Bıçak Yüreğe Dayandı

Ben giderken biliyordum seni.. Sen beni öğrenirken silgimle silmeye gidiyordum bedenini. Gözlerin kaldı silemediğim, bir de yüreğin... Giderken onları sakladım defterimin arasına. Ve arasına gül yaprakları koydum beyazdan, kırmızıdan ve sarıdan..

yazı resim

Hayat öyle garip ki... Hem yoksun hem olacaksın. Bir hayal, silik bir siluet gibi. Kalacak ya da kaybolacaksın. Güneş batar ve gölgeler çekilirse kuytusuna, güneş bir daha doğmaz ve gölgeler geri dönmezse.Yahut da ertesi günü beklemeden başka ruhlara göç ederse, gelmeyecek gölgen.

Karanlıklar, sonu; gece, başı doğumunun ve ölümünün. Seni düşüneceğim ve unutacağım gece çöktüğünde. Kalbimin bir köşesinde kalacaksın, yaşamayacaksın, ölü bir beden olacaksın sisler arasında.. Bir ışık demeti arasında sisleri yarıp kalbime gireceksin ve çıkıp gideceksin sırtını dönüp. Sen bir hayal bile olamayacaksın.

Aklıma düştüğün andan beri yokoluşlar savurdun, yanarak ölmenin üfürüşlerini düşürdün yüzüme, büyüledin ve büyülerken öldürdün sen gibi...

Hayat gerçekten garip… Beni sana düşürürken; seni de bana... Ben susunca anladın sesimin rengini, vazgeçilmezliğini. Eteklerim savrulurken ve rüzgâr okşarken saçlarımı ne kadar güzel olduğumu o an, giderken farkettin. Bakakaldın yüreğimin ardından. Sen aslında hep bana tutsaktın.

Ben giderken biliyordum seni.. Sen beni öğrenirken silgimle silmeye gidiyordum bedenini. Gözlerin kaldı silemediğim, bir de yüreğin... Giderken onları sakladım defterimin arasına. Ve arasına gül yaprakları koydum beyazdan, kırmızıdan ve sarıdan.. Rüya, aşk ve ayrılık üçgeninin saplanan acısı, yıllar geçse bile kalacak ince bir sızı gibi derinden... Onları silemedim ya; Silemem...

Bıçak gibi dayandık yüreklerimize... Biz hep birbirimize ayrıldık...

Yorumlar

Başa Dön