Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim. -Cervantes |
|
||||||||||
|
“Kanatlarına kartal gölgesi düşmüş kelimelerin, Sonsuzluğa tekrarlanan kara tahta çizgilerinde Serçe bakışlı duygu parlamaları gözlerine dokundukça, Gözbebeklerinde acıyan cümleler halsiz kıvrılışlarda.” AYSUN GÜL Her çocuk onlar için bir başka gezegenin keşfi gibidir. Öğrettikleri her harfin küçücük dudaklarda söylenişine hayran kalırlar. Yorulurlar, bulanırlar bazen de sıkılırlar belki, lakin öğrencilerinin gözlerindeki ışıltıyla birleşen gözbebekleri tekrar ışıldar ve hayata döner. “Bir öğretmen tanımıştım; bir çocuğa on çocuk katmak için hayatından parçalar veren. Kendine acımadan köy çocuklarının yoksul ve mutlu olmaya muhtaç yaşamına, nefes katmak adına çalışan. Onlar köy çocuklarıydı, ellerinde olanı ellerinde geleni ve elleriyle yaptıkları her şeyi, canlarından çok sevdikleri öğretmenleriyle paylaşmak için çırpınan. Öğretmen onlar için ata, baba, anne ve ilerideki idealleri için yaratılmış örneklerin en önemlisiydi. Hasan öğretmende örnek bir öğretmen değil di o bir babaydı ve ataydı onlar için. Yollarda geçen ömrünü bir gün gelipte yollarda bırakacağını bilmeden, koşar adım gitmişti, talebelerini başına. Kış gelmişti artık, Anadolu’nun ücralarına…”A. GÜL Her 24 Kasım değil eğitimcinin günü aslında. Tarihi yoktur paha biçilmez değerinin. Kol kanat gerdiği bir sürü küçük beyin onun sayesinde yürüyecektir aşkın ufuklarına. Kelimelerin yağmurunda sağanak sağanak ıslanacaktır. Seller gibi coşacaktır afetler olmak adına. Yakıp kavrulan güneşin sarı yüzlü çocuklarını serinletmek için su olacaktır bedenlerinde. “Aralık ağır gelmişti, Hasan Öğretmenin bedenine. Garip bir halsizlik çökmüştü bedenine. Yıllardır koşuşturduğu çocuklarına giderken o gün gitmek istemiyordu. Nedenini bilmediği bir his kaplamıştı ama gitmeliydi onu bekliyordu kasım gözlü köy çocukları. Yollar buz tutmuştu gecenin -39 dan kalma ayazında. Ve evden çıktı servise doğru ilerledi hala sıkıntılıydı. Arkadaşlarıyla selamlaştı ve servis hareket etti. Yollardaki buzlanma sebebiyle gitmekte zorlanıyorlardı. Ve araba yoldan kaymıştı içinde bulunan 4 öğretmenle birlikte hasan beyde uzun yolculuğuna çıkmıştı. Gazetelerde manşet bile olamamıştı küçük bir köşede öğretmenlerin son yolculuğu başlığıyla yayınlanmıştı…”A. GÜL Onlar için hayat hiç kolay değil ama 24 Kasımlar da Hasan Öğretmen ve yanındakiler gibi adamalı ve adanmalı hayatlar eğitim uğruna. Çağdaş uygarlıklar seviyesine gelebilmek adına yılmadan yorulmadan ve yıkılmadan ve bükülmeden nice, “24 KASIMLARA.” “Söylenecek sözler; büyük devrimleri olmalıdır öğretmenlerin, nice öğretmenler yetiştirebilmeleri için. Büyümek için bilgi bekleyen zihinlere, ilim yığmak çabasıyla çapalamak gerekir toprağı. Her çapa sonrasında alınan verim bir sonraki yılın hâsılatı olacaktır, bilgi çapa-sının ellerinde. Topraktan temizlenen her taş, ilim fidanının ağaç olmasına yardımcı olacaktır. Araya sıkışan ayrık otlarını da, bir gün gelip yok etmek, o fidanın ağaca dönüştüğü bilgi sağanağında yok edilecektir. Cahilliğin dostudur ayrık otları…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Aysun GÜL, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |