Fehmi Dayıma.

Fehmi Dayıma..
Naif ve bilge idi,Cümle kendiliğinden akmaya başlamıştı.hiç aklımda yokken kendini kağıda atmıştı..Beni yad etmeyi unutma der gibi..Öyle ya ismimi koyan o idi.İlerde çok variyetli ve takip edilen sözü geçen biri olsun diye Servet koyalım adını dememişmiydi.Yetişme tarzımız içinde üst sıralarda bilgi ve akıcı tarih anlayışı ile yer edinmişti Fehmi dayı.Verdiği isimdeki temennilerde pek dilekleri tutmasa gerek .zira asla variyetli biri olamadım.Ancak Gönlüm zengin sınıfında sayabilirim kendimi.Rahmetli annem de param yok dediğimde asla inanmazdı bana..Cebimde yol parası yokken bile ‘’insan sana bakınca Cebinde milyonlar var sanır’’ derdi hep.
Orta yolu bulmada mahir idi Fehmi dayı.Zarif ve inandırıcı bir Türkçe,müthiş bir hafıza vardı.Fakirliğinden tutunda orta halli her durumu yaşamış olmasına rağmen asla şikayet etmez ve nasihatlerde bulunurdu.Hiç unutmam; Halo biz nerden geldik dediğimde otur anlatayım demişti.
-Bizler Diyarbakır Amidden gelmişiz.Büyüklerimiz önce Bervi ye gelmiş ordan da Hazar Gölü civarına Hazar Baba dağı eteklerine demişti.O günkü düşüncem Diyarbakıra Amed denildiği için galiba Diyarbakır demek istiyor şeklinde idi.Ama ısrarla Diyarbakır Amid köyü diyordu.Yıllar sonra merak salıp araştırmaya ve faydalı olabilecek her kaynağı kurcalamaya başlayınca 17.yüzyılda Diyarbakırın Amid köyünün olduğunun farkına vardım.Demekki hayal veya yalan değil Gerçekten Amid köyü diye bir yer vardı.
Nohutlarını,karpuzlarını,kavunlarını çaldığımız Fehmi dayı..Aslında çalmak gibi gelmiyordu bizden yaşça büyükler yaptıklarını o kadar ballandıra ballandıra anlatıyorlardı ki özenti diyelim..Yoksa hiç çalarmıydık Fehmi dayının nohutlarını,karpuzlarını.
Temsil yeteneği,güzel konuşması, bilge tavırları ve elbette Dedemin en yakın dostu.Bu yetmez mi onu yad etmeme?aklımda kalan en belirgin anısı;
Dedeme ;
-‘’Emmoğlu yemeğimi yiyorum,çayımı cigaramı içiyorum ama hastayım’’ cümlesidir.Bir insan bunları yapıp nasıl hasta olabilir ki?Yıllarca bir muamma olarak hafızam da yer etmiştir.Dedemin her başı belaya girince resmi işlemleri halledebilen,meşhur muhtar.Köy sınırları yenilenirken de baskın Türkçesini ve medeni cesaretini konuşturup sınırları istediği gibi çizdiren bilge.
Dedim ya ;yemeğimi yiyorum,çayımı cigaramı içiyorum ama hastayım diyen Fehmi dayı son anında kuran okuyan ile Yasini şerifi sonuna kadar okuyan ve kelime-i şahadetini getiren bir bilge.Bunu düşündüğüm zaman mutlu oluyorum..
Ölmeden hayvanlarını satıp kendi ve eşi için ölüm parasını hazırlamak mutluluğuna da erişmiş bir insan.Oğlu Nusret abi askerlik bitiminde kendini ziyarete gelen köy ahalisinin yanında ;
-Baba televizyon diye bir şey çıkmış içinde insanlar konuşuyor türkü söylüyor Hatta Ecevit de çıkıp konuşuyor deyince insanlar dağıldıktan sonra;
-Ulan hiç mi utanma yok sende bizi rezil ettin… Televizyon çıkmışda içinde insanlar konuşuyor şarkı türkü söylüyor,Ecevitte çıkıp konuşuyor haaaa,utanmıyormusun yalan söylemeye diyen Fehmi Dayı.
Senin gibi bilgelere ihtiyacımız var,Köy eski köy değil..Yokluğun o kadar belli ki..Mekanın cennet olsun.Ruhun şadolsun..(1921-1993)
Muhtarlık seçimlerinde tesbih ile sayım yapan bilge...İnşaat ustası..Chp sözcüsü...))


Servet Alkan hakkındaki bilgilerin basılmasını istiyorum.
Eğer basılmamasını istiyorsanız tıklayın.

  Servet Alkan kimdir?
İnsanın kendini anlatması zor sanaat...

Etkilendiği Yazarlar:
-Tagore--Aragon..

 


Bu yazıyı basmak istiyorum.

İzEdebiyat'da yayınlanmakta olan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Tüm yazılardan birinci dereceden sayfa düzenleyicileri sorumludur. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.

Yazarların izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin —kısa alıntı ve tanıtımlar dışında— herhangi bir biçimde basılmaması/yayınlanmaması önemle rica olunur.

© 2000-2002, İzlenim.com - Tüm hakları saklıdır.