Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez. -Joe Louis |
|
||||||||||
|
-Orada dur,daha ileriye gitme dostum!Belki daha sonra,ama þimdi asla bulunduðun noktadan daha ileri gitme!Bir hafta sonra gelecektin,iki hafta oldu.Verilen randevulara sadýk kalmalýsýn,aksi takdirde beni burada bulamayabilirsin. -En sonunda gelebildin.Görünmen de kaybolman da bir anda gerçekleþiyor. Geç gelmemin nedeni var.O’nu o durumda býrakýp gelemezdim. Biraz iyileþmesini bekledim. -Hasta mý olmuþ? -Bilmiyormuþ gibi sorma,senin sayende tekrar bana döndü.Çektiði acýlar O’nu bana baðladý.Buradan eve gittiðimde cep telefonuma saatler öncesi O’ndan gelen bir mesaj olduðunu gördüm.Bir hastanede yattýðýný ve beni görmek istediðini yazýyordu.”Belki de bu son görüþmemizdir” diye de eklemiþti.Uzatmadan anlatayým;bir trafik kazasý geçirmiþ benim burada seninle beraber olduðumuz saatlerde.Annesini maalesef ayný kazada kaybetmiþ.Arabayý kullanan O olduðu için annesinin kaybýndan kendisini sorumlu tutuyor.Hem annesinin hem de kýrýk ve yaralarýnýn acýsýný çekiyordu.Göz yaþlarý günlerce dinmedi.Bir kolunda,iki bacaðýnda ve kaburgalarýnda kýrýklar,bazý organlarýnda da ezilme ve kanamalar vardý.Bana fazla yaþamaz gibi geldi. -Üzülme,çünkü bir düþünür diyor ki: Bir kedinin dokuz caný, bir kadýnýn da dokuz kedi kadar caný vardýr. -Haklýsýn,geçen iki hafta içinde tamamýyla olmasa da önemli ölçüde iyileþti. Gündüzleri yanýnda fazla kalamadým,ama geceleri sabahlara kadar onu bekledim. Uykusuzluktan þiþmiþ gözlerle,sersem gibi iþlerimi de yapmaya çalýþtým. -Sen bunlarý yaparken,evdekiler bir þeyden þüphelenmediler mi? -Sanýyorum her þey anlaþýldý,ama nedense karým bana bu konuda bir þey sormuyor, yada söylemiyor.Susmayý tercih etmesi benim de iþimi kolaylaþtýrýyor. -Sen gene de dikkatli ol,unutma ki durgun sular derin bile olmasalar bir tehlike iþaretidirler.Durgun insanlar için de ayný þey geçerlidir.Karýnýn senin hakkýnda iyi düþünmesini herhalde bekleyemezsin.Uygun bir zamanda bir þeyler yapabilir. -Geçmiþteki davranýþlarýnýn aksine bana karþý karým çok iyi.Onun bu deðiþikliði beni de kuþkulandýrmýyor deðil.Geçen gün hastaneye gitmeden önce eve akþam yemeði yemek ve elbiselerimi deðiþtirmek için gelmiþtim.Karým da mutfakta yemek hazýrlýyordu.Su içmek istedim.Masanýn üzerindeki sürahide su vardý,ama soðuk olsun diye dolaptan almak için mutfaða girdim.Daima yemekleri masada daðýtan karým,o gün mutfak tezgahýnýn üzerinde tabaklara daðýtýyordu. Dört tane tabaktan bir tanesi desen olarak farklýydý.Benim girdiðimi görmedi, farklý tabaða bir poþetten bir þeyler serpiþtirdi.Tuz yada baharat deðildi döktüðü; çünkü onlarý özel kaplarýndan kullanýrdýk.Dolabýn kapaðýný açýnca sesi duydu, bana baktý.En ufak bir telaþ belirtisi yoktu,aksine hafifçe gülümsüyordu.Sofraya oturduðumuzda farklý tabaðý ýsrarla önüme doðru sürmesi,içime kurt düþürdü.Bir þey almak için mutfaða gittiðinde onun tabaðý ile benimkini deðiþtirdim.Çocuklar bir þey söylemeden beni izliyorlardý.Tabii karým tabaðýn deðiþtiðini hemen anladý ve bir bahane uydurarak bir tek lokma bile o tabaktan almadý.Kanýtlayamam ama galiba karým beni zehirlemeye çalýþýyordu.Oysa yýllar önce bana çýlgýnca aþýk olduðunu söylüyordu. -Unutma,sen de onu öldürmek istemiþtin ya...Bazýlarýna göre, zaman ve evlilik aþkýn en baþta gelen katilleridir.Bana göre ise, aþký yeyip bitiren kýskançlýk ve þüphedir;alýþkanlýk deðil. -Evden aceleyle çýkýp gene O’nun yanýna gittim.Sabaha kadar ellerini tuttum.O hep aðladý.Aðladýkça güzelleþiyor,belki de insani özellikler kazanýyordu. - Aðlamak ruhumuzdaki gökkuþaðýnýn ressamýdýr. -Sevgimle onu deðiþtirebileceðimi düþünmeye baþlamýþtým.Çektiðim sýkýntýlara raðmen yaþamýmdan çok memnundum.Mutlu olduðumu herkese haykýrmak istiyordum. - Gerçekten mutlu olan kiþi onu uluorta dillendirmekten utanýr;ikide bir mutlu olduklarýný ilan edenlere bir bak, yaptýklarý mutluluk yamasý ile acaba neyi kapatmaya çalýþýyorlar? -Bu sözünde bana da dokundurma var. -Evet var. Mutluluðu yaþamak için önce onu var etmek;var etmek içinse uzun süre ciddi ve yoðun bir çalýþma gerekir.Bu konuda sen nasýl bir çaba sergilediðini düþünüyorsun?Ýki günlük hastabakýcýlýðýný kanýt olarak önüme sürme sakýn! -Gene insafsýzca eleþtirmeye baþladýn.Yoksa diðerleri gibi sen de mi benim mutluluðumu kýskanýyorsun? -Benimle ilgili deðerlendirmelerin için bir þey söylemem,ama bil ki baþkalarýyla paylaþýlmayan mutluluðun ömrü de kýsadýr.Mutluluðumuzu kýskanan insanlar önünde sonunda onu yok edeceklerdir. -Ýþ yerindeki haset bakýþlarýn artmasýnýn nedeni bu mu? - En tehlikeli insan organý gözdür;en tehlikeli insan davranýþý da bakýþtýr.Bunlardan kendini sakýnan yýðýnla kötülükten de korunmuþ olur.Ayný zamanda göz en güzel þeyleri de anlatmanýn aracýdýr.Mesela,duygular sözcüklerle anlatýlamaz,bunu baþardýðýný düþünenler ise sadece bir kaç þair bozuntusudur. Sevdiðin insanlara karþý da dudaklarýnla konuþamýyorsan,bir de gözlerinle dene!Yalnýz sevdiðin kiþi de olsa iyilikte fazla cömert olma,yoksa düþmanlarýný çoðaltmaktan baþka bir þey yapmamýþ olursun. -Bunu benden isteyemezsin.O’na karþý böylesi hesaplý bir davranýþ sergileyemem.Ben O’nun yanýnda ruhumun köleleþtiðini hatta köpekleþtiðini anlýyorum. - Köle köleliðinin farkýnda olsa idi hiç köle olur muydu?Nitekim fark eden zaten hemen kýrmaya baþlýyor zincirlerini.Bu fark edemeyiþin güzel bir tarafý da var: Çoðunlukla kölenin mutluluðu efendisinden daha yoðundur da nedense hep aksi zannederiz. Bu dünyadaki efendiler hiç bitmez;köle olmaya gönüllü bu kadar insan varken... -O’nun için þu son iki haftadýr yaptýklarým ,beni kötüler safýndan alýp iyiler safýna koymuþtur diye düþünüyorum. - Dünyanýn tek sahibi sadece iyiler deðildir,onda kötülerin de yaþamaya hakký vardýr. Ahlâklý insanlarýn olduðu yerde ahlâksýz insanlarýn da olmasý çok doðaldýr.Tüm insanlarý ahlâklý ya da ahlâksýz olan bir topluma hiç rastlanmamýþtýr.Ýhtiraslar bizim için her açýdan önemlidir.Çünkü ihtiraslarýmýzýn esiri olduðumuz andan itibaren ahlâkýn yanýndan uzaklaþýrýz. -Bu gün,buradan erken ayrýlmak istiyorum.Onun bana ihtiyacý var.Þimdilik hoþça kal! -Sen bilirsin,güle güle!Son kez hatýrlatýyorum:Randevularýný unutma,hatta þöyle söyleyeyim: Randevularýna asla zamanýnda gitme,mümkün olduðu kadar erken git;bundan kazancýnýn büyük olduðunu göreceksin.Randevusuna gecikene de fazla güvenme;çünkü iþi,dostluðu,parayý v.s. de geciktirecek demektir. ******* (Devam edecek)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |