Ýnsanlar yalnýzca yaþamýn amacýnýn mutluluk olmadýðýný düþünmeye baþlayýnca, mutluluða ulaþabilir. -George Orwell |
|
||||||||||
|
-Abdi Ýpekçi ve diðer faili meçhullerin anýsýna!- Ankara'dayýz. Hacettepe'de eþimin rutin kontrollerini yaptýrýrken ben de bir çekaptan geçeyim, dedim, ne de olsa yaþ kemale eriyor artýk, ikinci bahara girdik... Kan verip bir kenarda oturarak eþimin laboratuardan dönmesini bekleyebileceðim bir yer bulmaya çalýþýyorum hastane koridorunda. -Dýþarýsý oldukça sert, dýþarýda beklesem hem bir sigara da içerim ama diye düþünerek- Bir yer buluyorum sonunda...Yanýmda bir yaþlý teyze oturuyor, eþim kaný laboratuara götürmede nazlanýnca: "Hayatý öðren" diyorum, "Benim Arap seninkinden önce gelirse bocalama sonra!..." Yanýmda oturan yaþlý teyze: "Doðru" diyor, "bak ben yalnýz kaldým iþte." Biraz nazlanmadan sonra elindeki ve üzerindeki fazlalýklarý bana býrakýp gidiyor eþim. Çileli bir yaþamýn iþlerini yüzünden anlamak mümkün teyzenin. "Sen kimi bekliyorsun, anne? Hayýrdýr, geçmiþ olsun!..." Diyorum... "Ah evladým, diyor, -sen benim evladým sayýlýrsýn- ben beþ yýl bekledim, eþimin beþ yýllýk ömrü bu hastanede geçti, geldim gittim buralara, beþ yýl yattý beyim bu hastanede dile kolay... Nefes darlýðý, böbrek yetmezliði, narkozdan kalkmaz dediler, morfin yiye yiye öldü; tam bir yýl oluyor... kurtaramadýk, gitti, þimdi tek baþýma kaldým." diyor. –Yaþ kaç Teyzeciðim, diyorum. 78'miþ. "Nerelisin, Ankaralý mýsýn?" diye soruyorum, yalnýz geldiðine göre... "Evimiz Ankara'da gide-gele buralarýn müdavimi olduk gayrý", diyor. "Aslen Ankaralý mýsýn?" diye soruyorum yeniden. "Yok, aslýnda Sivaslýyýk... da yýllardýr burada oturuyoruz, çoluk çocuk, evlendi, barklandý, yerleþtik buraya. " Pir Sultanlarýn, Aþýk Veysellerin, Hasan Hüseyinlerin diyarý... Bir de acý çöküyor þurama, 37 kara saplý býçak... Madýmak... 37 caný diri diri yakanlar... Merak ediyorum, neresinden Sivasýn? Diyorum... Þarkýþla'danmýþ... Yaka silkiyorum þaka yollu. "Teyze bir türkü var, duydun mu hiç?" diyorum: "Zülfü Livaneli söylüyor..." Yanýt alamayacaðýmdan emin... "... Þarkýþla'ya düþürmesin/ Allah sevgili kulunu...." diye... Bir ilenme , bir beddua gibi, diyorum yüzüne bakarak... Neden acaba? Diyorum. " Ýtlerin çokluðundan galiba yavrum, diyor, Deniz Gezmiþleri de orda yakaladýlar... O yüzden yakýldý o yakým diyor..."Biz de Deniz Gezmiþlerden oluruk, Sinan Kazým Özüdoðru benim amcamýn oðlu olur..." Çok geçmeden dönüyor eþim elinde alýndý makbuzu ile... Teyzeye geçmiþ olsun deyip, yaþam kavruðu yüzünü okþuyor ve vedalaþýyoruz, bir fail-i meçhulün – Abdi Ýpekçi- parkýna doðru... Bir yandan yürüyor bir yandan düþünüyorum: her yanda uðrular, haramiler kol geziyor... Fail- meçhuller hala fail-i meçhul... Ama kervan yürüyecek, yürümek zorunda... it ürümeleri, hangi kervaný durdurmaya, ne zaman yetmiþ ki diyorum. Bayiden bir Milliyet alýp spor sayfasýný banka seriyor oturuyoruz eþimle. Haberlere göz atýp 3. sayfayý açtýðýmda Hasan Pulur'un köþesine takýlýyor gözüm.Her zaman büyük bir zevkle okuduðum "Kýssadan Hisse"lerinden biri:" KERVAN mallarý yüklemiþ yola çýkacak, halýdan ipliðe, altýndan gümüþe kadar ne varsa... Birden haber gelmiþ... "Aman haa, Kýrk Haramiler yol kesiyor, adamý donuna kadar soyuyorlar!" Kervan sahibi bir muhafýz aratmýþ, þehirde tellal baðýrtmýþ: "Ey ahali duyduk duymadýk demeyin, kervana bir muhafýz aranmaktadýr, babayiðit, mangal gibi yürekli, demir gibi bilekli, burma býyýklý, bol saç, bol kas, bir muhafýza ihtiyaç vardýr. Ýsteklilerin baþvurusu..." *** BÝR babayiðit çýkýp gelmiþ ki, tarifi mümkün deðil! Kervan yola çýkmýþ, akþam mola verilmiþ, yenilmiþ içilmiþ, herkes bir kenara uzanmýþ, gönülleri rahat, nasýl olsa babayiðit onlarý korur... Kýrk Haramiler gece yarýsý kervaný basmýþ, herkesi soyup mallarý almýþlar, bir de bakmýþlar ki biri horul horul uyuyor: "Kim ulan bu?" "Bizim babayiðit, güya kervaný koruyacaktý!" Kýrk Haramiler'in baþý kükremiþ: "Biz þimdi ona babayiðitliði gösteririz, hadi bakalým!..." Haramiler sýraya girmiþler, bir, üç, beþ, yirmi, otuz, kýrk derken babayiðit bir uyanmýþ ki, ne uyanma, hayttt, diye basmýþ naðrayý, çekmiþ palayý, Kýrk Haramiler'in hakkýndan gelmiþ, kervaný kurtarmýþ... *** KERVAN þehre varmýþ, ertesi gün yola çýkýlacak, akþam yine tellal baþlamýþ baðýrmaya: "Kervaný koruyacak bir babayiðit aranýyor!" Bizim babayiðit bunu duyunca kervan sahibine koþmuþ: "Benden niye memnun deðilsiniz, eþkýyayý kovaladým, malýnýzý kurtardým, niye beni iþten çýkarýyorsun?" Kervan sahibi boynunu bükmüþ: "Babayiðitliðine diyecek yok ama, uykun aðýr, ben seni uyandýracak Kýrk Harami'yi her zaman nerede bulayým?" Ne diyelim, yine cuk oturtmuþ Hasan Abi ... Eline, kalemine, yüreðine saðlýk Hasan Pulur, diyorum, sesli olarak eþime yeniden okurken fýkrayý... Ali ÞAHÝN
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ali ÞAHÝN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |