"Yazmak, aslında, 'Ben henüz ölmedim!' demenin en nazik ama en inatçı yoludur." – Ursula K. Le Guin (Kurgusal)"

Bir Vefa Borcumuzdu Ankara

yazı resim

BİR VEFA BORCUMUZDU ANKARA

Gökyüzüne resmettik binaları
Değişti Ankaranın silueti,
Değişti atardamarlarımız
Ebediyete ulaştırdık
Doğadaki ataleti,
Geçmişle geleceği,
Taşlar yerine, taş gibi asker nöbeti.

Dinozor makinalar,
Örümcek adamlar yarattık,
Göğü kendine çeken;
Usta köstebekler gibi,
Toprağına sahiplenip,
Bir çırpıda bin biçen.

Yeşil akıyor şelaleler vadilere,
Bir dönüşüm simgesi fıskiyeler
Yılların kayrası insanlara,
Bir vefa borcumuzdu Ankara,
Kimine gün, kimine akşam sefası.

Hoyrat oğlanlar gibi,
Bozanlarda oldu
Adım attığım çizgilerimi;
Karıştırarak oyuncaklarıyla oyuncaklarımı.

Artık her şey yerli yerinde
Ağartılar taş değil, topraktır gamze gamze,
Şahidimdir taze bulutlar
İsliminde o büyük kazan ve
Tamamlandı ışık tutan tarihçe,
Platonik sevgililer,
Koyun koyuna, iç içe.

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön