kaybetmiş yolunu yelkovan
akrepte zehir
zaman kanatıyor kendini
ayaklarımızın altında kanlı nehir
kurumuş göl
çürümüş toprak
ve biz, dur-duraksız yol alarak
yoksunluğun dokularından oluştuk
utangaç annelerin sessiz sancılarıyla
amele doğduk
uyutulduk taş yataklar üstünde
hiçliğin yırtıp geçtiği koynumuzda
katmer-katmer
nasırlı eller
ve haykırışsız
hüsrana uğramış emeller
bebeklerin çaputla belendiği zamanlarda
toprağın rahmine döküldü alnımızdaki ter
biz ve
bizim gibiler
şimdi, bebeklerin topraksız büyüdüğü çağdayız
yine kuş yuvasında
yine lime lime
yine kuş payı lokmalardayız
alnımızda yarınlara yol alan geçmişin çizgisi var
ne bahardayız, ne de kıştayız
mevsimsiz zamanlarda, emek yoğurup
amele doğurmaktayız
benim saçlarım toza ve samana bulalı
adım bir çocuk yalnızca
haydi...
daracık patikalarda küfret yıllara
kutsa beni baba
Müsade Özdemir