..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bana arkadaþýný söyle, sana kim olduðunu söyleyeyim. -Cervantes
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Unutulamayan Dönemler > Ayhan Kanat




18 Eylül 2007
Okullar Açýldý  
okul

Ayhan Kanat


okullarla ilgili bir yazý


:BCIF:
Bugün 18 Eylül, okullar açýldý.
Bu yýl ilk ders yýlý zilini, baþkanýmýz çaldý.
Benimde çocukluðumdaki açýlýþlar geldi aklýma.
O zamanlarda müdürler vardý, onlarda, “çoþku ile yeni yýlý baþlatýyoruz, kýlýk kýyafete dikkat edeceðiz, çok çalýþacaðýz, hayýrlý olsun derlerdi. Galiba þimdiler de, “sakýn okula cep telefonu getirmeyin, klip çekip youtube sitesine de atmayýn diyorlardýr.
Öðretmenlere de bir þeyler söylenirdi. “Sevgili öðretmenler size deçok iþ düþyor, yeni nesil sizin eseriniz olacaktýr” gibi þeyler söylenirdi.

Aklýma ilk okul birinci sýnýf zamanlarým geldi. Caným sýkýlýnca elimi kaldýrýrdým “çiþ molasý” isterdim. Aslýnda çiþimin geldiði yoktu, ama yine de tuvalete gelmiþ gibi yapar giderdim, sonra ardýmdan sýnýfýn yarýsýnýn tuvalete dolduðunu görürdüm. Sanki hepsi benim parmak kaldýrmamý bekliyorlarmýþ.

Teneffüs zili çaldýðýnda koþarak sýnýflardan çýkardýk ve hemen top oynamaya, biribirmizle avgalar yapýp, kaþlarýmýzý açmaya çalýþýrdýk. Okul bahçesinde oynadýðýmýz oyunlar öyle güzel,öyle zevkli gelirdi ki, 10 dakikalýk teneffüs arasýný bile çok iyi deðerlendirirdik. Ders zili çaldýðýnda önce, çok terlediðimiz için, önce lavaboya gider doya doya su içer, sonra sýnýfa dalardýk.

Giydiðimiz okul giysilerine “önlük” derdik. Rengi siyahtý, ama bembeyaz yakasý vardý. Kýzlarýn ki, dantelli olurdu. Anneleri onlarý özenle örerdi. Yakalar, sert olsun diye kola içine atýlýp ütülenirdi. O kadar sert olurdu ki bazen boynumuzu bile açýtýrdý. Þimdiki çocuklar þanslý, bizim onlarýn ki renkli önlüðümüz olmadý.

Silgilerimiz kaybolmasýn diye, boynumuza iple asardýk. Kokulu silgiler, renkli defterler ve kalemler, cicili bicili kitap kaplýklarý o zamanlarda da vardý. Bunlara herkes sahip olamazdý. Bazý arkadaþlar kitap ve defterlerini, gazete kaðýdýyla kaplarlardý.

Doðum günleri bir mütevazi kutlanýrdý. En çok verilen hediyeler, kalem kutularý ve dolma kalem idi. O zamanlar ev ödevlerinin dolma kalemle yazýlma zorunluluðu vardý. Tükenmez kalemle yazýlan ödevler kabül edilmezdi. Bir de güzel bir yazý ile kapak yapardýk ödeve.
Sarý, beyaz defterlerimiz vardý. Sayfalarýna yazmaya kýyamazdýk. Defter sayfalarýný yýrtarsak, anne babamýzdan fýrça yiyebilirdik. Defterlerimizin kenarýna cetvelle yukarýdan aþaðýya iki üç santimlik bir çizgi çeker ve bu çizginin içini süslerdik.Yani her sayfaya kenar süsü yapardýk.Hangimiz en güzel kenar süslemesi yapýyor diye yarýþýrdýk.Teneffüslerde güzel kenar süslemesi yapan arkadaþýn oturduðu sýraya yanaþýr ve defterlerimize süsleme yapmasý için sýramýzý beklerdik.

Sayý saymak için fasulyelerle, nohut taneleri kullanýyorduk. Abaküs kullanan arkadaþlar da vardý. Ama az sayýlarý.

Okuma yazmayý “Cin Ali” ile öðrendik. “At ali at”, “Ayþe topu tut” yazdýk.

Okumayý iyice söktükten sonra “Ayþegül” serileri ile tanýþtýk. Ayþegül her yerde idi. Ayþegül Lunaparkta, Ayþegül Evde, tatilde gibi.

Sýnýfta kitaplýðýmýz vardý. Kemalettin Tuðcu kitaplarýnýn girmesi yasaktý bu kitaplýða. Okursak kötü bir insan olacaðýmýzý söylerdi öðretmenlerimiz, ama inatla okurduk onlarý. Fakir çocuk vardý bu romanlarýn çoðunda.
Öðretmenimiz ödev verdiðinde, ödevi yapabilmek, araþtýrmak ve birkaç satýr yazabilmek için de kasabanýn kütüphanesine koþardýk. Kütüphane memurunun kaprislerine maruz kalýrdýk. Þimdi ki nesil daha rahat. Çocuklar evden dýþarý çýkmadan yazabiliyorlar ödevlerini. Herkes ödevini internet aracýlýðýyla yapýyor. Hazýr ödevler bulunuyor, buradaki tüm yazýlar kopyalanýyor ve ortaya dört dörtlük hazýrlanmýþ bir ödev çýkýyor. Belki öðrenci okumuyor bile ödevi.

Her yýl sýnýflarýmýzda “Yerli mallar haftasý” düzenlenirdi. Herkes evinden meyva ve kuruyemiþ ne bulduysa getirirdi. Türk mallarý ile övünürdük.

Þimdiki çocuklar sokakta saklambaç oynamanýn tadýný bilmezler. Bilgisayarda türlü oyunlar var, onlarý oynarlar.
Yakar top oyununda topu yiyerek, canlarý yanmýyor. Onlar sanal ortamda vurulup, canlarýnýn birini kaybediyor ama ölmüyorlar. Kalan canlarýyla oyunlarýna devam ediyorlar. Fazla sayý yapýnca bonus kazanýp, canlarýna can ekliyorlar.

Þimdiki çocuklar eskiden bizim okuduðumuz gibi kitap da okumuyorlar, okumak istemiyorlar. Niye okusunlar, kitap okumak zor iþdir. Aç televizyonu, seyret. Okumak ta neyin nesi?

Televizyonda görüntüler mükemmel, iþin yoksa kitap oku, kitaptaki anlatýlanlarýn hayalini kurmaya çalýþ. Bu devirde ne gerek var.

Oyun oynamak için sokaða çýk arkadaþ ara, buna da gerek yok. Aç bilgisayarý istemediðin kadar çok oyun var, seç birini ve hep oyna. Sýra falan bekleme, sýra hep sende.”Game over” mý oldun, boþ ver, oyunu yeniden baþlatýrsýn nasýl olsa.

Bizim dönemimizde bilgisayar yoktu.

Evlere televizyon yeni girmeye baþlamýþtý.

Radyo hayatýmýzda önemli idi. Bir kere, eðer okulda öðlenci isek yani öðleden sonra okula gitmemiz gerekiyorsa saat 10:00 ‘da “Arkasý Yarýn” ‘ ý dinlerdik. Daha sonra da “Çocuk Saati” programý baþlardý. Bizler “Çocuk Saati “ programlarýyla büyüdük.

O zamanlarýn televizyonu deyince, “Küçük Ev “ adlý diziyi hatýrlamayan yoktur herhalde.Küçük bir kasabada belki de köyde yaþayan meþhur Engels ailesi. Kýzlarýn isimlerini hatýrlýyorum sadece, Laura ve Mary idi. Bir de kasabanýn zengin Olesen ailesi vardý. Bu aile kasabada dükkan iþletiyordu. Olesen’lerin þýmarýk, sarý lepiska saçlý kýzý Nelly Olesen ve cadý annesi vardý. Nedense her ikisi sürekli olarak Laura ve Mary ile uðraþýrdý, sürekli kýskançlýk krizine girerler ve onlarý zor durumda býrakmak için dizi boyunca uðraþý verirlerdi. Ama sonunda yine iyiler kazanýrdý. Bu dizi evcilik oyunlarýmýza fazlasýyla örnek olmuþtu.

Biz o zamanlar Laura’ya aþýk olmuþtuk.

Birde “Uzay Yolu” dizisi, çok etkilendiðimiz bir dizilerden biri idi.

Çocuk oluruz da, çizgi filimlerden bahsetmeden olur mu? En sevdiðim çizgi film “Heidi“ idi. Heidi büyük babasýyla birlikte Ýsviçre Alplerinde küçük bir kulübede yaþardý. En iyi arkadaþý koyunlarý otlatan Peter’ di. Bütün gün kýrlarda dolaþýr, koþar , oynarlardý. Sonra büyükbabasý Heidi’yi eðitim alabilmesi için büyük þehire gönderdi. Orada zengin bir ailenin yanýnda kaldý . Ailenin güzel kýzý Clara felçli olduðu için yürüyemiyordu. Zannediyorum,evin kahyasý ya da çocuklarýn dadýsý olan Bayan Rottenmair, Heidi’ ye çok çektirirdi, Heidi büyükbabasýný ve Peter ‘ý çok özlüyordu. Ama yine de her türlü güçlüðe göðüs gerdi. Heidi birkaç yýl geçince büyükbabasýný görmeye gitti. Bir süre sonra Clara’yý da, temiz havanýn hastalýðýna iyi geleceði düþüncesiyle Heidi’ nin yanýna gönderdiler. Bu ziyaret sýrasýnda Clara, büyük bir azimle ve Heidi’nin sayesinde Ýsviçre Alplerinde yeniden yürümeyi baþarmýþtý.

Clara’nýn yürümesi, ben de ilerde doktor olma isteði uyandýrmýþtý.

1980 ‘li yýllarýn çizgi filmlerinde þiddet, dövüþ, düþmanlýk pek yoktu.

Çocukluk yýllarýmýzda bizleri, çizgi film ve diziler dýþýnda Türk filmleri de oldukça etkilerdi. Haftada bir defa o da gece saat 11 de baþlayan türk filmleri olurdu. Israrla beklerdik, baþlamasýný. Hepimiz ftürk ilmdeki karakterlerle bütünleþirdik. Hepimiz malkoçoðlu, Fatihin fedaisi Kara Murat olurduk. Kýsacasý Türk filmleri herkes için çok özeldi.

Günümüzdeki çocuklar daha mý þanslý daha mý þanssýz bir þey diyemeyeceðim. Zira yaþam kalitesi arttýkça beklentiler de ayný oranda artýyor. Bizi çocukluðumuzda mutlu etmeye yeten küçücük þeyler, þimdiki çocuklarý mutlu etmeye yetmiyor.

Okul yýllarýnda çok aðýr geçtiðini düþündüðümüz zaman, þimdi hýzla akýp gidiyor. Hiç birimiz yetiþemiyoruz hýzýna. Mutluluklar, sevinçler, hüzünler hepsi hýzla yaþanýyor.
Þimdiki çocuklar birtakým deðerleri, küçük þeylerden mutlu olabilmeyi bilmiyorlar. Bazý þeyler hep eksik kalýyor. Ama umutsuzluða hiç gerek yok. Ne olursa olsun, yeni nesil daha güzel þeyler yaþayacak.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir Bayanýn, Bir Erkeði Evliliðe Ýkna Etmesi Ýçin Ne Yapmasý Gerekiyor?
Seçtiðimiz Renk Kiþiliðimizi Yansýtýr
Evlilik Hakkýnda Tavsiyeler
Akýl Nedir, Zeka Nedir?
Teþekkür Etmek Ýçin Ýlle de Bir Ýyiliðin Yapýlmasýný Beklemeyin
Bilgisayar Boþanmalara Neden Oluyor
Konsolosluklar Ve Sýnýr Geçiþleri
Bizi Sevindirenler
Bende Canli Kalkan Olmak Ýstiyorum

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Böyle Özgürlük Olmaz Olsun [Eleþtiri]
Sonbahar ve Bunalým [Bilimsel]
Nefes Önemlidir [Bilimsel]


Ayhan Kanat kimdir?

34 yasindayim, polemik turu yazilari severim.

Etkilendiði Yazarlar:
Orhan Pamuk


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ayhan Kanat, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.