeek, Dilekkk! diye baðýrmaya baþladý. Tuana aðlamaya baþladý.Az sonra Murat biraz sakinleþip arama kurtarma ekiplerini çaðýrdý.Ekipler denize dalýp doktoru aramaya baþladý.Sabaha kadar aradýlar ama bir þey bulamadýlar.Arama kurtarma ekibi amiri Fatih Murat’a
-akþamki akýntý çok kuvvetliymiþ .Akýntý onu derinlere götürmüþtür.Ancak çok iyi bir yüzücü çok düþük ihtimalle bu akýntýdan kurtulabilir.Çevredeki mahallelerin muhtarlarýna haber gönderdik eðer kýyýya çýkarsa bizi bilgilendirecekler.Diðer yandan akþamki akýntýnýn yönünde arama çalýþmalarý yapacaðýz.Sizin burada beklemenize gerek yok lütfen gidin ailesine de haber verirseniz onlarýn buraya gelmesine izin vermeyin çünkü bazen iþimizi çok zorlaþtýrýyorlar.Murat teþekkür ettikten sonra Tuana'yý alýp karakola götürdü.Akþamki olay için ifadesini alýp onu iki memurla evine gönderdi.Murat bulunamayan suçlu adýný taktýðý kiþiyi bulmak için hemen çalýþmalara baþladý. Tuana ‘ ya gelen telefon numarasý ankesörlü telefona aitti.Onun hakkýnda hiçbir bilgi edinemedi ama Tuana ile gönderdiði iki memura çok güveniyordu.Akþamüzeri Tuana'nýn evine uðrayýp memurlarý kontrol etti. Tuana koruma için görevlendirilen memurlara çay vermek için aþaðý indiði sýrada kýrmýzý ýþýðýn onu takip ettiðini Murat dahil kimse fark etmemiþti.O sýrada biraz ötede siyah kýyafetli biri Tuana'ya fark ettirecek þekilde taþ fýrlattý. Tuana taþ kafasýna gelmesin diye eðildi.O sýrada bir tüfek ateþ aldý.Kimseye bir þey olmamýþtý.Mermi Tuana'nýn tam üzerinden geçmiþti.Murat Tuana'nýn arkasýnda bulunamayan suçlu denilen kiþiyi gördü .Yakalamak için hýzla ona doðru koþtu.Adam kaçýyordu.Kaçarken bacaðýný tutup arada bir bacaðýnýn aðrýsýna dayanamayýp bir iki saniye dinleniyordu.Böyle ilerleyerek bir sokak aþaðýda bulunan plakasý kapatýlmýþ motoruna binip oradan uzaklaþtý.Murat Tuana’nýn yanýna gelip
-yine seni kurtardý.Ýyi ama seni neden koruyor bu adam?
TRAFÝK POLÝSLERÝNDEN KAÇIÞ

Murat bu soruyu sorduktan sonra aklýna gelen fikirle gözleri parladý.Hemen tüm ekiplere anons yaptý.Bulunamayan suçlunun motoru ve eþgali hakkýnda bilgi verdikten hemen sonra bir ihbar geldi.Trafik polisleri onu bulmuþ ve kovalýyorlardý.Bulunamayan suçlu kaçabilmek için motorunu ara sokaklara insanlarýn ve arabalarýn az olduðu yerlere sürüyor ,büyük bir hýzla ilerliyordu.Aklýna gelen bir fikirle polisleri motor yarýþlarý yapýlan bir yere götürdü.Polislerin aklý karýþmýþtý.Burada bir sürü eþgale uyan kiþiler vardý.Hemen komiser Murat’ý bilgilendirdiler.Murat:
-onlarý yürütün suçlunun ayaðýnda aksama var. Telsizden gelen bu talimat iþleri bozmuþtu.Hýzlý bir þekilde düþündü.Ýçinden þunlarý geçirdi:
-Üç kiþiler biri arabada diðer ikisi yarýþçýlarý teker teker indirip yürümelerine bakýyor.Arabanýn yönü ters ben hýzlý manevralarla dönerim ama o dönemez.Bu bana zaman kazandýrýr.Hemen polis arabasýnýn kapatamadýðý geniþ yolun en boþ tarafýna direksiyonu çevirdi.Hýzla motorunu çalýþtýrýp hareket etti.Polisler arkasýndan koþtular ama ona yetiþemediler.Suçlu düþüncelerinde haklý çýkmýþtý.Polis arabasý dönene kadar aradaki fark açýlmýþtý.Trafik polisleri yetiþemeyeceklerini anladýklarý zaman durdular ve olanlarý komiser Murat ‘ a bildirdiler.
BEKLENMEDÝK KÝÞÝ VE ANLATTIKLARI
Ertesi gün bulunamayan suçlunun Tuana’nýn evine geldiði saatlerde Murat evin etrafýný memurla çevirdi.Hepsi sivil giyinimliydi. Bu Murat'ýn fikriydi.Bütün memurlar motorlu ,siyah giyinimli suçluyu bekliyordu.Ama suçlu buna da hazýrlýklýydý.Çocuklarýn eline verdiði torpilleri bir dakika sonra hep birlikte patlatmalarýný söylemiþti.Bir dakika sonra büyük gürültülerle dikkatleri daðýlan tüm memurlar sesin geldiði yere yöneldi.Onlarýn bu hareketinden yararlanan suçlu arabayla evin önüne durdu içinden bir adamý aceleyle çýkarttý ve arabayla kaçmaya hazýrlandý.Murat onu görmüþtü.Arabanýn plakasý ve markasý her zamanki gibi kapatýlmýþtý.Murat hemen ateþ emri verdi.Suçlu arabayla yaptýðý manevrayla ölümcül bir yaradan kurtulmuþtu.Murat hýzla arabasýna bindi.Suçlunun girdiði sokaðýn kestirmesinden gitmeye karar verdi çünkü suçlu arayý açmayý baþarmýþtý.Kýsa yola girdiði anda araba hýzla sarsýldý.Saða sola gitmeye baþladý.Bu suçlunun kaçýþ planýydý.Murat ‘ýn bu yoldan gitme olasýlýklarýný deðerlendirmiþ ve yola çivilerle kaplý bir düzenek kurmuþtu.Murat frene basýp durdurduðu araçtan inip ne olduðunu anlayýnca hýrsla arabaya tekme atmaya baþladý.Eve yürüyerek döndüðünü gören yardýmcýsý Emre merakla ve biraz çekinerek sormaya yeltendi.Ama Murat’ýn hýrsla yaptýðý iþaretle sustu.Murat ayaðýndaki aksamayla ve titreyen dudaklarla vücudunun verdiði cevap herkese yeterli gelmiþti zaten.Daðýnýk saçlarý ve sinirden kýzarmýþ gözleriyle
-Suçlunun getirdiði adam nerede? Emre ambulansý göstererek
-Baþýndan yaralý ve yarý baygýn bir haldeydi.Onu ambulansa götürdük.Murat o tarafa yürüdü.Ambulansýn kapýsýný açýp içerdekine baktýðýnda þaþkýnlýktan aðzý bir karýþ açýk kaldý.Bu Ali'ydi. Yarý baygýn bir þekildeydi.Murat Ali’yi görünce suçlu hakkýndaki düþünceleri deðiþmiþti.O her kimse onlara yardým ediyordu.Murat içinden sanýrým Dilek’in arkadaþlarýndan biri. Sürekli onun arkadaþlarýný koruyordu.Ve her kimse o çok zekiydi.Bunlarý düþünürken aklýna bir fikir geldi. Hemen memurlara dönüp
-az önceki gürültüleri çýkaran kimmiþ? Emre:
-Birkaç çocuk.Yüzünü gizleyen bir adam birine sürpriz yapacaðýný ,bir dakika sonra verdiði torpilleri hep birlikte patlatmalarýný söylemiþ.Onlara erkek mi,kýz mý? Diye sorduðumuzda erkek sesine benzediðini söylediler. Arada bir sesi tuhaflaþýyormuþ. Çocuklar bunu da sormuþ.Suçlu sürpiriz yapacaðý kiþinin yakýnlarda olduðunu onun tanýmamasý için yaptýðýný söylemiþ.Çocuklardan biri sesi tuhaf olsa bile yan taraftan gördüðü kadarýyla sakalý varmýþ.Murat bunlarý dinledikten sonra torpillerin nereden alýndýðýnýn araþtýrýlmasýný istedi.Ambulansa binerek Ali ile birlikte gitti. Ali'nin uzun bir süredir uyutulduðunu doktorundan öðrendikten sonra Ali'nin ifadesini almak için yanýna gitti.Murat girer girmez ona kendisini kurtaran hakkýnda bilgi istedi.Ali
-O yüzünü gizliyordu ama bana göre o erkek deðildi.Beni kurtarmaya geldiðinde birkaç adamla kavga etmek zorunda kaldý.Karnýna aldýðý darbeyle çýkardýðý ses çok tuhaftý .Murat’ýn kafasý karýþmýþtý.O erkek mi kýz mý? Birkaç soru daha sorduktan sonra gitmeye hazýrlanýyordu ki Ali ayaða kalktý.Murat
-neden ayaða kalkýyorsun ? Çabuk tekrar yataðýna dön!Ali:
-doktorumdan izin aldým .Ona bu hastanede doktor olduðumu söyleyince hastane dýþýna çýkmamak þartýyla izin verdi.Dilek buralarda deðil mi ? Onu sinir etmek istiyorum. Murat’ýn sesi birden buruklaþtý Ali’ye dönerek:
-hayýr,o burada deðil sanýrým bir daha olamaz.Ali verilen cevabý anlayamamýþ biçimde sordu:
-nasýl yani? Murat
-o intihar etti ve uçurumdan denize atladýðý günden beri bulunamadý.Zaten oradaki görevli fazla umutlanmayýn demiþti.Ali yýkýlmýþ bir biçimde:
-Ama neden?O böyle bir þey yapmaz ki.Murat olanlarý anlattýðýnda Ali yýkýlmýþ bir þekilde yataðýna oturdu.O sýrada karakoldan bulunamayan suçlu hakkýnda ihbar geldiðini bildiren bir arama geldi.Murat suçluyu yakalamak umuduyla hýzla arabasýna binip verilen adrese gitti.Yolda destek kuvvet isteyerek suçlunun kaçmasýný engellemek istedi ama bilmediði bir þey vardý.
SUÇLUNUN SONU
Murat olay yerine vardýðýnda büyük bir depoyla karþýlaþtý.Olay yerinde yaþlý bir adamla karþýlaþtý.Adamýn evi depoya oldukça yakýndý.Bu depo kasýtlý seçilmiþ gibiydi.Murat içeri girdiðinde yerde yatan siyahlar giymiþ ve yüzünü atkýyla kapanmýþ bir adamla karþýlaþtý.Adamýn þakaðýndan kan akýyordu.Elinde tabanca vardý.Murat ona tedbirli bir þekilde yaklaþtý.Atkýyý merakla çekti.Adamýn yüzünü gördüðünde düþünmeden edemedi.Dilek’in arkadaþlarýndan biri olabilir mi? Neden sürekli bizi koruyordu? Acaba intihar mý etmiþti yoksa intihar süsü mü verilmiþti? Bunlarý düþündükten sonra olay yerini diðer ekiplere býraktý.Bu adam hakkýnda detaylý bir araþtýrma yapmaya baþladý.Bu adamýn Lion þirketinin sahibi olduðunu öðrendi.Üzerinden çýkan bir kaðýtta ikisininde hayatýný mahvettim.Peki bu arada ikisi derken ne anlatýlmak istenmiþti.Dilek ‘in arkadaþlarýna yardým ediyorsa bunlardan biri Dilek olmalýydý.Murat bunlarý düþünürken bir telefon geldi.Arayan Fatih ‘ti.Murat gelen telefonla hemen hastaneye gitti.Odaya geldiðinde bitkin halde yatan Dilek’i gördü.Fatih söze baþladý:
-onu bulduðumuzda çok uzak bir yere sürüklenmiþti.Kollarýnda yaralar vardý.Sanýrým kýyýdaki demirlerden biri kollarýndaki bu derin yaralarý açmýþ.Ölmemesi bir mucize.Murat onlarý teþekkür ettikten sonra gönderdi.Kapý çalýndý.Ýçeri girenler Ali ve Tuana'ydý. Biraz sonra Ali ve Murat konuþmak için dýþarý çýktý. Tuana Dilek’in ceketinin cebinde gördüðü siyah bir defteri merakla çýkardý.Defterin arasýndan bir CD düþtü. Tuana bunlarý alýp okumaya baþladý. Defterdekilerin devamýný bekler þekilde yanýnda bulunan bilgisayara CD'yi taktý.Ýçindekileri izledikten sonra onlarý yanýna alarak düþünceli bir þekilde arabasýna bindi.O kafasýndaki düþüncelerle adeta kavga ederken kendi þeridinden çýktýðýndan ve kendine doðru gelen kamyondan habersizdi.Az sonra hissettiði müthiþ acý ve büyük sarsýlmayla düþüncelerinden kurtuldu.Baþýný direksiyona çarpmýþtý.Baþýndan adeta çeþmeden akar gibi boþalan kanla beraber kendinden geçmiþ bir þekilde kurtarýcýsýný beklemeye baþladý.
Son…