CEHALET ÖNÜMÜZDE ENGEL OLMASIN
Öðrenerek bilgi edinme yollarýmýzýn kapatýlmasýna sebep olan parazitleri yok etmenin çabasýna girmek neden bizlere bu kadar zor geliyor? Duyduðumuz her bilginin doðruluðuna kendimizi o kadar kolay inandýrýyoruz ki okumaya bile gerek duymuyoruz. Bir çoðumuz kitap okumayý üzerimize binen aðýr bir yük olarak görmekten geri durmuyoruz. Halbuki bu düþünceyi kafamýzdan atýp kitap okumayý büyük bir alýþkanlýk haline getirip günümüzün birkaç saatini bu güzelliðe ayýrsak hayatýmýzýn gerçeklerini o kadar çabuk öðreniriz, duyduklarýmýzýn da boþ bir safsatadan ibaret olduðunun inancýna kafamýzda yer ayýrýrýz. Boþ bilgilerle beynimizi doldurmak yerine okuyarak gerçek bilgiler edinip bizlerden sonrakileri de bilgilendirmenin kanaatindeyim ben. Bizim insanýmýzda boþ düþüncelerle hareket etme isteði devam ettikçe öðrenmenin okumak sayesinde olduðu inancý hiçbir zaman geliþmeyecektir. Bunun geliþmemesinin en büyük sebebi de kuþkusuz kulaktan dolma bilgilerle hareket etmenin daha doðru olduðuna inanýlmasýdýr. Bahsetmekte olduðum bu bilgilendirme þeklinin doðruluðuna insanlar kendilerini o kadar kaptýrýyorlar ki okuyarak araþtýrmalar yaparak öðrenmenin boþ gereksiz bir iþlev olduðu düþüncesi ile hareket edip nerede ise okumanýn yok edilmesi için çabalayacaklar. Ýnsanlýðýn ilime düþman olmasýnda büyük uðraþlara girmekten çekinmeyecekler. Kulaktan dolma boþ bilgilerin hiçbir iþe yaramadýðýna ellerine bir kitap alarak okuyup öðrenmeleri gerektiðine insanlarýn inandýrýlmasý için en büyük iþ biz eðitimcilere düþüyor. Kuran-ý Kerim indirilirken bile ilk gelen vahiy ''Oku!'' olmuþtur. Okumanýn önemi bu vahiyle bile kýsacýk anlatýlabilir. Cehalete düþen kiþilere okumayý yaygýnlaþtýrmanýn gayretine girelim ki öðrenmek için en önemli yolumuzun açýlmasýna sebep olalým, cehalet adlý parazitin yok edilmesini saðlama yolunda en önemli adýmý atmýþ olalým. Örneðin tarihimizde geçen önemli olaylar hakkýnda bilgiye sahip olmanýn en güzel ve en önemli yolu kitap okumaktan geçiyor. Ama sinema filmlerini izliyoruz ve izlediðimiz filmi olduðu gibi yorumlamayý daha kolay buluyoruz. Bizim çocuklarýmýz bu sinema filmlerini izleyip izlediðimiz filmlerdeki kahramanlarý taklit ederek hayatlarýnýn en büyük yanlýþýný yaptýðýný görüyorum ben. Demem o ki boþ iþleri hayatýmýzdan çýkarýp atmazsak kulaktan dolma bilgilerle beynimizi hiçbir faydasý olmayan büyük bir aðýrlýk taþýmaya mahkum etmiþ oluruz. Okuyarak araþtýrmalar yapmanýn daha doðru olduðuna ilk önce kendimiz inanalým sonra da etrafýmýzdaki cehaletin esir aldýðý insanlarý inandýrmanýn çabasýna girelim. Boþ safsatalarýn hem kendi hayatýmýzdan hem de diðer insanlarýn hayatýndan sökülüp atýlmasý için kitaplarýný okuduðumuz ve tavsiye ettiðimiz yazarlardan konferans vermeleri için yardým isteyelim. Ben þahsen görev yaptýðým okula bir tane abimizin gelmesi için büyük çabalar göstermiþtim bir yýl önce. Oda saðolsun beni kýrmadý ve görev yaptýðým okula gelerek çocuklarýmýzý bilgilendirdi. Ama bu iþ sadece benim çabalarýmla olacak bir þey deðil. Bu çabanýn baþkalarý tarafýndan da gösterilmesi gerekmektedir. Gereken çaba gösterilmediði taktirde çocuklarýmýzý okuyarak öðrenmeye teþvik edemeyiz ve çocuklarýmýzýn cehaletin kucaðýna düþmesinde en büyük rolü bizler oynamýþ oluruz. Benim amacým gidilmesi lazým gelen öðrenme yollarýnýn açýlmasýnda büyük bir pay sahibi olmaktýr. Yalnýz ben bunlarý yapýyorum diye övünmek için deðil de gerçekten öðrenmenin yollarýndaki parazitlerin yok edilmesinde çocuklarýmýza, büyüklerimize faydam olsun diye yapýyorum. Ben her zaman kendim için yaptýklarýmdan daha fazlasýný diðer insanlarýn yararýna kullanýlmasý için