Baþka dillerle ilgili hiçbir þey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir þey bilmiyorlar. -Goethe |
|
||||||||||
|
Sýradanlaþmýþ olarak sana kaç kere yazdýðýmý unuttum.Artýk hatýrlayamýyorum seni, yavaþça, aylar içinde yýllar, yýllar içinde birkaç aný, anýlarýn içinde de sen gittin, kayboldun.Biliyorum þuan sana yazmamýn ne kadar anlamsýz ve sýð olduðunu.Seni tanýdýktan sonradan beri ne kötü þey yaþadýysam uzaklardaki sana sýðýndým, sen hissetmedin belki, belki de hissettin. Hep acaba aklýnýn ucundan geçiyor muyum diye düþünmüþümdür, hala düþünmüyorum. Bir aralar senin gibi biri ile asla tanýþamayacaðýma ve aslý ayný hisleri hissedemiyeceðime inanmýþtým, hala inanmýyorum. Herkesin hayatý aðýrdýr bana göre. Bazýlarýnýn evreninde yer çekimi dünyada olduðu gibi bir deðildir sadece. Olayýn bundan ibaret olmasýnýn kimine göre konu ile hiç alakasý yoktur oysa, çünkü onlar çoktan tutunuyordur. Bir açýdanda kendimin çok fazla tutunduðuna ve kendimi kurtarmak için nefes nefese bile kaldýðýma yemin edebilirim ki normalde olmasý gereken bu mudur aslýnda ? Durumun sadece sen olmadýðýný anladýðýmda her þey için çok geçti, kanýma iþlenmiþti bir kere. Babaannemin annesinde beyin küçülmesi varmýþ, sadece eski þeyleri hatýrlama hastalýðý imiþ. Bunu daha yeni öðrendim ve kafamda þimþekler çaktý ardýndan biri yýldýrým gibi çok yakýnýma düþtü. Acaba bende bu hastalýktan mý müzdariptim. O kadar farklý ve acayip miydi ? Sanki lise yýllarýma hapsedilmiþ gibi hissediyordum. Üniversiteye giderken bile aklým benimle oyunlar oynuyordu. Kapýdan girdiðimde o hiç tanýmadýðým ve tanýyamacaðým sýnýfta bir tek sen varmýþsýn gibi, kapýya saygý gösteriyordum. Çünkü hakettiðini sanmýþtým. Gerçekte ve anýlarda o kapýyý kapatýrken kapý hep hüzünle gýcýrdýyordu, her seferinde bir kere olsun arkama bakmamý saðlýyordu. Þimdi ise o çok sessiz ve arkamdan hep umutla bakýyor. Onun duygularýnýn deðiþmeside tabiki hemen olmadý, çok uðraþtým. Ve asýl beni yoran þeyin de bu olduðunu çok sonradan öðrenecektim, çok küfürler etmiþ olacaktým ona. Ölüme yaklaþmanýn beni senden uzaklaþtýracaðýný hiç düþünmemiþtim, taki kaza yapana kadar. Aklýmdan geçmediðin anýn sadece kaza anýnda olduðunu kazadan birkaç gün sonra farkettim.Ve buradan bir çýkýþ yolu bulabileceðim fikrine kapýldým. O zamanlar normal bir insan olduðumu düþünmüyordum. Sonra bir gün ölüme kendi isteðim ile yaklaþmak istedim fakat yapamadým, yapamayacaðýmý biliyordum. Bu olaydan sonra benimde herkes gibi normal biri olduðumu hissetmeye baþladým, daha sonrada olacaktým. Yani bilemiyorum ve þüpheleniyorum, baþýndan beri normal miydim ? Bir þeyin olmamasýnýn da bir nimet olabileciðini küçüklüðümden beri biliyordum, çünkü böyle öðretilmiþti. Çünkü sadece varoluþ yoktu bu sýçtýðýmýn dünyasýnda,yok oluþ denen gevþek ve yavþakça bir þeyde vardý. Ýnsanlarý kalpsiz dostlarý gibi sýrtýndan yavaþça ve soðukça sýzýp sýrtýný yolan bir þeydi ve izi uzun sürelerce kalabiliyordu. Bu bizim çocukluðumuzda olan cipslerin içinden çýkan kaðýt, kalitesiz, hemen soyulan ve kanser yapabilen geçici dövmelere bile benzemiyorlardý. Çok daha kötüsüydü bunlar. Oðuza Atay abimizin anlattýðý gibi etrafýmda tanýdýðým tutunamayanýn sadece ben olduðunu düþünüyordum. Keþke hayatým boyunca öyle düþünüyor olsaydým. Günlerden bir gün hava soðuktu, annemin giyme artýk þunu dediði, yine annemin tabiri ile üzerimde eriyen sweatimi giymiþtim o gün. Arkadaþýmýn arka bahçede bilim programýný andýran güzel bir mekaný vardý, oraya gitmiþtik. Söz de bilim yapacaktýk, ama muhabbet ediyorduk sadece. Birden telefonum çaldý. Kuzenimdi, çabucak gelmemi ve babama da haber vermemi söyledi. Gidip yengemi öyle bulunca kanlar içinde, ilk bakýþta etrafýmdaki tutunamayanýn yengem olduðuna hemen karar kýlmýþtým. Amcamý kapýda görünce kollarýmla sardým onu, baðýrýyordu ‘ne oldu ‘ diye. Herkes, tüm sülalemiz olay yerine ilk ben geldiðim için direkt beni buluyordu. ‘ne yapmýþ’, ‘ölmüþ mü’, ‘kuzenlerin nerede ‘ sorular art arda geliyordu, bense cevap vermek yerine hepsini amcama yaptýðým gibi kollarýma alýyordum. Bayýlanlar, çýðlýk atanlar, içeri girmek isteyenler. Sanki o gün yengemin kendini öldürmesi ile tutunduðuna inanmýþtým fakat çok sürmedi o inanýþ. Bazende ben tutunabileyim diye kendini feda etmiþ olabileceði fikrine kapýlýyordum. Zor günler geçirmiþtim. O aralarda tekrar uçmuþtun aklýmdan, ölümün sayesinde sanýrým. Çünkü yine yaklaþmýþtým ölüme. Neredeyse bir sene olacak yengemin ölümünden. Ve sana geçen aya kadar ulaþamýþtým. Çoðu aþk hikayelerinde olduðu gibi ölüm mü ayýrmýþtý bizi ? Yoksa her þey bir oyun muydu ? tehlikeli olanýndan… Yine ölüm mü birleþtirecekti acaba bizi diye düþünürken, dedemin aniden ölmesi doðal ve normal bir iþaret miydi ? Bence sorular insaný hayata baðlayan yapýtaþlarýndan en önemlileri. Onlar olmasaydý bu zamana kadar hiçbir insan ampülü, yer çekimini, uzayý, masayý, çakmaðý, televizyonu ve ardýndan kumandayý, sandalyeyi, kalp rahatsýzlýklarý için kalp pilini, küllüðü, önlüðü, ve býçaðý bulabilir miydi ? Bulsa bile bunlarý kötü emeller için kullanýlabileceðini biliyor olur muydu ? Ýnsanlar kalp diye bir organýn varlýðýný ilk öðrendiklerinde, ilk gördüklerinde, onun bir insane ihanet edip öldürebileceðini biliyor muydu ? Dedemde bilmiyordu, bilmek istemiyordu belkide. Bilmek istememekte kalplerin zoruna gitmiþte olabilir. Ve oda yýllar önce kendini imha edeceðinin ilk sinyalini vermiþti aslýnda. Her þey bundandý. Kendi elmalarýnýn içindeki kurtlar olduðumuzdandýr ki, odama geçmiþ oturuyordum. Elimde birkaç ders notu onlarý anlamayý baþarabilecekmiþ gibi okuyordum. Bu kadar çaba yüzünden de uyuyakalmýþtým. Yine o telefonlardan biri gece içinde, herkesin uyuduðu vakit acý acý çalýyordu. Hastaneye gittiðimizde yolladýðýmýz ambulans hala gelmemiþti. Dedemi gördüðümde kalbini tutuyordu, yýllardýr onun varlýðýna inanmayan adam o gün tüm gücü ile neredeyse onu göklere çýkararak ona saygý duyuyordu. Bunun için artýk geç olduðunu dedemde biliyordu biz de biliyorduk fakat denemekten kim ölmüþtür ki. Aðrýsý olduðu için birkaç dakika konuþabildik ama o konuþmada bile hayata tutunduðunu en edebiyatsýz insan bile anlardý. Bir anda ortalýk karýþtý, annem aðlayarak çýktý yanýndan. Tam yarým saat hiç nabýz alýnamadý ama yine baþardý ve kalbi bir anlýðýna kendini imha etme arzusundan vazgeçtiðini düþündürmüþtü dedeme ve bana. Baþka bir hastaneye aldýlar dedemi ve bir gün sonra yine telefon çaldý. O sýrada memlekitimi tepeden gören bir yerde acý çekiyordum. Dedem, babamýn babasý, ölmüþtü. Ölümlerden ölümlere aklýma gelmenin kendim için bir baþarý olduðunun kanýsýndayým. Her zaman seni sevmiþ olmamýn, sana ulaþmanýn dýþýnda baþka bir amacý olduðunu düþünen ben, hayatýnýn her anýnda yanýnda olabileceðimi düþünen bir sen ile iki dost gibi muhabbetler edebileceðimiz hayatlara… Sevgiler ile Hasanberk
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hasanberk Sökmen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |