İster benim ol, ister olma; ne fark eder ki? İkisi de aynı değil mi nasıl olsa, ikisi de acıdan başka ne verebilir kollarıma? Sevgin susatabilir mi beni hayata yada sözlerin koparabilir mi beni alın yazımdan? Umutlarımı biriktirebilir misin benim yerime veya anılarımı saklayabilir misin, hiç eksiltmeden ve yitirmeden? Peki bekleyebilir misin beni ömrünce, sıkılmadan ve pişman olmadan?
Benim olmasan da olur, sıcak nefesini bilmeden geçirdiğim senelere yakınmam; verdiğim her sensiz soluk için Tanrı’ya beni affetmesi için yalvarmam, yarınlarımın anlamsızlığında kaybolacağım için seni suçlamam, bildiklerimi unutup, sadece sana odaklanacağım için sevdiklerimi bir kenara fırlatmam, odam da aklım gibi dağınık olduğunda, temizlemeye gelen kadına mahcup olmam, şiirlerimin hepsini unutup, bir tek mısrasını dahi ağzıma almayacağım için rüyalarımdaki peri kızına sarılıp ağlamam…
Benim olmasanda olur!
Sensiz yediğim bir lokma ekmeğe şükür etmezlik yapamam, yanında katığı olmasada o kuru ekmeğin kokusunu sen diye içime çeker, bana verilen emanete hıyanetlik yapamam, unutamam seneler içinde kaybolan dostlarımı, sevgilerimi ve yaşayamam hiçbir şey hissetmeyen bir boşluk gibi; benim olmasan da olur, ellerin neye yarar ki, ben kaf dağlarının tepelerindeyken ısıtabilir mi ellerimi yada gözlerin görebilir mi içinde kaybolduğum en derin maviliklerimi, taşıyabilir mi ufacık omuzların böyle ağır yükleri?
Benim olmasanda olur!
Yüreğim istemez mi sanırsın cezbedilmeyi yada bedenim bilmez mi son nefesin değerini? Bilir sevdiceğim, bilir; bilir de ondan istemez zaten, bilir de ondan korkar! Zehri zerk edilmiştir bir kere nasıl olsa yaşamın ve sevdanın, damarlarım temiz değildir artık, senin sevi-n dolaşamaz o pis kanallarda; benim olmasanda olur!
Güneşin batarken doğamaması gibi bu, terk ediliş ama yeni bir diriliş; güneş yerini ay’a bırakmaz mı, ay ışığını güneşten alsa da yine de geceyi aydınlatmaz mı?
Benim olmasanda olur, yakarışlarımı duymasan, bana sarılıp ağlamasan, mutluluklarımı paylaşmasan, ellerimi tutmasanda olur, bilmezlikten gelip gözlerini gözlerimden kaçırsanda olur, beni sevmesen, yarınlarımı bilmeyip, yaralarımı sarmasanda olur…
Artık benim olamazsın zaten; bildiklerimi bilemez, gözlerimle sevişemezsin, geceler boyu içtiğim anıların arasına karışamaz, beni kendinle sarhoş edemezsin, gözlerin görmez kulağın işitmez olduğunda gölgemi hissedemez nefesimle ürperemezsin, deniz kokulu baharlar geldiğinde, gelişlerine sevinemez yüreğini çiçeklere veremezsin, artık benimle yaşayamaz, beni sevemezsin, gözyaşlarımı biriktiremez, her damlasıyla özgürlüklere yelken geremezsin ve yaşıyor olmayı hiç bu kadar isteyemezsin;
Artık benim değilsin!..
Benim Olmasanda Olur!
Güneşin batarken doğamaması gibi bu, terk ediliş ama yeni bir diriliş; güneş yerini ay’a bırakmaz mı, ay ışığını güneşten alsa da yine de geceyi aydınlatmaz mı?