Zamaný gelen bir düþüncenin gücüne hiçbir ordu karþý koyamaz. -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Bin dokuz yüz yetmiþ üç yýlýnýn sýcak bir Mayýs günü Rafet,tek baþýna düzeltmeleri yapýyordu.”Burada iþe baþlayalý altý ay olmuþ bile,zaman çok çabuk geçti.”diye düþündü.Masasýnýn hemen yanýnda kirli çay bardaklarýnýn kenarýnda durduðu camdan dýþarýya baktý.Sefil bir hipi baþýný sallayarak,o güzelim(!) saçlarýný savurarak yokuþu týrmanýyordu.Periþan olmuþ elbisesinin ceketinin cepleri çýkmýþ,pantolonunun paçasý yýrtýlmýþ sallanýyordu.Bu sýcakta ceketle nasýl dolaþabildiðine hayret etti.Onun hemen arkasýndan giden çok þiþman bir adam gördü.Necdet Tosun’a benzetti.O olma ihtimali çok yüksekti çünkü geçende bir operatör aþaðýdaki vergi dairesine gidip gelen artistleri bu pencereden bazen gördüklerini söylüyordu. Caddeden výzýr výzýr geçen daha doðrusu geçmeye çalýþan arabalardan kendini sakýnmak için yaþlý bir adam dikkatli bir þekilde en kenardan yürüyordu.Arabalarýn bazýlarý yokuþu çýkmakta zorlanýyordu.Binenlerin inip yokuþu çýkmasý için arabayý iteledikleri de oluyordu. Geldi geleli yazý iþleri müdürünü sadece birkaç kere görmüþtü.Mürettiphaneye pek inmezdi.Þefleri ise sýk sýk oradaydý.Eskiden yayýnlanmýþ pehlivan tefrikalarýný ya da o günün falýný getirirdi dizilmek üzere.Bir gün yeni fal yazmaktan da býkmýþ ve eski gazetelerden fallarý keserek getirmeye baþlamýþtý.Rafet,dizerken bazý fallarda satýrýn tam dolmadýðýný söylediðinde: -Onun kolayý var.Uðurlu sayýnýz þu ya da uðurlu renginiz bu,diye ekle ve boþluðu kapat gitsin!demiþti. Kopyalardan eline bulaþan mürekkebi samanlý bir kaðýda silerken þef içeri girdi: -Rafet,bugün yazý iþleri müdürü erken çýkacak,benim de bir iþim var.Birazdan gideceðim.Patronlar yukarýda,ama onlar bu iþten anlamazlar.Anlayacaðýn iþler senin sorumluluðunda.Mürettip sayfalarýn kopyasýný aldýktan sonra,bir göz atýp baskýyý yaptýr!dedi ve gitti. Gazetenin basýlmasýna yarým saat kala on tam sayfa kopyayý Rafet’e getirdiler.Diðerlerini üstün körü ama baþ sayfayý dikkatlice inceledi.Manþet habere baktý:”Mecliste masonlar tartýþýldý” diye büyük puntolarla bir baþlýk atýlmýþtý.Devamýnda da bir milletvekilinin masonlara “sülük” dediðinden bahsediliyordu.Sayfalarý tek tek imzalayýp basýlmak üzere gönderdi.Saat tam 17.00’de baský makineleri gürültü çýkararak gazeteyi basmaya baþladýlar. Yarým saat ya geçmiþ ya da geçmemiþti ki patronun kardeþi Orhan bey ve birkaç kiþi Rafet’in yanýna geldiler.Ellerinde yeni çýkan gazete vardý,heyecanlý görünüyorlardý.Masanýn etrafýný sardýlar.Orhan bey: -Rafet bu kocaman haberi görmedin mi?Gördüysen bizi neden uyarmadýn?Masonlara hakaret ediliyor bak burada!Üstelik adamlara sülük bile deniyor. -Efendim onu söyleyen biz deðiliz,bir milletvekili.Hem ben haberin kendisini deðil,o haberdeki dilbilgisi yanlýþlarýný düzeltmekle görevliyim.Ayrýca basýn ve ahlâk yasasýna aykýrý bir þey varsa o zaman ilgili birimi uyarýrým.Haberlerin seçimi sorumluluðu tamamýyla yazý iþlerine aittir. -Ama ortada alenen bir hakaret var. -Az önce de belirttim,hakaret varsa onu yapan biz deðiliz ki... -Peki,o zaman ayný haberde sözü edilen þu iki firmadan bizim reklam aldýðýmýzý biliyor musun? -Bilmiyorum,çünkü benim reklam servisiyle de bir ilgim yok.Hem masonlarýn daha önce aleyhinde basýlmýþ kitabý da var gazetemizin.Topluma zararý olmayan bir haber gibi göründü bana.Gene de siz bilirsiniz. -Neyi nasýl yapmamýz gerektiðine biz karar veririz.Baskýyý durdurdum.Mürettip hemen o haberi çýkarsýn,basýlan gazeteler imha edilsin ve o haberin yerine þu haber konsun.Operatörler gitmiþ ama dizgi makinesinde bunu mürettip de dizebilir.Sen de hemen okuyup düzeltmeleri yap,fazla gecikmeden gazeteyi çýkaralým. -Peki -Ha unutmadan söyleyeyim,yarýn da beni gör.dedi ve gitti.Tabii yanýndakiler de onunla beraber. Manþetten verilecek olan yeni haberin baþlýðý þöyleydi:.....Partisi Baþkaný:”Biz milliyetçiyiz” dedi. ******* Ertesi gün Rafet onun yanýna gitmedi.Çaðýrmasýný bekledi,ama çaðýran olmadý.Bu olaydan on gün sonra artan sigorta primleri nedeniyle gazeteden çok sayýda eleman çýkarýlacaðý söylentileri yayýldý.Bu söylentiler bir gün sonra gerçek oldu. Patronun odasýna Nuri ve Rafet birlikte çaðýrýldýlar.Görevlerine son verildiðine dair bir zarf içinde bir yazý ve on beþ günlük de tazminat parasý ellerine tutuþturuldu.Baþak Acun bundan sonra gazetede tashih iþlerini tek baþýna yürütecekti.Kendisiyle vedalaþan arkadaþlarýna bu nedenle dert yanýyordu.....
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |