Gençliðinde müzik öðrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
Günler geçiyor, insan sürekli evde olunca günleri de þaþýrabiliyormuþ. Bugün günlerden Pazar dün ve bugün için sokaða çýkma yasaðý ilan edildi. Evden hiçbir þekilde dýþarý çýkamýyoruz. Aslýnda niye yalan söyleyeyim çýkmaya da hiç niyetin yok zira bu görünmeyen ufacýk düþmandan ben korkuyorum. Garip duygular içindeyim, pek çok þey böyle günlerde anlamýný yitiriyor ve bazý mesleklerin ne kadar önemsiz gibi görünürken ne kadar önemli ve olmazsa olmaz olduðunu hissediyor insan. Ben inþaat yüksek mühendisiyim ve son yýllarda mesleðimi çok sorguluyorum ve Ýngilizcesi medeniyet mühendisliði olan mesleðimden mustaribim. Þehirlerde o kadar yoðun ve birbirine o kadar uzak ve o kadar yakýn yaþýyoruz ki bir çeliþki içindeyiz. Son yýllarda 20, 30 hatta daha yüksek katlý apartmanlar inþa edilip adýný da residans verince insanlar Ýngilizcesi konut olan kelimenin elçilik binalarýna da residans denildiði için elçilikte oturuyor, sýnýf atlamýþ gibi milyon TL’ler verip o konutlardaki dairelerden aldýlar. Corona virüs nedeniyle asansörlere binmenin riskli olduðunun söylendiði bugünlerde acaba 20., 30. Kattaki evlerine nasýl girip çýkýyor insanlar merak ediyorum. Adý akýllý olan binalarda organik akýl kullanýlacaðýna sanal aklýn kullanýldýðý, enerji olmazca bu evlerde yaþamýn kabusa döneceði aþikardýr. Bu günlerde takdir ettiðim meslekler sokaða çýkmanýn yasak olduðu, biz bir þekilde evimizde güvenli oturmaya çalýþtýðýmýz bu günlerde çöpleri toplayan belediye çalýþanlarý, insanlarýn sosyal mesafeyi korumadan sýrf ekmek almaya sokaklara döküldüðü Cuma günü sil baþtana dönmemize sebep olduklarý ekmeðimizi piþiren fýrýncýlar, insanlarýn bir yerden bir yere taþýyan þoförler, marketlerde çalýþan kasiyerler, eczacýlar ve tabii ki en önemlisi saðlýk görevlileri. Saðlýk görevlileri denilince hasta bakýcýsýndan, temizlikçisinden doktoruna kadar tüm meslekler çok kýymetli bugünlerde. Bakkallar, manavlar, kasaplar iþte insanýn asýl ihtiyacý olan meslek gruplarý bunlar. Zira bunlarsýz bir toplum düþünülemez. Gerçi eski yýllarda insanlar kerpiçten dahi olsa ev inþa ederlerken hava akýmýný, komþunun güneþini, hep bunlarý düþünürlermiþ, güya yüksek teknoloji ile inþa ettiðimiz günümüzdeki evler birer beton yýðýný. Medeniyet Mühendisliði mesleðime haksýzlýk mý ediyorum diye düþünmüyor deðilim. Zira elimi çeþmenin altýna tutuyorum su geliyor, mümkün olduðunca azalsa da insanlar bir yerden bir yere hareket etmezse olmuyor. Sonuçta vardiyalý olsa da iþe gidip geliyoruz. Evimdeki elektrik sayesinde karanlýkta kalmýyorum. Bilgisayarýmdan online iþlerimi yapýyor, öðrencilerime ders bile veriyorum. Hýrslarýn, adamsendeciliðin, ihanetlerin, kýymet takdir bilmememin cezasýný çekiyoruz bugünlerde. Haksýzlýklar had safhada idi, bencillikler had safhada, egomuza yenik düþtük, adalet aradýk adalet yok. Sonunda hakkýn adaleti tecelli etti iþte, görünmez bir düþman ensemizde. Biz birbirimizle yaþamayý beceremedik, “Yaratýlaný severim Yaratandan ötürü” sözü lafta kaldý, saygýsýz, sevgisiz toplumlar yetiþtirdik önce ben diyen. Halbuki bugün ben senin için sokaða çýkmýyorum, sen de benim için çýkma demeyi öðrendik. Kýymetlendirdiðimiz pek çok þeyin kýymetsiz, kýymetlendirmediðimiz pek çýk þeyin ise kýymetli olduðunu yaþayarak öðreniyoruz. Yaratan öðretiyor bir þekilde. Ufacýk þeylerden mutlu olmamýz gerekirken hep bana ve daha fazla diyen aç gözlerimiz bugün çok þükür nefes alýyorum, sevdiklerim iyi diyebiliyor. Bugünlerde en büyük derdim uzaklarda olan sevdiklerim nasýl, Allah’ým onlarý korusun diðeri ise sokak hayvanlarý açlar mý susuzlar mý? Bugünlerde en çok istediðim sevdiklerime sarýlýp þapur þupur öpmek, öpmek. Biz ailecek kahvaltýda sohbet etmeyi çok severiz, bugünlerde herkes mesafeli oturuyor, ayný anda sofraya oturamýyoruz, sofrada konuþmak yasak, zira çalýþan olarak ben arada dýþarýya çýkýyorum, alýþveriþe dýþarý çýkýyorum, eve her getirdiðim þeyi sürekli yýkamaktan ellerim alerjiden yara oldu. O basit ama güzel günlerimi çok özlüyorum. Peki siz en çok neyi özlüyor ve bu günler geçince ne yapmak istiyorsunuz, sizce insanoðlu bu beladan dersini alýr mý? En önemlisi kurtulabilecek mi? Devam edecek Leyla ÜNAL
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Leyla ÜNAL, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |