Yaþamýn her aný hakkýný ister. -Goethe |
|
||||||||||
|
-N’oldu haným? Kaç dakikadýr ne dürtekleyip duruyorsun? -Demek ki beni duyuyormuþsun da duymuyormuþ gibi yapýyorsun! -Tamam öyle olsun Suzan hanýmefendi! Ne var, sen onu söyle! -Bir de “ne var?” demez mi? Birileri kapýyý çalýyor, duymadýn mý? -Duydum veya duymadým, ne fark eder? Kalkýp açýver! Sütçü gelmiþtir. Bunun için mi benim uykumu böldün? -Bu vakitte sütçünün iþi ne? Daha ortalýk bile aydýnlanmamýþ. Hem bizim sütçü saat dokuzda gelmiyor mu? -Bak haným, cahil cahil konuþma! Ne dedi, bir parti baþkanýmýz? Ýleri demokrasinin uygulandýðý ülkelerde saat 5-6 civarýnda kapý çalýnýrsa gelen mutlaka sütçü imiþ. -O kadarýný ben de biliyorum çok bilmiþ Ramiz bey! Ama senin þu anda saatin kaç olduðundan haberin var mý? -Yook, saat kaç? -Üçü biraz geçiyor. Bu saatte ne bizim sütçü, ne de ileri demokrasi sütçüsü gelir. -Öyleyse kapýyý çalan kim? -Bilemem, onu da sen bil. Ýyisi mi kalk aç ve kim olduðunu öðren. Bak, zili býrakýp yumrukla kapýya vurmaya baþladýlar. -Duydum, duydum. Sýcacýk yataktan çýkýp da bakamam doðrusu. Üþürüm. Sahi, bu saatte gelen kim ola ki? Polis olmasýn? -Ah, tam üzerine bastýn! Durmadan internetde yazý yazan, facebook’a yorum atan bir adamýn kapýsýna, bu saatte de gelse gelse polis gelir. Kalk ve kapýyý aç! -Açmam. Çalar çalar giderler. -Gelen polis ise gitmez. Kapýyý kýrar, gene içeri girer. -Ben suç iþleyecek bir þey yapmadým ki polis kapýmý kýrýp içeri girsin! -Ýnternette dolaþan siyasi yazýlarý ben mi yazdým? Arkadaþlarýnla telefonla konuþurken söylediklerini, küfürlerini hep duydum. Senin telefonunu da dinliyor olabilirler. Ya da moda deyimiyle, teknik takibe takýlmýþsýndýr. -Telefonumu dinlediklerinden þimdi emin oldum. Konuþurken yanký yapýp duruyordu da, ben hatlarda bir arýza var diye düþünüyordum. -Konuþmayý býrak da git kapýyý aç. Baþýmýzý daha büyük belalara sokma. Kapýdakilerin gideceði filan yok. -Haným pencereden bir bakýversene polis evin etrafýný kuþatmýþ mý, polis araçlarý görünüyor mu? -Bakýyorum, ama dýþarýda in cin top oynuyor. Araba falan da yok. Þiddetli bir fýrtýna var, aðaçlar sallanýyor. -Tamam, gidip bakacaðým. Senden ricam, geçen hafta pazardan aldýðýmýz pijamamý, birkaç iç çamaþýrýmý, cep telefonumu ve 4-5 paket sigaramý bir valizin içine koyuver de giderken telaþtan unutmayayým. -Hepsini anladým da cep telefonunu ne yapacaksýn? Seni Silivri’deki bir tatil köyüne mi götürecekler? Orada sigaraný tellendirip telefonda benimle muhabbet mi edeceðini sanýyorsun? -Öff be, her sözüme de bir lafla cevap verirsin. Kafam þiþti. -Gittiðin yerde 3-4 metrekarelik bir odada kafaný dinlemeye bol bol zamanýn olur. -Gidiyorum kapýya bakmaya. Sen de biraz sonra benden kurtulursun. ** -Ramiz bey yüzün gülüyor. Demek ki gelen polis deðilmiþ. Alacaklý gibi kapýyý çalan bu münasebetsiz kimmiþ? -Alttaki komþu. -Derdi neymiþ gecenin bu saatinde? -Sigara içtikten sonra balkonun kapýsýný açýk unutmuþum. Dýþarýda da oldukça þiddetli rüzgar varmýþ. Çarpan kapý sesinden uyuyamamýþ adamcaðýz. -Haydi, bu sefer ucuz atlattýn. Bu sana ders olsun. Yarýndan tezi yok, interneti kapattýrýyorsun, cep telefonunun da hattýný iptal ettiriyorsun. Yoksa bu geceki korkun yakýnda gerçeðe dönüþebilir. -Ama haným, memlekette ileri demokrasi varmýþ! -Býrak þimdi ileriyi geriyi! Varsa da sana bana deðil, kendilerine var. Uyuyalým artýk. -Tamam. Allah rahatlýk versin. ** -Ramiz bey, Ramiz bey! Kapý çalýyor, bakýversene. -Tamam karýcýðým bakýyorum. Bu sefer gelen garanti bizim sütçüdür. -Nerden bildin? -Baksana saat sekizbuçuk olmuþ. Ne kadar süt alayým? -Bir kilo al, yeter. ** -Ne kadar süt vereyim Ramiz bey? -Haným “bir kilo al” dedi. -Tamam. -Sen sütü neden bu saatte daðýtýyorsun ? -Sizin için erken mi? -Hayýr, bazý ülkelerde sabah 5-6 civarýnda sütçü çalarmýþ kapýyý da. -Biz o saatte uykuda oluruz. Hangi ülkeymiþ buralar? -Ýleri demokrasinin uygulandýðý ülkeler. -Eee, -E’si devlet büyüklerimiz bizde de ileri demokrasi olduðýnu söylüyorlar da… -Beyim, siz onlarýn lakýrdýlarýna aldýrýþ etmeyin. Gülün geçin. Bilirsiniz, bu adamlar yýllar önce “devrim” adýný verdikleri bir arabayý benzin koymadan yürütmeye kalkmýþlardý, þimdi de “demokrasi” adýný verdikleri bir arabaya bindiler; ancak buna da ileri vites koymayý unuttular. Ýþte o yüzden bizdeki “demokrasi” arabasý hep geri vitesle gider ve oraya buraya da toslar. ** -Aldýn mý sütü bey? -Aldým haným. Ýki liraya hem bir kilo süt, hem de önemli bir ders aldým!
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |