Sana biraz da coğrafya anlatayım karanfil;
biraz dağların beyaz karlarla,
akarsuların denizlerle,
ilkbaharın yazılarla,
çiçeklerin gökyüzüyle,
buluşmasından söz edeyim/
Yağmur yağdığında
toprakla,
kuşlar uçtuğunda bulutlarla
buluşur,
bakma sen daha çok ayrılıkların şarkıları olduğuna,
kavuşmak daha çoktur demek istediğim karanfil/
İnsanın gözlerine bak,
ta içine, ta ötesine
bir sevmenin yüzüne bakmak için yanar tutuşur;
taş dahi balçıklı bir toprağın yanında mutludur,
rüzgar ağaç dallarını sevmek için iner aslında ovalara/
Sana biraz da coğrafya anlatayım karanfil;
biraz uçurumlardan inen suların neşesini,
kardelenlerin baharı müjdelerken ki heyecanını,
üzümlerin bir genç kızın eline değmek için bağ bozumunda
nasıl az sıcaklarla olgunlaştıklarını;
nasıl sarhoş etmeye gittiklerini uzaklara şarap olup
Bak hiç bir şey sevmiyor işte ayrılığı
ölmemiz dahi toprağın bizi çok sevmesinden karanfil...