Bir ülke bağımsız olmadan, bağımsızlık da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Devran istediği gibi dönderildi ve kaldığı yerden eğitimi ve öğretmenleri itibarsızlaştırma çalışma fırsatını bakan olarak yakaladı. Eminim öğretmenleri süründürmenin bütün projelerini kafasında kurarak geldi. Yusuf Tekin'in ilk icraatı; okullara imam atamak. Bu düşüncenin AKP için iki türlü önemi var; birincisi kamuda daha çok imam hatipli veya ilahiyatlı personel bulundurma ve kendi taraftarı işsizlere maaş ödeme. İkincisi öğretmenleri ayıklayarak artık okullarda öğretmen bulundurmamanın kapısını açmak. Yani diğer bir değişle, zaten yok olan tevhid-i tedrisatı ortadan kaldırarak eğitimi cemaat ve tarikatlara yeniden devr-i teslim etmek. Çünkü bu zihniyet ne tevhid-i tedrisatı, ne de Atatürk'ü içlerine sindiremediler. Cumhuriyet düşmanı fesli puştla onun kuyruğundan ayrılmayan Necip Fazıl ve Mustafa Müftüoğlu ve hal-i hazırdaki M. Armağan gibilerin engin hainlikleriyle hareket eden kimselerin düşlerini gerçekleştirmek. Bu varlıkların hangisinin yazdığı bir yazıya baksanız, Mustafa Kemal'i hain olarak görürsünüz. Gerekçe de cemaat ve tarikat liderlerinin boş ve beleş zengin hayatı sürmelerinin önlenmesi ile köylülerin emeklerini sömüren toprak ağası denen asalakların tekerine çomak sokulmasıydı. Haliyle herbiri cumhuriyet, laiklik ve Atatürk düşmanı oldu. Şimdi Sayın Bakan isteyerek mi, istemeyerek mi olduğu muğlak olan bir arzuyla bu yabani yaratıkların ekmeğine yağ sürmekte. Ben şunu söylüyorum ki, yanlış bir hareketin akıbetinin izleri daha kurumadı. Fetö denen namussuz için "Ne istediler de vermedik" diyenler çok geçmeden bu projenin de altında kalacaklardır. O zaman da yine aynı melodiyi duyacağız, "Kandırıldık". Yirmi yıldır her yanlışınız da, keşke beni yanıltsanız diye dua ettim, ama karşılık bulmadı ve beni hiç yanıltmadınız. Hâlâ yanlış yapmaya ve var olan değerleri de yok etmeye devam ediyorsunuz, değerler eğitimi adı altında güzel olan hiçbir kırıntı bile bırakmayarak. Allah sizi ıslah etsin demekten başka elimden bir şey gelmiyor. Islah olmanız konusunda da doğrusu hiç umudum yok. 11 Haziran 23 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |