Bu sabaha doğru yine seni rüyamda gördüm
Sanki bana doğru geliyordun
Öylesine ellerini bana uzatıp
Sanki bana doğru koşuyordun
Tutmak istedim ellerinden
Ama ben ellerimi uzattıkça sanki benden uzaklaşıyordun
Yine sabahla beraber hayalini sineme gömüyordum
Ama uyanamıyordum
Belki gelirsin bana
Bir umut
Küçük ama sana dair bir umut
Beklide yaşatan odur beni
Bir umut yaşatan olmalı beni
Yoksa yaşamamın hangi kifayete yeri var
İçim daralınca sığınmadım mı gölgene
Har har terleyen ciğerim nefesinle tütmedi mi?
Gözlerim gözlerinde kendini unutmadı mı?
Darağacının kalemi boynumda kırılsa ne yazar
Sesin kulağımın fısıltısı olmadı mı?
Saçlarını üç kuruşluk aklıma gömmedi mi?
Canın tenime darılsa ne yazar
Canım ecele sarılsa ne yazar
Sensiz bir uçurum dolusu sevince değil
Seninle intihar anındaki bir yüreğin yaşadığı son gece
Seninle çözülmesi zor bir karanlığın vicdan kapısında
Yere serilmiş çaresizliğimin en ince sesi
Seninle kar kıyametin eteğinde
Filiz veremeye çalışan tomurcuğun
Bahardan kalma kar çiçeğinin yaşama hevesi
Yani yaşamak öylesi değil
Geleceğin güne dair
Bir umut yaşatan olmalı beni
Kar olmaya yanmam
Kör olmaya yanmam
Bin ömürlük ömrüme inanmam sen olmasan
Çiçek baharda verir kar kışta çaresizlik düşte
Sanırım yaşamam bu gidişte
Ben karşı duramam o gözlerindeki direnişte
İçim dünyaya isyan ederken sana karşıysa haykırışta
Bin ömrümü sakladım yanaklarına sarılan bir gülüşte
Suçluda benim suçta kaçak olduysam bir ardıçta
Birini beklediysem karda kışta
Bir nefes aldıysam bin bekleyişte
Beni yaşatan bir umut işte
Yani yaşamak öylesi değil
Geleceğin güne dair
Bir umut yaşatan olmalı beni…