Herþeye imgelem karar verir. -Pascal |
|
||||||||||
|
-Ýþte bu yaprak gibi direndim sana uzun süre, rüzgarýna dayandým..uðraþtým düþmemek için. Ama beni o rüzgar deðil, senin o rüzgarla dans etme çýlgýnlýðýn düþürdü yere. Kendini düþünürken birazda beni düþünseydin, daha çok direnebilirdim ama olmadý, düþtüm iþte.. -Üzgünüm, ben böyle olmasýný istemedim. Korkmuþtum..korkuyorum diye sana taþýdýðým endiþeleri yükledim. Sandým ki sen hep kalýrsýn, sandým ki her çaðýrdýðýmda gelirsin, sandým ki senin için ben hep varým. Sesi titriyordu. Yutkundu, derin bir nefes çekti ve devam etti. -Bütün acýlarýmý sana yükledim. Hep sabredendin, bekleyendin oysa, bilemedim..bilemedim bir gün gidebileceðini.. -Yalnýz mýsýn þu an..? -Nasýl yani..? -Hayatýnda biri var mý..? -Hayýr..yok. - Ýþte cevap, yalnýzsýn ve beni hatýrladýn. Ne olursa olsun seni dinleyeceðimi düþündün, sana “hayýr” diyemeyeceðimi..hep ayný kalacaðýmý.. - Bunu söyleme lütfen. - Neyi söyleyeyim peki? Taþ bile þekil deðiþtiriyor zamanla, benim ayný kalmamý nasýl beklersin? Þu uzayýp giden patikada, bakmaya doyamayacaðýn çiçekler vardý bir zaman önce. Ama birileri onlara bakmak yerine, gözünün önünde tutmak istedi..ve kopardý. Görüyorsun iþte, her þey deðiþiyor zamanla, baktýðýn manzara bile. Zamanýnda uðraþýp, çaba göstermek lazým yitirmemek için. Hadi söyle, ben ne yapayým..? Ne yapabilirim söyle..? Gözlerini uzaklara çevirdi..bir sigara yaktý. Dumaný içine çekmiyor, hepsini alýyordu sanki..yutuyordu sigarayý..Yüzüme bakmadan konuþmaya devam etti: -Ama o çiçekler yeniden açabilir. Yeni ve daha güzel çiçekler kök salabilir orada. -Haklýsýn..çýkabilir ama o çiçekler artýk hep koparýlma korkusuyla yaþayacak. Yapraklarýný açýp içindeki güzelliði gösterirse, kokusunu salarsa etrafa, yeniden incitilip, köklerine acý bulaþacaðýndan korkacak. -Sen deðil miydin korkularla yaþanmaz diyen..? Sanki bir açýðýmý yakalamýþ gibi heyecanlandý bir an. -Hatta benim korkularýmý bile atmaya çalýþmadýn mý...? Uðraþmadýn mý, beni yeniden sevgiyle barýþtýrmak için çaba göstermedin mi? -Evet yapmýþtým, belki daha da fazlasýný -Öyleyse neden bu kaçýþ? Sen kaçmayý sevmezsin, sen konuþursun, saklayamazsýn düþüncelerini, susmak nedir bilmezsin, sevmezsin suskunluðu.. -Senin kadar kimse sevemez zaten..! Cevap vermeye çalýþtý ama sanýrým bu konuda verebileceði bir cevabý yoktu. Devam etti: -Her suskunluðumda inatla beni konuþturan sen deðil miydin? Her olmaz deyiþimde inatla olur diyen..? Kýrgýnlýklarýmý giydirdim sana, þikayet etmeden her seferinde çýkardýn..Yorgunluklarýmý, iþimi bahane ettim, bahanelerle iþim olmaz, dedin..Günlerce aramadým seni ama sitem etmek yerine her defasýnda gülümseyerek açtýn telefonu. Aðlýyor olsan bile beni güldürmeyi baþardýn. Seninle hep çok güldüm. Belki senin de konuþmaya ihtiyacýn vardý ama kendini asla ön plana atmadýn..Bir-iki kere çaðýrdýn beni..ihtiyacýn olmasaydý çaðýrmazdýn biliyorum.. Baþýný önüne eðdi, dudaklarýný ýsýrdý..kekeler gibi çýktý kelimeler aðzýndan.. -..ama ben gelmedim, gelmedim..Yüreðini ortaya koymak istedin bütün çýplaklýðýyla, bense bütün bunlarý hiç önemsemedim.. -Bunlarý hiç söylemedin bana. -Evet, söylemedim. Hatta sana güzel sözler bile söylemedim, ki sana çok azý bile yeterdi biliyorum. -Ne çok þey biliyormuþsun..! Gerçekten þaþýrttýn beni.. -Dalga geçme lütfen! -Hayýr, dalga geçmiyorum. Sadece þaþýrdým. Çünkü sen hep sustun..bütün sorularýn cevaplarýný tek baþýma bulmaya çalýþtým. Bu ne demek, anlayabilir misin? Oysa senin böyle bir sorunun yoktu çünkü ben konuþuyordum. Ne düþündüðünü, ne hissettiðini hiç bilemedim. Hatta sormadým bile ama buna raðmen hiç konuþmadýn. Sustun, sustun ve sustun..Ya güldük ya sustuk ya da seviþtik..Ki ben bedenimden çok yüreðime dokunmaný istedim. En zorunu istedim yani. Beceremedim senin gibi aðýr olmayý, konuþmamayý, kaçmayý, gizemlerle dolu bir bahçe olmayý. Benim için deðerliydi zaman, ertelemek ve kaybetmek istemedim. Senin içinse hep “belki”ler vardý, “belki sonra”lar ...bu yüzden hep erteledin. Söylesene, o hep ertelediðin þeyler nerede bekliyor seni..? Onlarla ne zaman buluþacaksýn ya da seni beklediklerinden emin misin? Yoksa onlardan biri de ben miydim..? Beni de bir gün düþündüðün yerde bulabileceðini mi sanýyordun? Yoksa... -Devam et lütfen. Daha da aðýrlarýný duyacaðýmý bilerek geldim yanýna.. Onun bu rahat hali oturduðum yerden kalkmamý saðladý..Bir sigara da ben yakacaktým ama ellerimin titrediðini görmesin diye cebimden çýkarmadým. -Hala daha bu kadar rahat olman çýldýrtýyor beni. Benimle konuþmak isteyen sendin, sen buldun beni. Ben seni kalmak istediðin yerde býraktým ve devam ettim yoluma. Sen þimdi nesin biliyor musun, eski, çok eski bir piþmanlýk...Þimdi gelmiþ, benimle yürümek, benimle devam etmek istediðini söylüyorsun. Peyki ben aðladýðýmda sen nerdeydin? Sorunlarla uðraþýrken, hayata her þeye raðmen tutunmaya çalýþýrken nerdeydin? Yalnýz kalýp da, isyan ettiðim zamanlarda nerdeydin? Bir kez olsun beni arayýp, nasýl olduðumu sordun mu? Bütün bunlarý yapmaný hiç beklemedim zaten. Sen bana giderken beklememeyi de öðretip gitmiþtin. Þimdi her þeyi yoluna koymuþken, barýþmýþken yüreðimle, karþýma çýkmýþ, üzgünüm, diyorsun. Ne için üzgünsün? Benden aldýklarýn karþýsýnda veremediklerin için mi? Ben sana akmaya çalýþýrken, sen baþka nehirleri de almaya çalýþtýðýn için mi? Söyle, ne için üzgünsün? Bu kadar kolay mý üzgünüm demek? Bu kadar kolay mý çýkýyor aðýzdan? Sustu..verecek bir cevabý vardý ya da yoktu, o dakika aramaya baþladý. Gözlerini bir an olsun, nereye baktýðý anlaþýlmayan uzaklardan ayýrmadý. -Kolay çýktýðýný mý zannediyorsun? Sesi gider gibi oldu. Aðladýðýný hiç görmesem duygu sömürüsü yapýyor sanýrdým ama aðlamýþtý. Ve biliyordum ki, bir tek benim yanýmda utanmýyordu gözyaþlarýndan. -Her þeyi noktaladýðýmýz zaman.. -Pardon..? -Þeyy, noktaladýðým zaman..sandým ki sen hep olacaksýn. Ne zaman ihtiyacým olsa dinleyeceksin, aradýðýmda konuþacaksýn. Ýlk baþlarda senin için ne kadar zor olsa da bunu yaptýn, dostum olmaya çalýþtýn. Çünkü biz iki iyi sevgili deðil, iki iyi dost olabilirdik. Ama sana göre iki sevgili dost olamazdý ayrýlýnca ve bir süre sonra bana bunu söyledin, görüþmemeliyiz, dedin. O dakika bunu kabul etmek bende bir sýkýntý yaratmadý. Haklýydýn, insanlar vardý çevremde, iþlerim yoðundu, sevgilim vardý...yani bunun benim için nasýl bir boþluk yaratacaðýný o zaman fark edemedim. Nasýl olsa dediðini yapamazsýn, mutlaka ararsýn sanýyordum. Ama aramadýn ve ben nasýl bir boþluðun içine düþtüðümü o zaman anladým. Meðer gülüþlerinle, hüznünle, umudunla, her daim güç veren iyimserliðinle sen benim boþluðumu doldurmuþsun. Sen gidince o boþluk açýldý ve ben üþümeye baþladým. Kimseyle seninle olduðu gibi gülememeye baþladým. O zaman anladým, seni kaybetmenin aslýnda bir çok þeyi kaybetmek olduðunu. Bütün yüksek sesli konuþmalarý göze alarak, baþým önümde sana geldim. “Belki sonra” dediðim her þeyi, þimdi ve hep zamanýnda yapmak için geldim. Bana soruyorsun, ne için üzgünsün, diye. O kadar çok þey için üzgünüm ki, hangisini sayayým? Hangisini saymalýyým, bilmiyorum...Söylesene, çok mu geç her þey için? Çok mu geç kaldým..? -Bilirsin ki, þartlar ne kadar kötü olursa olsun, içindeki her þeyi kurtarmadan gemilerini terk etmez kaptanlar. Ve hatta son ana kadar, bir ihtimal kurtarabilirler diye, bütün güçleriyle uðraþýrlar o gemi için. O son an geldiðinde ise, her þeyi kurtardýklarýndan emin olduklarýnda, itinayla yazdýklarý ve sakladýklarý seyir defterlerini de yanlarýna alarak gemiyi terk ederler..ve geminin batýþýný, sularýn altýna giriþini izlerken, yapabileceklerinin hepsini yaptýklarýna inanarak, vicdanlarý rahat ama yine de hüzünle bakarlar. Gemi batmýþtýr ve en son kaptan terk etmiþtir gemiyi. -Ben bir gemiydim sen de kaptan, öyle mi? -Sanýrým.. -Ya o gemiyi kimsenin engelleyemeyeceði bir fýrtýna batýrdýysa? Bunda geminin suçu ne? -Mantýklý sorular sormayý üþürken mi öðrendin? Gülümsemeye çalýþtý belli belirsiz.. -Dokundurmayý hala iyi beceriyorsun.. -Marifet deðil ama belki.. -Evet, geminin suçu ne? -Tabiki geminin bir suçu yok böyle bir durumda. Ama kaptan gibi o da direnmeliydi. Ben senin için o kadar direndim ki, o telaþ içinde seyir defterimde sular altýnda kaldý. Ve ben týpký bir kaptan gibi, her þeyimi kurtardýðýmdan emin, vicdaným rahat ama hüzünle batýþýný seyrettim. Þimdi diyorsun ki beni buldular ve suyun yüzeyine çýkardýlar. Artýk bir aný olmuþken tarihlerde, yeniden seyir halini imkansýz bir kaptan için. -Yeni bir geminin kaptaný mýsýn? -Hayýr, þimdiye kadar dümenine rahatlýkla oturabileceðim bir gemi çýkmadý karþýma, böyle de bir kaygým yok zaten..Ne zaman ki benimle paylaþmayý becerebilecek, belki o zaman.. -Sanýrým boþa konuþuyorum..ben batmýþ bir gemiyim ve kaptaným beni artýk istemiyor. -Bilirsin ki nefret ederim, keþke, demekten ama keþke zamanýnda bilseydin bazý deðerleri. Geçmiþi bir kitap olarak kullanýyorum, evim gibi deðil. Seni sevdim..seni gerçekten çok sevdim. Senin için yaptýklarýmý bir taþa yapsaydým herhalde dile gelir konuþurdu. Ama artýk yapabileceðim bir þey yok. Zamanýnda uðraþtým ve geriye dönmem! Çünkü her þey zamanýnda. Sevgide, fedakarlýkta, piþmanlýkta.. -Gitmemi mi istiyorsun? -Sanýrým gitmen lazým..! Ayaða kalktý, söylediklerime inanmamýþ gibiydi. Kollarýmdan tuttu ve yüzümü yüzüne çevirdi. Eskiden olduðu gibi, gözlerine bakýnca yumuþayacaðýmý düþünmüþtü. O kadar içten bakýyordu ki, eski ben olsaydým, o dakika her þeyi unutup ona sarýlabilirdim. Gözleri yalansýz bakýyordu. Yüreðimi topladým...Bu bakýþlara çok kez aldanmýþtým ama bu defa olmayacaktý. Vücudumu dikleþtirdim, yutkundum ve gözlerinin tam içine baktým.. -Artýk gitmelisin. Çünkü ben ne ikinci kez açacak bir çiçek ne de yeniden sefere çýkýlabilecek bir kaptan deðilim. Artýk git ve beni yalnýz býrak. Elbet yeniden açacaðým ama beni koparmadan sevecek birinin önünde. Benin gibi yap ve ardýna bakma. O boþluðu dolduracak insaný gelecekte ara, geçmiþte deðil. Beni bir kez kokladýn, izin verdim, ikinci kez asla...Ben ikinci kez...neyse, git artýk.. Ellerini çekti, bir adým uzaklaþtý, sonra bir adým daha..Arkasýný döndü ve yürüdü..Sonra birden durdu, yüzünü döndü, bana baktý.. -Neydi benim adým..? Eski bir piþmanlýk mý? -Benim için deðil, bu ismi sen koydun kendine. Sen eski bir piþmanlýksýn ve medet umuyorsun geçmiþten. Ýsmini deðiþtir ve artýk asla erteleme. Sevgiyi hor görme ve zamanýnda yaþa. Batan bir gemi olmak istemiyorsan, kaptanýna güven.. Yürümeye devam etti. Arkasýndan seslendim: -Heyy..!! Döndü. -Seni seviyorum ama yaþattýklarýn ve öðrettiklerin için. Ne olur artýk erteleme, üzme baþkalarýný da.. Biliyorum baþaracaksýn..Þimdi git, git ve arkana bakma. Korkularýnla yaþayamazsýn, korkmadan sev ne olur..Biri sana yüreðini açarsa bütün çýplaklýðýyla ve sana göre hiç zamaný deðilken sevdiðini söylerse, ona inan..Ýnan çünkü çok az insan bunu hissederek söyler, laf olsun diye deðil. Silahýn sevgin olsun suskunluðun deðil..!! Aðlýyordu. “Erkekler Aðlamaz” diyordu Nilüfer ama o aðlýyordu. Elini kaldýrdý, eyvallah, dercesine. Son kez baktý ve gitti.. Eski bir piþmanlýk oturdu yanýma biraz önce. Durdum, dinledim..Yollar beni bekliyordu, yürümeye devam ettim. Gülümsedim bütün bu olanlara, nasýl yani der gibi..Neyse, dedim içimden ve yürüdüm... Eski bir piþmanlýk oturdu yanýma biraz önce. Benden büyük ama benden çok büyüyemeyen. Güzel bir çiçek kokusunu saldý yürürken, seyrettim onu ve öptüm. Dokundum yapraklarýna, içimden geldi, sevdiðimi söyledim, çiçek þaþýrdý..Gülümsedim ve gittim..Hala o çiçeði seviyorum ama o koparýlmadan sevildiðine inanmadý..ne zaman onun bulunduðu yoldan geçsem, yüreðim heyecanlanýyor..Çünkü ben onu laf olsun diye sevmedim.. Eski bir piþmanlýk oturdu yanýma biraz önce. Durdum, dinledim ve gülümsedim bütün bu olanlara. Güzel bir çiçek kokusunu salmýþtý ya, onu özledim. Yeniden heyecanlanmak hoþuma gitti belki de, sevgime inanmasa bile bunu dert etmedim..Ýsmim ilerde bir piþmanlýk olmasýn diye, ona karþý ne hissediyorsam söyledim. Yine suskunluk ve kaçýþlar giydirildi üstüme, bu defa sitem etmedim ve bekledim..Olur da zamanýnda fark eder ve gelirse, onunla güzel bir yolculuk planlýyorum..hem de bir gemi yolculuðu..Yaþanmamýþ ve yarým kalmýþ bir seferim var da..Yoksa ben düþlerin içinden geçerken düþ bahçesine mi düþtüm..? Ýþte bunu bilemedim... ** Ya siz..? Sizin de adýnýz eski bir piþmanlýk mý yoksa.? Baþkalarýna ait olan ama söyleyemediðiniz, sakladýðýnýz düþünceleriniz var mý.? Nasýl olsa biliyordur diye düþündüðünüz ama tahminlerin ortasýnda yalnýz býraktýðýnýz insanlar var mý.? Peyki, sizi sevdiðini söyleyen birine inanmadýðýnýz zamanlar oldu mu..?Belki de doðruyu söylüyordur..hýýý? Eðer ilerde eski bir piþmanlýk olmak istemiyorsanýz, size sevgisini sunan birine inanýn. Çünkü sevgi laf olsun diye söylenmez. Hayatýn dakikalarý sýnýrlýyken, yaþamamýz gereken bir sürü þey varken, ayrýlýðý sýkýþtýrmayalým birbirimizin avuçlarýna. Gözlerimizi uzaklardan gelecek bir gemiye çevirirken, bir bakmýþýz yanýmýzda duran ama görmediðimiz bir kuþ havalanarak kaçýp gitmiþ..Biraz düþünün, belki uzaklarda sandýðýnýz sevgi yakýnlarýnýzda bir yerde duruyordur. Eðer öyleyse, uçup gitmeden yakalayýn onu..Sevginin kanatlarýna yapýþýn...!!
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © pelin onay, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |