Yaşamın tanımı yoktur. -Halikarnas Balıkçısı |
|
||||||||||
|
Bugün Sayın Bakan Yusuf Tekin yeni öğretim yılı nedeniyle bir konuşma yapmış, biz de zorunlu olmasa da, mecburi dinledik. Her yeni bakan gibi, Yusuf Tekin de konuşmasında duygusal bir yaklaşım, yapıcı bir tutum sergiledi. Dinleyen muhakkak kak verir. Her ne hikmetse öğretmenin önlük giymesi konusuna temas etmedi. Sayın Bakan Yusuf Tekin, öğretmen sorunları üzerine eğildiklerini ve çözümleyeceklerini söyledi. Buna bağlı olarak öğretmenin yitirdiği itibarını geri kazandırmak istediklerini söyledi. Bakanın birçok konuda değişim yapacağı ve bu konuda yönetmeliklerin yayınlanacağını bildiriyor ve öğretmenleri dinleyerek kararların alınacağını söylüyor. Birçok yazımda öğretmenin itibar kaybetmesini ve gerekçelerini belirtmiştim, ama konu aynı noktaya gelince mecburen aynı şeyleri söylemek gerekiyor. Ama tekrarda büyüklük var; güneş tekrar doğup, tekrar batıyor. Öğretmen ilk kez Hüseyin Çelik denen bir garip yaratığın eğitim bakanı olduğu dönemde öğretmenlerle ilgili iki önemli açıklama yaptı; birincisi öğretmenlerin yatarak para aldıklarını, üç ay tatil ve haftada dört gün okula gittiklerini söylemişti. İkincisi ise 24 Kasım öğretmenler gününde kendisine nezaket ziyaretinde bulunan öğretmenlere "Sizi öpüp, maliye bakanına havale ediyorum" demişti. Sonra bu silsileyi diğer bakanlar sürdürdü (Nimet Çubukçu ve Ziya Selçuk hariç ki, onlar da malum hiçbir şey yapmadılar.) Nabi Avcı ve Ömer Dinçer, Hüseyin Çelik'in izinden yürüyen ve öğretmeni itibarsızlaştıran her tür eylem ve konuşmadan geri durmadılar. Bu bakanların müsteşarı da çok gariptir ki Yusuf Tekin'di. Muhtemelen alınan her kararda Yusuf Tekin'in düşüncesi etkili olmuştur. Şu konuya gelmek istiyorum; Sayın Bakan Yusuf Tekin öğretmen sorunlarını çözeceklerini ve yitirdiği itibarını kazandıracaklarını söylüyor. Ben bakıyorum da, öğretmene müsteşarlığı süresince sorun çıkaran biri acaba bakanlığında neden çözüm üretsin? Öğretmene itibarı kaybettiren kimdi ve öğremenin kaybettiği itibarı, giymesi özellikle tavsiye edilen önlük mü yeniden kazandıracak? Bu bir tür yanıltma mı, günah çıkarma mı? Bekleyip göreceğiz. Sayın Bakanın neleri değiştireceği, müsteşarlığından sonra nelerin bozulduğunda dair bilgi vermiyor. İtibarını yerle bir ettikleri öğretmenin hangi düşüncelerine, neden birdenbire değer verdikleri de düşünülmesi ve sorgulanması gereken önemli bir görüntü. İbrahim Hakkı'dan özür dileyerek: "Yusuf görelim neyler Bakalım neler söyler" 4 Eylül 23 Gölcük
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Osman AKTAŞ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |