Güzellik her yerde karşılaşılan bir konuktur. -Goethe |
|
||||||||||
|
Kur'an Allah'ın vahyiydi. İndi, ama bunu bir adam çıkıp, Allah bana şunları söyledi, ben de size söylüyorum demeye benziyor. Zihniyetin neye yönelikse, o doğrultuda nefsini tatmin edici kararlar alıyorsun. Akif'i Abdülhamid'i eleştirdiği için sağlığında görüşlerini benimsemeyen varlıklar, hastalığında mı görüşlerini benimseyecekler... Kafasında hata yaratmak olan birisinin bulamayacağı şey yoktur. Zaten dert de hata bulmak değil, hata yaratmak... Maksat kendi nefsini tatmin ya da birileriyle görüş birliği sağlamak. Bu suni bir felsefi tartışma yaratmaktan başka bir şey değildir. Cumhuriyet düşmanı bir zihniyet ancak Teğmen Kubilayları katlettirir. "Vurun Kahpeye" adlı romandaki "Aliye" gibi vatanseverleri öldürtür. "İngilizler ve Yunanlar bize Ankara'dakilerden daha fazla dosttur" diyen vaizleri sevindirir ve şımartır. Eminim Akif, kendi düşünceleri üzerinden yapılan bu cumhuriyet düşmanlığı tartışmalarını duysaydı, ona hastalığından daha çok bu düşünceler acı verirdi. Bakın ben daha ileri benzer bir fitneyi aktarayım. Peygamber efendimiz hastalığı sırasımda yakınında Hz. Ömer var ve ona fısıltıyla bir şeyler söylüyor. Sonra diğerleri Ömer'e peygamberin ne söylediğini soruyorlar. Ömer de, mealen "Hasta kişinin söyledikleri tutarlı değildir" diyerek konuyu kapatıyor. Ne peygamber hasta yatağında saçmalamış, ne de Akif hasta yatağında saçmalıyor. Bir röportaj ya da mülakat verecek kadar aklı başında olan biri hasta bile olsa, bu hasta beyinlerden daha sağlıklı düşündüğünden eminim. Bu zihniyet mensupları Akif'in akıl sağlığı yerine kendi akıl sağlıklarını gözden geçirmeliler. Benim derdim tartışmak filan değil. Benim derdim bir gerçeği vurgulamak. Âşık Veysel zaten bu tür kişilere gerekli cevabı veriyor. "İnan sana değil kastım Cahille sohbeti kestim" Cevat hocam, bu saçma sapan düşüncelere itibar etmeyeceğine kaniyim. Sanırım, Akif hakkında yozlaşmış iftiralara bir örnek vermişsin. Ama ahuya et, aslana ot yediremezsiniz. Onlar içlerindeki karanlık manzarayı seyretmeye devam edecekler. Kaan Emiroğlu "Cevat Akkanat mülakat değil, özel bir mektup. (Mithat Cemal Kuntay'a yazdığı) Ancak mülakat olsaydı dahi, Âkif ülkesine dönmek için olsa bile kişiliğinden taviz verecek biri değil. İnanmadığı hiçbir şeyi söyletemeyecekleri cinsten bir aydın. Ayrıca mektup gazetede değil, Muhittin Nalbantoğlu'nun kitabında yayımlanıyor. Bence Afganistan'ın içler acısı hâlini gören insanlar için tam da bu mektubu paylaşma vakti. Habertürk spikeri Mehmet Âkif Ersoy Afganistan'daki durumu gördükten sonra cumhuriyeti olmayan insanların ne hâle düştüğünü en yakın yerden görüp dile getirdi . İstiklal Marşı Şairi Mehmet Âkif de benzer bir tecrübeyi Mısır'da yaşadı. Bu paylaşımı yapmanın bundan daha iyi bir zamanı olamazdı." diye gerektiği gibi açıklayıp, örneklendiriyor. İşi sarpa sardırmanın anlamı yok. Osmanlı ne kadar temizdi ve Osmanlı subayı olarak yetişen Mustafa Kemal de peygamber değildi. O da sonuçta bir Osmanlı... Mustafa Kemal Atatürk'ü eleştirenler, önce Osmanlıların tarih boyunca yaşantılarını duygusallıktan kurtulmuş olarak eleştirmeli, sonra Mustafa Kemal Atatürk'e yönelmeliler. Sütçü İmam Ali Hoca "Her kim ki Mustafa Kemal Paşa ve Kuva-yı Milliye aleyhinde fetva verip düşmanlık yapar, bilin ki onların damarlarında kâfir kanı akar" diyor. Akif'in kelle kurtarmak için Mısır'a gittiği de yok. Akif düşünceleri yüzü den asılacağını bilseydi, asılır, yine de gitmezdi. Onun gidişi bir gönül kırıklığı ve duygusallıktan ibaretti. 29 Ağustos 21 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |