Düþmekten yükselme doðar. -Victor Hugo |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() ![]() -“Nalan sevgilim benim hikayemi yazar mýsýn?” dediðinde duymamýþ gibi davrandým, cevap vermedim. Tekrar sordun: -“Neden benim hikayemi yazmýyorsun, ilgi çekmez mi, okuyucuya bir þeyler anlatmaz mý?” Cevap verdim: -“Bak Semih, yazmasýna yazarým da sevgili olarak deðil; bir hikayeci olarak. Çünkü biz hiç sevgili olmadýk. Sevgili olmanýn yolu, þartý nedir? Yani nasýl sevgili olunur, aslýnda bilmiyorum. Senin de bilmediðine eminim. Her insanýn bir ya da daha fazla hikayesi olduðundan ise eminim -tabii senin de- ve hepsi hem deðerlidir hem de þöyle ya da böyle mutlaka bir mesaj verir. Yeter ki okuyan, bir ders çýkarmasýný bilsin. “ -Nereden baþlýyayým hikayene? Çocukluðundan baþlasam olur mu? Senin varlýklý bir ailede doðduðunu, mürebbiyeler tarafýndan büyütüldüðünü, anne ve babanýn zevk düþkünü insanlar olduklarýný, seni maddi yön hariç birçok açýdan ihmal ettiklerini söylesem! Annen günlerini okey oynamakla geçirirken baban en yakýn arkadaþlarýnýn karýlarýný, sevgililerini çalmakla meþguldü, desem. -Özel okullarda okudun, özel öðretmenlerden ders aldýn ve üniversiteyi kazandýn. Ben ve birçok arkadaþým okula gelirken dolmuþu deðil de ucuz olduðu için belediye otobüsüne binmeyi tercih ederken, sen son model bir otomobille gelirdin. Biz kýzlarýn dikkatini çekmede oldukça baþarýlýydýn. Açýkça söylemesek bile hepimiz seninle arkadaþ hatta sevgili olmak isterdik. -Ýþte o yüzden arkadaþým Süheyla'yý kýskanýrdýk. Çünkü o, senin sevgilin olmayý baþarmýþtý. Süheyla aranýzda geçenleri bana anlatýrdý. Ýlk zamanlar anlattýklarý hep güzel þeylerdi, mutlu bir çiftin yaþadýklarýydý. Böyle devam edeceðini sanýyordu, o yüzden senin ufak tefek kusurlarýný görmezlikten geliyordu. -Bir gün aðlayarak itirafta bulundu: Mutsuzdu, korkuyordu, ne yapacaðýný bilmiyordu. Senin ona karþý davranýþlarýn umulmadýk bir biçimde deðiþmiþti. O kibar gencin yerine kaba saba, hatta sadist bir adam gelmiþti. Sýk sýk kýzcaðýzý dövüyor, eleþtiriyor, hakaret ediyormuþsun. Senden ayrýlmak istediðinde ise kameraya aldýðýn görüntüleri ifþa etmekten tut da öldürmeye varýncaya kadar her türlü tehdite baþvuruyormuþsun. Ve bir gün, Süheyla'nýn intihar ettiðini duyduk. Kendini asmýþ. Daha doðrusu çabucak tutulan bir raporda öyle yazýyormuþ. Oysa intihar ettiði yerde bulunan tabure ile Sühayla'nýn kendini astýktan sonra, ayak tabanlarý arasýnda en az bir karýþ fark olduðundan hiç bahsedilmemiþti. Bu intihar deðil de bir cinayet olmasýn! -Zamaný ve mekaný þaþýrdýðýnda sýkýntý ve endiþe içindeydin. Saða sola saldýrýyordun? Ruh saðlýðýnýn bozulan dengesini, tekrar nasýl saðlayacaðýný bilmiyordun. Buna raðmen varoluþun sýnýrlarýnýn ötesini merak ederdin. Evet, sadece merak ederdin; çünkü bilirdin ki öteye geçmek imkansýzdýr. Ve þurasý da bir gerçektir ki bu, seni çok aþan bir konuydu. -Kýskançlýktan için için kuduran, çatlayan, vicdansýz, hasis, insanlýktan yoksun kýsacasý kötü bir adamdýn, densizin biriydin. Buna raðmen etrafýndakiler sana karþý iyi davrasalar da sen, onlarý hor görmekten vazgeçmiyordun. -Yalanlarý zevkle yutardýn, yeter ki egonu tatmin etsin. Zirvedeyken uçuruma yuvarlanacaðýn hiç aklýna gelmezdi. Duygu tefecisi, þeytan gibi zeki ama þamatacý bir insandýn. -Bir gün meraklý, kahverengi gözlerinle etrafý süzdün. Sað gözün sýk sýk seyiriyordu. Belki iyi gelir diye havayý derin derin soludun. Olmadý. Ellerinle gözlerini oðuþturdun. Ayný. Sis vardý. Bir sarhoþ yalpalayarak geliyordu. Partal giysiler içinde bakaný iðrendiren bir dilenci, ondan bundan sadaka istiyordu. Ona üç-beþ kuruþ vereceðine ya da acýyacaðýna yanýndan geçerken ayaðýna çelme takýp düþürdün, bir de sanki suç onunmuþ gibi küfür ettin. -Heyecanlýydýn, ayrýca için þevk doluydu. Buna raðmen sakin görünmeye çalýþýrdýn. Öfkesini dizginleyemeyen bir insan bunu baþarabilir miydi? Belki. Birden içinde büyük bir dinginlik duyduðun da olurdu, o anlarda mutluydun. Bu halini ne kendine ne de baþkalarýna anlatamazdýn, yani söyleyecek söz bulamýyordun. Bazen kendini gözlemlemeyi denerdin. Nasýl bir insandýn, ne yapýyordun ve nasýl yapýyordun? Korkularýn, umutlarýn var mýydý? Ýnsanlara karþý takýndýðýn tutum seni tatmin ediyor muydu? -Pipirikliydin, medeni görünmeye çalýþan bir yabaniydin, cesur sayýlmazdýn, cömert de deðildin. Alýngandýn, bazen patavatsýzdýn, zayýftýn irade olarak; ya da “zayýf” yerine “aciz” denseydi daha mý doðru olurdu? -Bunlarýn çoðu kendi tespitlerin, o nedenle doðruluðu tartýþýlýr. Bir insan kendini ne kadar objectif kalarak deðerlendirebilir ki? Öyle ya, diðer insanlarýn da onun hakkýnda ne düþündüklerini bilmek de gerekir. -”Bencil, taþ kalpli, vurdumduymaz biri olabilseydim! (Sanki öyle deðilmiþsin gibi...) Yaþadýklarýmý bir kenara atabilseydim, yok sayabilseydim...” diye düþündüðün zamanlarda bile samimi deðildin. Kendine de yalan söylüyordun. Özetlersek: Sen yüzsüz, utanmaz, alçak, namussuz, kalleþ, þerefsiz, haysiyetsiz, soyguncu, adi... bir varlýktýn. Yazdýklarýmý okuyunca “Bu, nasýl bir hikaye?” diye sorabilirsin. Haklýsýn, aslýnda ben senin hikayeni yazmadým; baðýrsaklarýný temizledim. ● ● ●
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
![]() | Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2023 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2023
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |