Zor Zanaat Bu Þairlik…

Seval Deniz Karahaliloðlu

Bu deneme, Türk Yazýnýnýn en büyük þairlerinden Veysel Çolak'a adanmýþtýr. Aþaðýda okuyacaðýnýz satýrlar, ustanýn tek bir dizesinden 'Þairin derisi ince olmalý' sözünden yola çýkýlarak kaleme alýnmýþtýr. Yolumuzu, düþün bahçelerimizi þiirleriyle aydýnlatan büyük usta Veysel Çolak'ýn hoca kimliði, aydýn sorumluluðu ve yapýtlarýyla birlikte daima düþün dünyamýzda bizlerle beraber olmasý dileðiyle...

‘Þairin derisi ince olmalý’ der ustalardan biri.
Damýtýnca kelimeleri,
Kalbinin en derin odalarýnda,
Ýçine sindirmeli.
Yüzünün pembesine,
Göz bebeðinin aydýnlýðýna vurmalý
Yüreðinin iç sýzýsý.
Iþýltýsýna durmalý dizelerin.
Aklýnýn en kuytu mahzenlerinde unuttuðun,
Yýllanan bilgiler misali onaylanmalý,
Bir solukta sarf edilen cümlenin,
Pervasýz bir anýnda þairin,
Bilmeli.
Utandýrmayacaðýný,
Onu.
Sonradan þiir cumhuriyetinde.
Altýn kuralýna uymalý,
Etiðin,
Ama en önemlisi,
Hani nasýl derler,
Akýl ve vicdan birlikteliðinin.
Çünkü her bir dize,
Döküldükten sonra,
Dilden ve gönülden,
Elimizden çýkmýþtýr aidiyeti,
Her ne kadar imzasýný atsak da köþesine,
Berisine,
Hükmü yoktur
O kadar da kimin söylediðinin
Asýl sahibidir,
Kimliðimizin efendilerinin.
Tüm zamanlarda,
Diðer gönüllere,
Göçerken,
Göçmen kuþlar gibi,
Bir zamandan
Diðerine,
Bir nesilden
Ötekisine,
Taþýyorsa,
Derimizin inceliðini,
Aklýmýzýn pýrýltýsýný,
Ve yüreðimizin odalarýnýn aydýnlýðýný.
Ama en önemlisi dönüþtürüyorsa,
Kabuðu kýrýlmayan biçemlerimizi,
Özünü çýkarýyorsa,
Baobob aðaçlarý gibi dýþarýya,
Temiz havaya,
Ve hayata,
Rahiyasý sakýz reçellerini anýmsatan,
Usaresini özümüzün.
Bir andan kýsa,
Ve bin yýldan daha uzun bir zamanda,
Yansýtýyorsa aksimizi,
Ýçinde kaybolduðumuz bu kristal aynada.
Ne önemi var,
Rüzgara karþý uçuþan kelimelerin.
Akýntýya karþý çekilen kürekler misali,
Eridikten sonra sert bir rüzgarýn esiþinde.
Sahi, ne hükmü olur þairlikte.
Dedik ya,
Zor zanaat,
Aðýr iþçilik,
Vesselam bu þairlik.

Not : Madagaskar'daki ünlü baobob aðaçlarý, tonlarca su yüklü iri gövdeleriyle binlerce yýl canlý kalmayý baþaran ender doða harikalarýndan biri olarak kabul ediliyor.
(Kaynakça : Radikal 1 Ocak 1999)