Leyla yanağında ben fincana düşen hüzün.
Mecnunun hayalinde suya düşen yıldız sır.
Yaprağa mı yazılır hikayesi hep güzün?
Anlatılır bu öykü cezveyle nice asır.
Tavalarda kavrulur dibeklerde dövülür.
Hatırına kırk sene damakta kalır acı .
Karası şarkılarda nakaratla övülür.
Ocaktaki cezvenin isi olur baş tacı.
Fincan çalkalanırken telvenin başı döner.
Suyun dili tutulur közün yüreği yanar.
Kahvenin ıtırıyla uykunun feri söner.
Dost dostu kahve kokan kelimelerle anar.
Armağan kahve bize Belkısın diyarından.
Damağı buruşunda hasretin usaresi.
Fincan ile cezvenin ünsiyet miyarından.
Dökülür dudakların efsanevî çaresi.
Ankara,04.10.2013 İ.K