Avuçta kaybolacak bedenime
İlk nefes senin ciğerlerinden akar
Huzuru içinde yaşarım
Hiç yaşamayacağım kadar
Duyuyorsun değil mi
Yuvamdaki
Yuvandaki
Sevinç çığlıklarımı…
Koparken göbek bağından
Savruluyorum hayat sonsuzluğuna
Ellerimden tutuyorsun
Mavilere koşacak
Bir yürek emziriyorsun bağrıma…
Kokunda uyurken
İzliyorsun değil mi
Yüzümdeki izdüşümünü
Sevdanın ve anneliğinin…
Duyuyorum
“Yavrum” sesi yayılır
Tüm hücrelerime…
Bu ses
Ruhumda işlenir de
Düşer dilimden
“An-ne”…
Duyuyorsun değil mi
“An-ne”…
Bu ses
Acıya sürgünlerimde
Sana yükselip,
Sonsuzluğa erişecek…
Kanın beslendiğim
Yerim bakışlarının karşısıdır
Kalabalıktaki korkularım
Avuçlarındaki sıcak tere sığınır,
Her şeyim sensin
Hiçbir şeyin farkında değilken
Biliyorum
Bırakmazsın değil mi
Karanlık gecelerde
Sabahı gören öyküler okudum
Umuda yol alan gözlerinde…
Temiz harflerini
Düşürdüm tümcelerime
Ve
Çıkıyorum bahçemizden
Bekler beni
Zulümler,kavgalar
Ama boyun eğmem değil mi
Sen siper ettin
Göğsümü haksızlık illetine..
Şimdi uzaktan gelen
Bir türküdür sesin
Seni duyar, seni söylerim
Her şeyim sensin
Hiçbir şeyde olmasan bile…
Biliyorum
Aldığım nefes halen senden
Sen nefes almasan bile…
Biliyorsun değil mi?
Mart2007