• ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm |
301
|
|
|
|
Polisin yanýndaki komþularýndan bazýlarý gördükleri karþýsýnda yüzlerini kapattýlar, bazýlarý da çýðlýk attýlar: Süheyla haným yataðýnda yatýyordu, üstü ve yataktaki örtü ile yorgan kan içindeydi; yüzü sarý beyaz karýþýmý bir renkteydi, gözleri kapalýydý. |
|
302
|
|
|
|
Amacým anlamak, anlaþýlmak, yazmak için düþünmenin kazandýrdýðý farkýndalýktan yararlanmak, insan olarak yeryüzüne kendimden birþey vermek ve benzerlerime ulaþmak. |
|
303
|
|
|
|
Ya çürümek ya da küle dönüþmek ne fark eder? Bu þartlarda düþmek için istekli olunabilir mi? |
|
304
|
|
|
|
Evet, gördüm: Ýþte oradalar. Çok seviyorum bu hayvanlarý. Siz de sever misiniz? Yoksa evinizin balkonuna, hatta mutfaðýnýza davetsiz olarak girdikleri için sinirlenir misiniz? Ayaðýnýzý, elinizi ýsýrdýklarýnda onlarý kýzýp, öldürür müsünüz? N’olur sizi ýsýrsalar da onlarý öldürmeyin! |
|
305
|
|
|
|
Cafer Aga çok öksürüyor. Birkaç dakika ara ile. Ýçerisi sigara dumaný dolu, kapý açýk olsa da duman çýkmýyor, aksine çöreklenip odanýn içine çöküyor. |
|
306
|
|
|
|
Bozuk paralarý çýkardý, öttü. Görevli belindeki kemeri de çýkarmasýný isteyince adam öfkeyle “Soyunayým bari!” diye baðýrýnca ve bir yandan da pantolonunun düðmelerini çözmeye baþlayýnca “Geç, hadi geç!” demek zorunda kaldýlar. |
|
307
|
|
|
|
Öyle bir gün gelmiþ ki, köpekler ya insanlarýn olmadýðý yerlerde yaþamak ya da insanlara köle olmak zorunda kalmýþlar. Köleliliði kabul ekmek istemeyenler daðlara, ormanlara kaçýp tilki, çakal, kurda dönüþmüþler; tabii az da olsa vahþi birer köpek olarak varlýklarýný sürdürenler de varmýþ. “ |
|
308
|
|
|
|
Bir kadýn çýðlýðý ortalýðý ayaða kaldýrýyor, etler aðýza götürülemeden öylece kalýyor, gözler faltaþý gibi açýlýyor, saçlar dikleþiyor, kulaklar hareketleniyor... |
|
309
|
|
|
|
“Ýki Yahudi bir araya gelse þirket, iki Türk bir araya gelse devlet kurar.” Sözü boþuna söylenmemiþtir. Yani biraz daha sabretmelisiniz; delilerin devletinin kurulmasýna az kaldý! |
|
310
|
|
|
|
Þu an sahip olduðum hayatý istemiyordum. Karar verdim. 1 sene süren, kýsacýk evliliðimin ömrü sona ermiþti artýk... |
|
311
|
|
|
|
Buhaberden sonra Cafer Aga adeta yýkýldý. Kendini içkiye verdi.Varýný yoðunu içkiye yatýrdý. Davetlere düðünlere gitmemeyebaþladý. Ancak içki parasý biterse gidiyordu, o zaman da adetyerini bulsun diye zoraki çalýyordu. |
|
312
|
|
|
|
Etimi yiyecek tenha bir yer buldum. O sýrada fark etmemiþtim, etten az bir parça kaldýðýnda gözüme iliþti. Az ileride Kuyruksuz Bacý yattýðý yerden yalvaran gözlerle bana bakýyordu. Acýdým. O istemedi ama ben götürüp bu son lokmayý ona verdim. Bir kerede yuttu. |
|
313
|
|
|
|
O önde ben arkada ilerlemeye baþladýk. Birkaç adým atmýþtým ki yolun kenarýnda bir aðaca yaslanmýþ olan iri yarý bir adamýn bana bakmakta olduðunu fark ettim. Gözlerimiz karþýlaþýnca çivilenmiþ gibi olduðum yerde kaldým. Adamýn gözlerinde sanki þimþekler çakýyordu. Suratýnýn aldýðý þekilden beni iðrenç bir varlýk olarak gördüðünü anlamýþtým. |
|
314
|
|
|
|
Ben bunlarý düþünürken Aslancýk geldi yanýma. Heyecanlýydý, hatta yüzü gülüyordu. Bana müjdeli bir haber getirmiþ olmalýydý. Öyleymiþ. Kafama sopayla vuran çocuk iki sokak ötede tek baþýna oynuyormuþ; bunu haber vermeye gelmiþ. |
|
315
|
|
|
|
Onlar bu hiç bir zaman boyun eðmemiþ,günyalnýz yolda ikiydiler.Çaresizlikler,kötülüðe sahiplenmiþ
sevaplarýný sadece hayata hediye etmiþ arkadaþlardý
Onlar adam ve köpeðiydi.ahlarýn |
|
316
|
|
|
|
bu kale binlerce yýl önce bir bey tarafýndan yýðma toprakla yapýlmýþ. Burasý ilk zamanlar bataklýkmýþ ve o beyin oðlu bu bataklýkta boðularak ölmüþ. Bey de baþkalarý da ayný acýyý yaþamasýn diye, bu bataklýðý toprakla doldurmaya karar vermiþ. Her köylüye eþit sayýda kaðný dolusu toprak getirmeyi mecbur etmiþ. Binlerce araba toprak buraya yýðýlmýþ ve bataklýk kuruduðu gibi, bir de kale kazanýlmýþ. |
|
317
|
|
|
|
Böyle diyorum da aslýnda Köpüþ için ölüyorum, bitiyorum. Onu her gördüðümde mest oluyorum. Bütün vücudumu tatlý bir uyuþukluk sarýyor. Ýnsanlarýn aþk dedikleri duygu bu mu acaba? Olamaz, ben insan deðilim ki... Deðilim, tamam da neden her geçen gün biraz daha insanlara benziyorum? Bu iyi bir þey mi? |
|
318
|
|
|
|
Odanin icerisinde ki kuytu sessizliðin ruhuna verdigi dinginligin hazzini yasarken, aniden icinde hissettigi boslukla tekrar, kendine benligine geldigini hissetti. |
|
319
|
|
320
|
|
|
|
1960'lý yýllarda istanbul'da yaþayan bir ailenin hikayesidir bu!
istanbul'un en soðuk gecelerinden birinde fakir bir ailenin gecekondusunda sobada yanan,
yollardan toplanmýþ çalý çýrpýnýn adeta saman alevinin verdiði sýcaklýðý vardý. |
|