Anne Olabilmek

TEMİZLEYEBİLECEKMİSİNİZ DÜNYANIN KANA LEŞE BULANMIŞ KİRPİKLERİNİ

yazı resim

(Öncelikle kendi annem ve tüm annelerin anneler gününü kutluyorum)

30 yaşında bir kadın olarak her Anneler Gününde annemin özel gününü sevinçle kutlarken kendime aynı soruyu soruyor ve içimde aynı tarifsiz ürpertiyi hissediyorum. Anne olabilmek sorumluluğunu omuzlarıma alabilecek miyim? Fakat Çernobil’i, Afganistan’ı, Hiroşima, Filistin, Afrika’da daha doğmadan kaderi belli olan çocukları, yemyeşil çayırlarda koşmanın tadını hiç bilmeyen, hergün sınavdan sınava koşuşturan yarış atına dönüştürülmüş çocuklar, ensest ilişkilere maruz kalan, koca omuzların yükünü küçücük kollarıyla kaldıran çocuk işçileri, terör örgütlerinin, uyuşturucu satıcılarının, küresel ısınmanın vs. savunmasız kurbanlarını düşündükçe kendi doğmamış çocuğum başkalarının çocukları, kısaca yarının şimdiden kirletilmiş büyükleri adına kaygı duyuyor, zaman zaman kendi aileme söylediğim “Bu dünyaya gelmeyi ben istemedim ki” sözcüklerini daha kirli bir dünyaya getireceğim çocuğumun bana söylemesinden korkuyorum.

Etrafımdaki insanların konuşmalarında sık sık şu cümleleri duyuyorum: Dünya ve şartlar hep kötüymüş ama bu çocuk sahibi olmak için engel değilmiş… Tek çocuk yetmezmiş… Yaradan her canlının rızkını verirmiş… Anne-baba olmak, özellikle anne olmak çok özel bir duyguymuş falan filan… İçimden bir ses “Umarım onlar haklıdır..” diyor, fakat susturamadığım başka bir ses ise tüm insanlığın dünyaya getirdiği, getireceği nesiller için birşeyler yapması gerektiğini söylüyor. Yoksa ne Hiroşima, ne Çernobil, ne de Dünya Savaşlarındaki kanımızı donduran görüntüler son bulacak ve benim herşeye rağmen pollyannacılık oynayan 21. yüzyıl insanına bir kaç sorum olacak.

Temizleyebilecek misiniz?
Dünyanın kana leşe bulanmış kirpiklerini…
Geri getirebilecek misiniz?
Atomlarla, mermilerle yaşama veda eden küçücük bedenleri…
Ve engelleyebilecek misiniz?
Gözlerde yaşa dönecek nemi..

Melek İŞ MIZRAK

Başa Dön