Bir gün çayım da yarım kalır şiirlerim de
Yalnız sen kalırsın dudaklarımda donan imde
Ağzı köpüklü atlar koşar
Toynakları hasret yeleleri hüzün
Son veda bestesini çalar kırlangıçlar güzün.
Eylülün rengi düşer sulara
Mavi atlasları biçerken kör makaslar
Şairler ufka bakar
Şiirler üzgün
Daha dün gün gibi aşikar dizlerimde adın saklıydı
Öksüz dizelerimde anısın gayrı.
Ben çayı şekersiz severdim
Seni olduğun gibi
Aklımdan geçmez değildi ölüm
Emri hak vaki olmadan kattın hüznüme hüzün
Gülüm adını yazdım sulara
Güller kıskandı sular yandı.
Meskenete düştüm yokluğunda
Üşüdü dizelerim
Titrek lambalar tercüman oldu
Kelimeler döküldü yaprak yaprak
Şiirler soldu.
Hani ne oldu berrak gamzelerine
Sırça saraylarda gezen periler
Billur hikâyeler gizler bakışlarında
İpek dizler dokur saçları Leyla’nın
Gece Leyla’dan mülhem.
İki dirhem bir çekirdek aşk
Kırk yıl burar kahve damakları
Sen bana değil öksüz kalan şiirlerime yan.
Ankara, 29.10.2012 İ.K