yapmaktan geri durmadým. Bir de öðrenme konusunda kendi memleketimin insanýndan örnek vereyim: Benim doðup büyüdüðüm fakat fazla yaþamadýðým köyüm adýna bir dernek kuruldu. Dernek nerede ise kapatýlma safhasýna geldi ama kapatýlmasýna vatandaþlar izin vermediler. Herkes baþkana bir þeyler deðiþsin diye tekliflerde bulundu bende bir eðitimci olarak þöyle bir istekte bulundum. ''Kardeþim bu köylünün okumaya da ihtiyacý var. Bu köye bir kütüphane açýlsa olmaz mý? '' diye söyledim. Baþkan bu fikrimi saygý ile karþýladý. Ama cehalet burada da yoluma çýkmakta bir an bile vakit kaybetmedi. ''Köylü okumaya vakit bulamaz. Tarladan gelecek yorgun argýn iki saat uzanacak kütüphaneye ne zaman gitsin?'' sözleri benim fikrimin çürütülmesinde en büyük etken oldu. Hayýr kardeþim, o yorgunlukla kendilerini kahveye atmayý bilen vatandaþlar kütüphanenin yoluna neden giremiyorlar? Tam burada þu söz devreye giriyor orada yýlan var kahvede yorgunluk bitiyor fakat kütüphaneye git denildiði zaman vücut kýrýlmalarý bilmem kafa aðrýlarý baþlýyor. Bizde bilgi edinmekten kaçmak insanlarýn kolayýna geliyor. Sað olsun dernek baþkaný köyümüzün bir kütüphane sahibi olmasýný saðlayamasa da Konya'daki hemþehrilerimizin yararlanmasý için bir kütüphane açýlmasýnýn kararýný almýþ. Bizim köyümüzde milattan öncenin kafasý yaþanmaya devam ederse öðrenmek diye bir þey olmaz ancak kahvelerde okey masalarýnda kafa patlatýlmaya devam edilir. Kulaktan dolma bilgilerin de kendilerini esaret altýna aldýðýný hiçbir zaman fark edemezler. Ben her zaman okumanýn taraftarý ,hem genç nesil hem de çocuklarýmýza okuyarak bilgi sahibi olmalarýnda büyük öðütler vermenin uðraþýnda oldum. Ebeveynlerin de bu konuda benimle ayný fikirde olmalarýný caný gönülden istiyorum. Çocuklarýmýzýn boþ bilgilerle beyinlerini çürütmelerine izin vermesinler hatta kendileri de fýrsat buldukça ellerine bir kitap alýp okusunlar. Bunun için bir kütüphaneye üye olsunlar. Çevrelerinden de kitaplar edinerek zamanlarýnýn bir kýsmýný okumakla geçirme zahmetinde bulunsunlar. Ben Yavuz BAHADIROÐLU'nun kitaplarýný ve diðer yazarlarýmýzýn kitaplarýn etkilenerek okuyorum. Okuduðum kitaplardan da aldýðým dersleri sizlerle genellikle paylaþýyorum. Öðrenmenin önemine deðinmemdeki en önemli sebepte Yavuz BAHADIROÐLU'nun ''Hayata Dilekçe'' adlý kitabýndan okumuþ olduðum bir parçayý bitirdikten sonra etrafýmda gördüklerime sanki duygularýma, düþüncelerime, tercüman misali. Benim dilim ile vurgulayarak akýcý bir þekilde anlatmasýdýr. Hayatýn gerçeklerinin, kulaktan dolma bilgilerle üstünün kapatýlmasý da aþikardýr. Öðrenmenin ne kadar önemli olduðunun bir baþka biçimde anlatýmý da þu güzel sözle yapýlmaktadýr. ''Bilmemek ayýp deðil öðrenmemek ayýptýr.'' ''En büyük ayýbýn'' öðrenmemek olduðuna vurgu yapan bu anlamlý söz insanlara öðrenmekle kazanacaðýmýz güzelliklerin cehaleti yok edip bitireceðine de þüphesiz inanýlmasýnýn lazým geldiði bilgisini vermemiz hayatýmýzda büyük bir önem arz etmektedir.
Evet deðerli okurlarým sizinle kaleme aldýðým bu yazýmda da bir araya gelmiþ bulunuyorum. Girmekte olduðumuz öðrenme yollarýnýn kapatýlmasýnda büyük etkilerde bulunan parazitleri yok etmenin zor olduðu düþüncesi beynimizde yer edip bizleri boþ meþguliyetlere sürüklemesin. Ýlimin hayatýmýzdaki en deðerli hakikatlerden birisi olduðu kanaatinden vazgeçmeyelim. Her zaman okuyarak öðrenme yolunda yürümeye devam edelim, kulaktan dolma bilgilere veda edip boþ safsatalardan kafamýzý kurtaralým. Okumak, çýktýðýmýz yolda bizim pusulamýz olsun.
Bizlerden sonra gelecek olan nesillere býrakacaðýmýz en büyük miras okuyarak öðrenmek olsun. Her daim okumakla insanlar cehaletin zehrinden kurtulsun.