Öküzün rengini dýþýnda, insanýn rengini içinde ara. -Mevlânâ |
|
||||||||||
|
Geçenlerde Edremit Çarþamba pazarýna alýþveriþe gitmiþtim. Aracýmý Tansaþ’ýn otoparkýna park ettim. Alýþ veriþim bitmiþ ve ben aracýma tam binecektim ki, milli marþýmýzý duydum. Derin bir soluk alýp göðsümü þiþirdim. Hazýr ol vaziyette marþ bitene kadar bekledim. Göz ucumla baktýðýmda bazý insanlar yürümekteydi. Yüreðim incindi! Hüzün sol yanýmý bir vida gibi burktu, kývýrdý. Bazý deðerlerimizi unutmanýn verdiði bir kýrgýnlýk da yaþadým. O an milli duygularým öylesi kabarmýþtý ki, aðlamamý zor bastýrdým. Boðazýmda duygularým boðum boðum oldu. Neden zayýfladý Milli duygularýmýz? Bu soruyu kendime sordum. “Atatürk’ün sinirlendiði önemli bir nokta vardý. Gazetelerde, kendisine “Ata” denildiðini okudukça þöyle dedi: — Benim adým Ata deðil, Atatürk’tür! Bazý gazeteler neden böyle yazarlar?” (-Þükrü KAYA Kaynak: Dünya Gazetesi, 10.11.1953 -) Hiç unutmam ilkokul günlerimde “10 Kasým” günlerimiz gözyaþlarýmýzla kutlanýrdý. Þimdi bu kutlamalar kaldýrýldý. Doðru mu yanlýþ mý, içsel ve dýþsal sorgulamalar yaþadýðýmýz þu son zamanlarda, þahsi kanaatim “keþke kaldýrýlmasaydý!” oluyor. Neden mi? Bugün hayranlýkla onayladýðýmýz ve imrendiðimiz Japon Kültüründe; meslek yaþamýnýn devamý için okul bitiminde bir eðitim vardýr. Bu eðitimin tam üç ay sürmektedir. Eðer baþarýlý olmuþ ise kiþi iþ hayatýna baþlama onayý almýþ demektir. Olmamýþ ise bu onay verilmez. Japon kültürünün en vazgeçilmez “üç ayda” ne eðitimi veriliyor? Ýlk ay kesinlikle içinde hiçbir baharat olmayan sadece suda haþlanmýþ pirinç yeme alýþkanlýðý geliþtiriliyor. Düþünebiliyor musunuz, hiç tuz ve þeker olmayan bir lapayý yemeyi? Bu ilk bir ayda beden dilini en doðru bir þekilde kullanmayý da öðreniyor Japon insaný. Ne zaman, nerede, nasýl ve kimlere karþý “gülümseme ve dik duruþ” yeteneði geliþiyor. Ayný zamanda ses tonunun ayarlarý ve duygu kontrolleri de bu eðitimde verilmekte. Hatta ailesine, komþusuna, çevresine ve toplum içinde yaþantýsýna ait davranýþ bilimleri öðretiliyor. Amaç, büyük küçük her insana “saygý ve sevginin” korunmasý. Ýkinci ayda ise; ister týp fakültesinde olsun ister mühendis ve siyaset bilimi okusun, hangi meslek grubundan olursa olsun bir Japon; bir evde temizlikçi veya bebek bakýcýsý, iþ yerinde yer süpüren ve çöp toplayan, veya bir tarlada çiftçi ve ineklerin altýný temizleyip süt saðabilmeyi öðrenmek zorunda. Hem de iðrenmeden bunlarý yapabilmeli ki, gerçek yaþamda “duruþu” saðlýklý olmalý. Örneðin bir doktorsunuz ve bir çiftçi üzeri çamurlu size muayene olmaya gelmiþ. Birinci ayda öðrendiðiniz” tebessüm ve güzel bir duruþ” ile onu iðrenmeden ve diðer sýnýf grubundan ayýrt etmeden karþýlamalýsýnýz. Ne hoþ bir eðitim deðil mi? Gelelim þimdi bu Japon eðitiminin son üçüncü ayýna. Ben bu ayda çok duygulandým. 6 Aðustos 1945’te ABD’de gizlice geliþtirilen yýkým gücü çok yüksek olan ilk atom bombasýnýn Hiroþima’ya atýlýyor ve üç gün sonra da Nagasaki’ye atýlýyor. Bu bombalar Hiroþima’da 200 bin, Nagasaki’de 80 bin sivil insanýn ölmesine ve on binlerce insanýn yaralanmasýna yol açýyor. Ayný zamanda bu iki kent çok büyük bir bitkisel örtü zararý da yaþýyor. Ya radyasyon etkisi? Hala devam ediyor ve sakat insanlar olduðu gibi ölümlerde yaþanýyor. Bir Japon müze ziyaretleri ile 1945 yýlýnda ülkesine atýlan “ilk atom bombasýnýn” izlerini görüyor. Ve atom bombasýnýn hala süregelmekte olan fiziksel, kimyasal vücutlarýnda etkileri bilgileri veriliyor. Milli marþlar ve geçmiþ tarih sýký bir þekilde okutuluyor. Bir Japon insanýnýn ülkesinin özgürlüðü için Kamikaze Uçuþlarý yapýldýðý yani “intihar uçuþlarý” video ile görsel interaktif eðitimi yapýlýyor. Japon imparatoru Hiro Hito’ya Amerika ile savaþýn nihayet vermesi için ülkesinden “madde, madde” istediði “Ateþ kes!” þartlarýnýn birinin dýþýnda diðerlerini kabul ettiðini gür ve etkileyici sesinden duyan Japon insaný hüngür, hüngür aðlýyor. Yüreði sevgi ve hüzün ile doluyor. Çünkü o sevgili imparatoru eline tutuþturulan ilk maddeyi radyoda halkýna okuyor. “Japon Dilimiz deðiþecekse ölmeyi yeðlerim!” sözleri ile Perharbur’a intihar uçuþlarý baþlýyor ve o uçuþlarda ölen Japon Askerlerinin fotoðraflarý izletiliyor. Sonuç? Savaþ bitiyor. Ama hala izleri var. Ýþte Japon insaný bu üç aylýk eðitimde milli marþlarýný yürekten söyleyip ülkesine ve geçmiþ tarihine sevgi ve saygýsýný tescillemiþ oluyor. Baþarýlý olmamýþ ise asla okuduðu ve almýþ olduðu diploma geçerli olmuyor. Amaçlarý, “milli deðerler ve ulusuna” sahip çýkabilmek ve korumak oluyor. Yýllar önce sesim gür diye ilk öðretmenim beni seçmiþti. Hiç unutmam “10 Kasým” törenleriydi. Ulu önderimizi hala yüreðimizde taþýyor ve yas tutuyorduk her on kasýmlarda. Yanýk, yanýk baðýrmýþtým olanca sesimle ve öyle duygulanmýþtým ki, kendi okuduðum þiirden, kürsüden indiðimde bile aðlamaktaydým. “Uzun uzun kavaklar dökülüyor yapraklar.” “Ben ATAMA doymadým doysun kara topraklar.” “Sevgili ATAM sen kalkta ben yatam!” diye… Oysa bilmezdim ulu önderin bu söze kýzdýðýný. Keþke söyleselerdi. Keþke öðretselerdi de, onu ebedi uykusunda böyle hitap edip üzmeseydik. Emine Piþiren/Edremit-Akçay/2008
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Emine Piþiren, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |